Bartın, 15 Temmuz için ayaktaydı!

Tüm yurtta olduğu gibi Bartın’da da 15 Temmuz Şehitleri Anma, Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nün 6’ncı yıldönümü dolayısıyla bir dizi etkinlik düzenlendi. Bartın’da Demokrasi ve Milli Birlik Günü Programı kapsamında Bartın Valiliği önünde toplanan yüzlerce kişi Cumhuriyet Meydanına yürüdü. Meydanda toplanan kalabalık ellerinde bayraklarla “Türkiye Geçilmez” mesajı verdi. 15 Temmuz 2016 gecesi hayatını kaybeden şehitlerimiz için Kur'an-ı Kerim'in okunduğu demokrasi nöbetinde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarını meydana kurulan ekranlardan canlı olarak izlendi.
Bu haber 2022-07-18 09:29:21 eklenmiş ve 94 kez görüntülenmiştir.

 

“Türkiye Geçilmez” mesajı verildi

 

 

Erkan Hızoğlu

 

 

Bartın’da 15 Temmuz Şehitleri Anma, Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nün 6’ncı yıldönümü dolayısıyla bir dizi etkinlik düzenlendi.

 

 

Bartın Valiliği tarafından düzenlenen ‘Demokrasi Uğruna, Türkiye Aşkına’ temalı 15 Temmuz Şehitleri Anma, Demokrasi ve Milli Birlik Günü etkinlikleri şehitler için okunan Mevlid-i Şerif ile başlarken şehitlerimiz için dualar edildi.

 

 

Bartın Valisi Nurtaç Arslan ve beraberindeki protokol üyeleri, daha sonra 15 Temmuz Demokrasi Zaferi ve Milli Birlik Günü konulu resim sergiyi ziyaret etti.  Sergiyi gezen protokol üyeleri,15 Temmuz direnişinin ve ruhunun yansıtıldığı resimleri teke tek inceledi.

 

 

Etkinlikler, 15 Temmuz Şehitleri ve kahraman gaziler anısına düzenlenen “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Yürüyüşü” ile “15 Temmuz Şehitleri Sancak Koşusu’yla devam etti.

 

 

Gündüz başlayan etkinlikler, gece boyu da devam etti. Cumhuriyet Meydanı’ndaki tören alanında Bartın protokolü, kamu kurum amir ve müdürleri ile vatandaşların yoğun katılımı ile gerçekleşen 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nün finali, İstiklal Marşı, saygı duruşu ve Kuran-ı Kerim tilaveti başladı.

 

 

Günün anlam ve önemi ile ilgili Bartın Valisi Nurtaç Arslan, Belediye Başkanı Cemal Akın, Bartın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun, Bartın Şehit Aileleri ve Gaziler Derneği Başkanı Ekrem Altunok, AK Parti Bartın İl Başkanı Turhan Kalaycı, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) İl Başkanı Ercüment Özçelik birer konuşma yaptı.

 

 

Vali Arslan: “Dünyada eşine az rastlanır bir direnişe imza atmanın gururu”

 

 

15 Temmuz’da Milletimizin birliğimize, beraberliğimize ve demokrasimize kastetmek isteyen sinsi FETÖ terör örgütüne gereken dersi vererek hain darbe girişimini boşa çıkardığı gibi muhteşem bir kahramanlık ve demokrasi destanı da yazdığını belirten Bartın Valisi Nurtaç Arslan, erkeği ve kadınıyla, genci ve yaşlısıyla, öğrencisi ve hocasıyla, işvereni ve işçisiyle, memuru ve esnafıyla, velhasıl her yaştan, her meslekten, her kesimden insanıyla, 'bu hayasızca akına gövdelerini siper ederek' verdikleri mücadele sırasında gazilikle şereflenen gazilerimizin her zaman yanında olacaklarının altını çizdi.

