Akın, “Bartınlı’ların Ankara’daki evi ve eli olacağım”

Nilay Meryem ÇÖMLEK

Bartın Pusula Gazetesi, Bartın Halk Gazetesi ve Bartın Manşet Gazetesi’ni bünyesinde bulunduran EYBEY Medya’nın sosyal medya hesaplarından canlı olarak yayınlanan “Ahmet Oktay’la Enine Boyuna” programının yayın konuğu MHP Bartın Milletvekili Adayı Cemal Akın oldu.

Yaklaşık 1,5 saat süren programda hem Gazeteci Mustafa Ahmet Oktay’ın sorularını hem de yayın sırasında mesaj yoluyla iletilen soruları yanıtlayan MHP Milletvekili Adayı Akın, sayılı günler kalan 14 Mayıs seçimleri öncesinde bir kez daha projelerini anlattı.

Yüzlerce kişinin interaktif olarak takip ettiği programda Akın’a tebrik ve destek mesajları gelirken eleştiriler de oldu. Tüm sorulara içtenlikle cevap veren Akın, “huzurlu seçim” ortamı diledi.

“Şehit aileleri üzerinden ben siyaset yapmam”

Bartın ve ülke gündeminde yakından takip edilen Amasra maden kazasıyla ilgili ilk duruşması devam eden davada neden orada olmadığının sorulması üzerine Akın, “Ben her şeyden evvel maden faciasında rahmetli olan dostlarımıza, kardeşlerimize Allah rahmet eylesin, mekanı cennet eylesin, ailelere de başsağlığı diliyorum. Şuanda yaralı olan kardeşlerimize de Allah’ım sağlık sıhhatler versin. Elbette biz takip ediyoruz. Maden faciası olduktan sonra da bütün evlerimize gittik. Kadın kolları ayrı gitti ben ayrı gittim. Bir istekleri var mı diye sorduk, acılarını paylaştık. Şimdi ise maden davası devam ediyor. Ben şehit aileleri üzerinden siyaset yapmam. Onlar bize emanet, hukukun üstünlüğüne inanıyorum, hukuk gereğini yapacaktır. Hukuk siyasete asla alet edilmemeli, etmemelidir. Onun için orada bulunmayı arzu etmedim. Niye arzu etmedim? Yani burada şehitler üzerinden oy devşirmek benim işime gelmiyor. Bunu yapmam ben. Onlar bizim hassasiyetimiz. Bütün şehitlerle ilgili ben bunu ifade ediyorum. Şimdi ise gündemimizde maden şehitlerimiz var. Bire bir aileleri tanıyorum. Bize ihtiyaç duyulduğunda biz gereğini yaparız. Bizim öyle bir yapımız var, o yapımızı devam ettirmek istiyorum. Onlar bizim kardeşlerimiz, ablalarımız, büyüklerimiz, küçüklerimiz, evlatlarımız. Onlara her zaman sahip çıkacağımızı ifade etmek istiyorum. Oraya gidip siyasi malzeme yapmak istemedim. Oraya gideceğiz fotoğraf çektireceğiz ne olacak? Takip etmediğimizi mi zannediyorlar. Takip ediyoruz. Ama orada fotoğraf çektirip ‘biz de buradayız’ diyemem yok böyle bir şey” ifadelerini kullandı.

“Benim şarjım hiç bitmedi”

Daha önce Belediye Başkanlığı için destek isteyen Akın’a bu kez Ankara’ya gitmek için destek istediğini anımsatarak “Bartın halkı sizi niye desteklesin? Sizi niye seçsin?” sorusunu yönelten Oktay’a Akın şu yanıtı verdi:

“Projeler var. Bu soruya karşılık onları ifade etmeyeceğim. ‘Üretken Belediyecilikten’, ‘üretken bir il’ haline getirmenin yolu bizim projemiz. Ama şu var; halkımızın isteği nedir? Birebir kendi temsilcisini, kendi oyuyla göndermiş olduğu temsilcisine ulaşabilmektir. Ona her derdini anlatabilmektir. Gecenin hangi saatinde olursa olsun sıkıntısı olduğunda ona telefon edebilmek, ettiği zamanda ulaşabilmektir. Bunlar önemlidir. Beraberce sohbet etmektir, beraberce çay içmektir. Bu çayı içerken de sohbet ederken de derdini anlatmaktır. Köyde çamurlu yol varsa o çamurlu yolda beraber yürümektir ve insanlar arasında asla ayrım yapılmasına fırsat vermemektir. İşte ben bu yapıda bir insanım. Ben öyle diyorum. Ben bir telefon tuşu kadar yakınım. Benim telefonun şarjı hiç bitmez. Benim telefonumdaki ses titreşimde değildir çok yüksek seslidir. Gece uyurken de beni uyandırır. Şarjımın bitmesine fırsat vermiyorum. Şarj biterse sizi bulamazlar. Kapatırsanız şarjı bitti kusura bakma dersiniz. Ben bunu yapamam. Hiç yapmadım. Ömrümün hiçbir safhasında yapmadım. Biz çünkü size ihtiyaç duyulduğunda size ulaşılması lazım. Bu işin gecesi gündüzü yok. Artı bizim her mahallede her ilçeye, her beldede her köye adım atmadığımız yer bırakmamamız lazım ki biz sıkıntıları bilelim onlarda bize anlatabilsin. Bunun için ben halkımızın karşısına çıkıyorum ve desteklerini arzu ediyorum. Artı şunun için beni desteklemeliler; Bartın’a artık göç olmasın. Göç verdiğimiz yerlerde geri dönsün. Artık iş aranmasın. İşveren işçi arasın noktasında hareket eden ve bununla ilgili projeleri olan bir yapıda olduğumuzu halkımız bilir. Bunu yıllardır anlatırım. Bu anlattığımın içerisinde de inşallah bunu gerçekleştireceğiz. Eğer teveccühlerini bize gösterirlerse inşallah.”