 

 

Devletimiz şehitlerimizin emanetlerine sahip çıkmayı ve gazilerimize gerekli özeni göstermeyi her tür vazifeden üstün tuttuğunu ve tutmaya da devam edeceğini ifade eden Vali Arslan, önemli mesajlar vererek şöyle konuştu:

 

 

“Bugün, devletimizin ve milletimizin karşılaştığı en hain saldırılardan birine, en alçak ihanet girişimine karşı gösterdiğimiz şanlı direnişin, 15 Temmuz’un altıncı yıl dönümünü idrak ediyoruz. Milletimizin bu demokrasi zaferini kutlamak; Vatan, Millet, Bayrak, İstiklal ve diğer bütün mukaddes değerler uğruna gözlerini kırpmadan canlarını feda eden Aziz Şehitlerimizi bir kez daha yâd etmek ve kahraman gazilerimize şükranlarımızı sunmak üzere bir araya gelmiş bulunuyoruz. Bizler bu gece, o menfur girişimin 6. yılında, al yıldızlı bayraklarımızla, birlik ve beraberlik ruhu içerisinde meydanları doldurarak darbe girişiminin arkasındaki hain odaklara en anlamlı cevabı bir kez daha vermiş oluyoruz.

 

 

15 Temmuz 2016’da Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) tarafından devletimizi, demokrasimizi, milli birlik ve beraberliğimizi, anayasal düzeni ve özgürlüklerimizi hedef alarak, ülkemizin bekasını ve bölünmez bütünlüğünü parçalamaya yönelik gerçekleştirilen hain darbe girişimi; Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısı üzerine ellerinde Türk bayraklarıyla sokaklara çıkan, meydanları ve havalimanlarını dolduran; namlulara, tanklara, helikopter ve uçaklara karşı kendisini siper eden aziz milletimiz ve kahraman güvenlik güçlerimiz tarafından bertaraf edilmiştir. Türk milleti tarihi boyunca elbette pek çok darbeye, darbe girişimine, kalkışmaya, terör saldırısına maruz kalmıştır. Ama o gece yaşananlar bize, kendi devletine, kendi milletine, kendi insanına silah doğrultan, masumların kanını döken bu hainlerin nasıl insanlıktan çıkabildiklerini göstermiştir.

 

 

Silah ve bomba seslerinin gecenin karanlığını deldiği o gece aziz milletimiz; ‘Vatan Uğruna’, ‘Millet Uğruna’, ‘Demokrasi Uğruna’, ‘Bağımsızlık Uğruna’, ‘Milli İrade Uğruna’, ‘Bayrak Uğruna’, ‘Milli ve Manevi Değerler Uğruna’, ‘İstiklal ve İstikbal Uğruna’, ‘Türkiye Aşkına’; tarihte eşi benzeri görülmemiş bir mücadele sergilemiş ve bu topraklarda Çanakkale ruhunun, Kuvay-i Milliye şuurunun halen diri olduğunu bir kez daha ispatlamıştır. Bu ruh ve şuur, milletimizin direnişinin yanında o gece tanklara, uçaklara meydan okuyan şehit ve gazilerimizin cesaretinin bir sonucudur. Milletimiz 15 Temmuz'daki direnişiyle hem bir darbe girişimini püskürtmüş hem de ülkemizi teslim almayı hedefleyen bir işgal teşebbüsünü engellemiştir.

 

 

15 Temmuz’da Milletimiz birliğimize, beraberliğimize ve demokrasimize kastetmek isteyen sinsi FETÖ terör örgütüne gereken dersi vererek hain darbe girişimini boşa çıkardığı gibi asla unutulmayacak, muhteşem bir kahramanlık ve demokrasi destanı da yazmıştır. Bugün hem derin bir kederi hem de büyük bir gururu aynı anda yüreğimizde hissediyoruz. Bir taraftan 252 insanımızı o gece kaybetmenin hüznünü tekrar yaşarken, diğer taraftan dünyada eşine az rastlanır bir direnişe imza atmanın gururunu yaşıyoruz.  Bin yıldır Anadolu'yu ebedi vatanımız kılmak için bu toprakları kanlarıyla yoğuran kahramanlar silsilesine katılan 15 Temmuz şehitlerimize borcumuzu ne yapsak ödeyemeyiz. Bizler, Devlet ve millet olarak, Peygamberlikten sonraki en şerefli makama, Rabbimizin katında en yüksek mertebeye ulaşan şehitlerimize vefa borcumuzu, geride bıraktıkları emanetlerine sahip çıkarak ödemenin daima gayreti içinde olacağız. Erkeği ve kadınıyla, genci ve yaşlısıyla, öğrencisi ve hocasıyla, işvereni ve işçisiyle, memuru ve esnafıyla, velhasıl her yaştan, her meslekten, her kesimden insanıyla, 'bu hayasızca akına gövdelerini siper ederek', sokakları ve meydanları doldurarak, anadan, yardan, evlattan, serden geçerek verdikleri mücadele sırasında gazilikle şereflenen kardeşlerimizin de her zaman yanında olacağız.

 

 

“Tekrarlanmasına asla müsaade etmeyeceğiz”

 

 

Devletimiz şehitlerimizin emanetlerine sahip çıkmayı ve gazilerimize gerekli özeni göstermeyi her tür vazifeden üstün tutmaktadır ve tutmaya da devam edecektir. Milletimize, maddî, manevî acılar ve kayıplar yaşatan 15 Temmuz ve benzeri ihanetlerin bir daha yaşanmaması için başta FETÖ terör örgütü olmak üzere tüm terör örgütleri, her türlü fitne ve fesat odaklarına karşı mücadelemizi ve teyakkuz halinde olmayı sürdüreceğiz. Bu konuda hepimize büyük sorumluluklar düştüğünün farkındayız. Hainlere vereceğimiz en güzel cevap çalışarak, üreterek Türkiye'yi muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkartmak olacaktır. Bizler, ‘Türkiye Aşkına’ ülkemizi güçlendirmek, büyütmek, geliştirmek için gece gündüz demeden çalışacak, önümüze çıkartılan engelleri birer birer aşacak, kurulan tuzakları bozarak hedeflerimize doğru yürüyeceğiz. Ülkemizin enerji, savunma, ulaştırma ve altyapı, teknoloji, uzay, havacılık, eğitim, sağlık gibi alanlarda yapmış olduğu tüm atılımları daha da ileriye taşıyacağız. 15 Temmuz'u unutmayacağız, unutturmayacağız, tekrarlanmasına asla müsaade etmeyeceğiz. Bu destanı hakkıyla yaşatmak için her ortamda çocuklarımıza, gençlerimize anlatacak, gelecek nesillerin tarihin bu şanlı direnişinden haberdar olması için elimizden geleni yapacağız.

 

 

“Kimsenin gücü yetmeyecek”

 

 

Kendisine ihanet edeni barındırmayan bu topraklarda birlik ve beraberliğimizi bozmaya kimsenin gücü yetmeyecektir. Devletimizin bekası ve milletimizin huzurunu bozmak için yapılan her türlü girişim sonuçsuz kalacak, halkımızın birlik ve beraberliği ile Türkiye Cumhuriyeti Devleti sonsuza kadar yaşayacaktır. Bu duygu ve düşüncelerle, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü vesilesiyle, başta Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, vatan için, bayrak için, ülkemizin bölünmez bütünlüğü için canlarını seve seve feda eden tüm şehitlerimizi, ebediyete intikal eden gazilerimizi, rahmetle, saygı ve minnetle anıyor; hayatta olan gazilerimize sonsuz şükranlarımı sunuyorum.  Bir kez daha 15 Temmuz’da yitirdiğimiz Bartınlı Şehidimiz Mustafa Yaman başta olmak üzere 252 şehidimize ve gazilerimize minnetimizi ifade ediyoruz, Allah hepsinden razı olsun.”