Bartınlı’ların Ankara’daki evi ve eli olacak!

“Güçlü ve büyük Bartın” hedefi için istihdam vurgusu da yapan Akın, 14 yıllık Belediye Başkanlığı döneminde 350 işçinin bulunduğu ve bugün itibariyle 750 personelin çalıştığı Bartın Belediyesi’nde olduğu gibi il genelinde yeni istihdam alanları oluşturarak istihdamı artıracaklarını söyledi.

Bartın’ı ve Bartınlıları Ankara’da güçlü bir şekilde temsil edeceğinin altını çizen Akın, “Bartınlıların Ankara’da bir evi olacak, ulaşabileceği bir el olacak, yetişebileceği bir arkadaşı bir kardeşi olacak. Elbette ilk etapta bunlar önem arz ediyor. Her insanın derdi farklıdır. Onun derdine derman olmak için biz Ankara’da milletvekilliğine gitmek istiyoruz. Orada hizmet edelim diye gitmek istiyoruz. Hizmet etmeyeceksek bizim ne işim var. Zaten biz makamdaydık. Bizim derdimiz makam değil” dedi.

“İlklerin Başkanı oldum ben”

“Siyasetin içerisinde olan isimlerden Cemal Akın 14 yılda ne yaptı? Belediye yatırımlarında park yaptı birkaç şey yaptı bu belediye yatırımı mıydı?” şeklindeki eleştirilere de yanıt veren Akın, “ilklerin Başkanı” olduğunu projeleriyle anlatırken önceliğinin her zaman Bartın olduğunu söyledi.

“Huzursuzluk içerisinde olunan bir yerde asla iş yapamazsınız”

Eleştirel bir dil yerine bütünleştirici bir tutumla seçim çalışmalarını yürüttüğünü ifade eden Akın, “huzurlu seçim” vurgusu yaparak şu ifadeleri kullandı:

Bağırarak çağırarak bu iş olmaz. Bu işler çocuk oyuncağı değil. Olmayan vasıfları birine ahdetmek veya oradan vurmak bunlarda olmaz. Biz seçilirsek, teveccüh buyururlarsa Bartın’ın büyümesi için uğraşacağız. Türkiye’nin projelerini gerçekleştireceğiz.  Ciddi iş bu. Bu bir tecrübe işidir. Çok şükür ben çok uzun süre siyaset yapan siyasette tecrübe kazanan bu tecrübemi 14 yıl belediye başkanlığı makamında pekiştiren ve Türkiye meselelerini bilen ve artı Bartın meselelerini bilen bir yapı içerisindeyim. Onun için seçimleri bütün Türkiye’de huzur içinde geçmesini istiyoruz. Bartın’da da huzur içinde geçmesini istiyoruz. Bartın huzur şehridir. Ben 2009’da öyle demişim  ‘Bartın’ın huzur şehri yapacağız’ bunu nasıl yapacaksınız? Bunu emniyet gücümüzle yapacağız, zabıta gücümüzle yapacağız ve başka gücümüzle yapacağız. Ama yapacağız. Huzursuzluk içerisinde olunan bir yerde asla iş yapamazsınız. Sıkıntılar hasıl olur. Biz huzurumuzu bozdurmayacak, huzurlu şehri huzursuz hale getirmeyeceğiz. Bizi destekleyen ve diğer arkadaşı destekleyen arkadaşlar arasında husumet meydana getirmeyeceğiz. Ben 14 yıl şehrin belediye başkanlığını yaptım. O zamanda aynısını yaptım. Bu iş öyle yürür. Bu iş ciddi bir iş. Başka türlü düşünmemiz mümkün değil. Evet projelerle geliyoruz. Güzel projelerimiz var. Devletin projelerini söylemiyorum ben. Bartın’a yapılacak projelerden bahsediyorum.”

“Arıt’ı çıkmaz sokak olmaktan kurtaracağız”

Bütün programlarda merak edilen ve tüm adaylara vatandaşlar tarafından sorulan Arıt ile ilgili projelerinden de bahseden Akın, “Bizim Arıt’la ilgili ilk projelerimizden bir tanesi Arıt’ı çıkmaz sokak olmaktan kurtarmak istiyoruz. Kurucaşile Başköy’de Arıt bölgesindeki o yolu açmak istiyoruz. Bu memlekete artık tünel yapmak zor değil. Kurucaşile’den gelmeli Başköy’den doğru Arıt’a girmeli, Arıt’tan çıkmalı Şahin’den doğru Ulus’a girmeli, Ulus’tan doğru gelmeli. Yatırımcı getirmeli. Orta ölçekli sanayi bölgesi her yere yapılmalı. Bunu seçilen vekilin bu benim işim deyip koşturması gerekiyor. Arıt gitti. Haybeye gitti. Arıt’a eskiden yoğunluktan, kalabalıktan pazar günü taksiyle oraya giremezdik. İş ve aş önceliğimiz olmalı. Atölyeler önceliğimiz olmalı. Yeni sanayi bölgesi önceliğimiz olmalı. Biz Filyos’u iyi değerlendirmeliyiz. Devasa bir proje. Yine bizim 600 milyon tonluk kömür rezervi olan Amasra-Bartın arasındaki Uğurlar B projesindeki kurum kurulmalı. Şuanda çalışılan bölgede bir nefeslik açılmalı. Bir daha burada patlama olması engellenmeli. Bunlar zor şeyler değil. Sağlıkta anjiyo merkezi muhakkak gelmeli. Turizm, turizm potansiyelimiz var” dedi.