 

 

Akın: “Türkiye’miz son 10yıldır pek çok felakete maruz kaldı”

 

 

Türkiye’nin bilhassa son on yılda pek çok felakete maruz kaldığına dikkat çeken Bartın Belediye Başkanı Cemal Akın da hem içerden hem de dışardan siyasi, ekonomik ve diplomatik dayatmalar kanalıyla ağır operasyonlara uğrayan ülkemizin 15 Temmuz’da iç kargaşa ve kaosa düşmesi hatta bölünerek devrilmesinin amaçlandığını söyledi. Darbe kisveli işgal girişimine direnen Türk milletinin 15 Temmuz’da şehadeti göze alarak bağımsızlık onuruna leke düşürmediğinin altını çizen Başkan Akın, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:

 

 

“15 Temmuz 2016 gecesi uzun asırlar boyunca milli hafızalardan çıkmayacak vahim hadiselere, vandal saldırılara, vahşet dolu teşebbüs ve tertiplere sahne olmuştur. Tam altı yıl önce, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin içine sirayet etmiş ipotek ve icazet altındaki dar bir kadro devleti işgal, iç barış ve huzur ortamını imha etmek için harekete geçmiştir. 15 Temmuz’da Fethullahçı Terör Örgütü zalimlerin tetikçiliğini alenen üstlenip cani ve hain yüzünü hayâsız ve hunhar şekilde göstermiştir. Türkiye üzerinde hesap yapan, aziz millet varlığının birliğine, dirliğine ve tarihsel sürekliliğine kanlı cephe açan iç ve dış işgal güçleri FETÖ’yü kullanıp silahlandırarak emellerine ulaşmak istemişlerdir. 15 Temmuz darbe ve istila teşebbüsü Gezi Parkı kalkışmasının bir devamı, 6-8 Ekim olaylarının bir etabı, bazı il ve ilçelerimizde yaşanan barikat ve hendek terörünün menfur ayağıdır. Türkiye’miz bilhassa son on yıldır pek çok felakete maruz kalmıştır. Hem içerden hem de dışardan siyasi, ekonomik ve diplomatik dayatmalar kanalıyla ağır operasyonlara uğrayan ülkemizin 15 Temmuz’da iç kargaşa ve kaosa düşmesi, hatta bölünerek devrilmesi amaçlanmıştır. Zorlu bir coğrafyada yaşadığımız malum ve mazbut bir gerçektir. Fetihlerimizin intikamını, zaferlerimizin rövanşını almak için kuyruğa giren Türk düşmanlarının hiç boş durmadığı, ya doğrudan ya da devşirdikleri hainlerle rehavetimizi kollayıp müsait bir ortam yokladıkları bilinen bir husustur.

 

 

“Türk halkı demokrasiye siper olmuştur”    

 

 

Çağlar değişip tarih nehri hızla aksa da karanlık senaryoların hep aynı, değişenin ise sadece zulüm figüranları olduğu bellidir, milli bellekte bütünüyle mahfuzdur. 15 Temmuz her şeyden önce terörist darbe kalkışmasıdır. Sevk ve idare merkezi Pensilvanya, emir ve komuta zinciri de Türk Silahlı Kuvvetleri’nin hiyerarşik yapısının dışındadır. FETÖ on yıllar boyunca devlete sızarak yerleşmiş, stratejik ve kritik mevkilere takiye ile yığınak yapmıştır. Devlet ve toplum hayatının hücrelerine kadar nüfuz eden bu hain örgüt Türkiye’nin yıkımı için yıllarca hazırlık içinde olmuştur. TSK, emniyet, yargı, bürokrasi, medya, iş dünyası, üniversite ve diğer eğitim kurumlarıyla birlikte siyasete yuvalanan FETÖ, Türkiye’yi tıpkı bir ahtapot gibi sarmıştır. Melanet Gülen çetesi 15 Temmuz’da Türk milletine silah çekmiş, son şansını denemiş, son kozunu oynamıştır. İlk olarak Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli, genel merkezimizde tüm kurmaylarını toplamış ve bu yaşananların karşısında, hükümetin yanında olduklarını açıklamıştır. Saat 23.10’da Sayın Başbakan Binali Yıldırım bunun bir kalkışma olduğunu belirtmesi ve gece 00.04’de Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısı ile Türk halkı sokaklara dökülmüş, kahraman halkımız haince hareket eden tankların ve kurşunların önüne geçerek demokrasiye siper olmuştur. Darbe kisveli işgal girişimine direnen büyük Türk milleti 15 Temmuz’da destan destan büyümüş, bağımsızlık onuruna, bekasına ve kutlu varlığına şehadeti göze alarak leke düşürmemiştir. Darbecilerin gasp ettiği tanklar altında ezilseler de teslim olmayan, korsan savaş uçaklarının sortileri ve sonik patlamalarına boyun eğmeyen, helikopterlerden açılan ateşlere hedef olsa da korkmayan, meydanlarda, yollarda, köprülerde direne direne devleşen aziz millet evlatlarıyla ne kadar övünsek azdır.

 

 

“Ne kaybedecek vatanımız ne de yıkılacak devletimiz var”

 

 

15 Temmuz’da ihanet imanı yenememiştir. 15 Temmuz’da batıl Hakk’ı alt edememiştir. Milli birlik ve dayanışma ruhu şerefsiz akını yerle bir etmiştir. Türk milleti vatanında Çanakkale ve Kurtuluş Savaşı’ndan sonra ilk kez namus ve haysiyet müdafaası yapmıştır. O gece okunan selalar Türk milletinin istiklal sancağının manevi ve maşeri temsili olmuştur. Vaiz görünümlü kardinalin ve terör örgütünün silahlı suikastları bizzat milletin muazzam ve insanüstü mücadele azmiyle boşa çıkarılmıştır. FETÖ ve benzeri yapılanmaların devletin ve milletin güvenliğine, geleceğine, tarihi gerçeklerine ne kadar zararlı oldukları sarsıcı ve somut tecrübelerle sabitleşmiştir. Aidiyet ve tabiiyeti doğrudan hukuksal çerçeveye bağlı olmayanların eninde sonunda devleti ele geçirme sapkınlığına heveslendikleri açıktır. Bu illetten kurtulmak hakikaten bir varoluş meselesidir. Aynı zamanda yaşanan acıklı tramvalar bir ibret vesikasıdır. Türk devlet geleneğinin iki mühim ve müessir özelliğinden birisi adalet ise, diğeri akıldır. Bu iki esasa müteveccihen devlet yönetimi millete hizmetle mükellef ve mesuldür. Bizim ne kaybedecek vatanımız, ne bölünecek milletimiz, ne de yıkılacak bir devletimiz vardır.

 

 

Milletin kaderi devletle bir ve aynıdır. Ecdadımızın zamanlar üstü çağrısı da bu ilkesel kararlılığa dayanmaktadır. Üç tarafı denizlerle, dört tarafı düşmanca hedeflerle çevrilmiş Türkiye’nin milli birlik ve kardeşlik bağlarını güçlendirmekten, sanal anlaşmazlıkları zayıflatmaktan, tehlikeli kutuplaşmaları bertaraf etmekten başka seçeneği yoktur. Çare milli kucaklaşmanın her zemine taşınması ve bunun tecellisidir. FETÖ, PKK, DEAŞ, DHKP-C ve diğer terör örgütlerinin dış destekçileri olduğu kadar iç zaaf ve cepheleşmelerden beslendikleri de inkâr edilemez bir durumdur. 15 Temmuz’a kontrollü darbe ya da tiyatro demek işbirlikçiliktir, ihanet ortakçılığıdır. Nitekim yanlıştır, muhataplarını tarih ve millet önünde mahcup edecektir. Altı yıldır FETÖ’yle tavsama ve taviz kabul etmeyen iradeli bir mücadele süreci devrededir. Türkiye’nin küresel şantajlara diz çökmesini, düğme iliklemesini ima ve ihsas edenler Bizans’ın son dönem uzantılarıdır. İnanıyorum ki, Bizans hayranları Türk milletinin büyüklüğü karşısında şaşkına dönecekler, felç geçireceklerdir.

 

 

Bir Yunan’lıdan daha fazla Yunanlı olan, bir Fransız’dan,  bir ABD’liden, bir Rus’tan daha çok fanatiklik yapan, ezan sesi yerine kilise çanı dinlemeyi hasretle bekleyen kim varsa fetihle zulmü aynılaştıran alçaklardır. Bunlar dine karşı değil İslamiyet’e karşıdır. Hiç kuşkusuz aziz milletimiz her şeyin farkındadır. Bu vesileyle 15 Temmuz şehidi 251 vatan evladımıza, terörle mücadele esnasında şehit olan kahramanlarımıza Cenab-ı Allah’tan rahmetler niyaz ediyor, gazilerimize sağlık, sıhhat, şifa ve uzun bir ömür diliyorum. Devletimizin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğü kıyamete kadar baki kalacaktır. Bayrak inmez, ezanlar dinmez, vatan bölünmez. Ne mutlu Türküm diyene.”

 

 

Rektör Uzun: “Ne kadar gurur duysak azdır”

 

 

Bartın Üniversitesi (BARÜ) Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü Programında yaptığı konuşmada, “Bu vatanın öz evlatları, o karanlık gecede verdiği destansı mücadeleyle ülkemizi yeniden aydınlığa taşımıştır” dedi.

 

 

Cumhuriyet Meydanını dolduran vatandaşlara seslenen Bartın Üniversitesi (BARÜ) Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun, bir yandan destansı bir zaferin sevincini diğer yandan ise şehitlerimizin hüznünü birlikte yaşadıklarını ifade etti.

 

 

Rektör Uzun, 15 Temmuz'un altıncı yıl dönümünde Türk Milleti'nin yine aynı ruhla meydanları doldurduğunu belirterek “Bu vatanın öz evlatları o karanlık gecede verdiği destansı mücadeleyle ülkemizi yeniden aydınlığa taşımıştır. Milli iradeyi hiçe sayanların karşısında dimdik durulmuştur.  Büyük Türk Milletinin cesareti, vatanseverliği ve kararlılığı bütün dünyaya bir kez daha gösterilmiştir. 15 Temmuz 2016 gecesinde, ‘Türk milleti bağımsızdır, bağımsız kalacaktır. Gök kubbede bayrağımız ve ezanımız hep var olacaktır’ yeminini hesaba katmayan hainlere hak ettiği cevabı bu millet vermiştir. Ne kadar gurur duysak az kalır” dedi.

 

 

6 yıl önce, yeniden canlanan Çanakkale Ruhu’yla bir direniş ve diriliş öyküsü yazıldığını vurgulayan Rektör Uzun, “Şairin ‘Yürüyeceksin, millet yürüyecek arkandan’ diyerek işaret ettiği aziz vatandaşlarımız, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısıyla meydanları, havalimanlarını doldurmuştur. Bir tek Anadolu’da da değil, gözü bizde nice uzak diyarlarda İslam’ın son kalesi için kıyama kalkılmış ve dualar edilmiştir. Başkomutanımızın olağanüstü kararlı duruşu ve liderliği etrafında kenetlenen Milletimiz, kararlılığıyla ertesi gün bizi yeniden aydınlığa taşımıştır. Bu düşüncelerle başta 15 Temmuz şehitlerimiz olmak üzere tüm şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyor, gazilerimize sağlık ve afiyet diliyorum” ifadelerini kullandı.

 

 

Altunok: “Türk milleti, ülkesinin sahipsiz olmadığını gösterdi”

 

 

Milletimizin 15 Temmuz’da dünyanın dünü ve yarınlarının tarihinin Türkiyesiz yazılamayacağını tüm dünyaya bir kez daha gösterdiğini belirten Bartın Şehit Aileleri ve Gazileri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Ekrem Altunok da konuşmasında milli birlik ve beraberlik vurgusu yaptı. Altunok, konuşmasında şöyle dedi:

 

 

“Demokratik yönetimi rafa kaldırmayı hedefleyen ve bu sinsi emellerini 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminde 251 kişiyi şehit ederek gerçekleştirmek isteyen FETÖ'nün hain saldırılarının üzerinden 6 yıl geçti. 15 Temmuz aziz milletimize ve devletimize karşı yapılmış bir darbe girişimidir. 15 Temmuz, bu yüce milleti bölmek, parçalamak, yıkmak isteyen iç ve dış mihraklara karşı verilen mücadelenin günüdür. Milletimiz, 15 Temmuz’da tüm dünyaya, dünyanın dünü ve yarınlarının tarihinin Türkiyesiz yazılamayacağını bir kez daha göstermiştir. 15 Temmuz gecesi, Cenâb-ı Hakkın yardımı ile aziz milletimiz, vatanına, bayrağına, ezanına ve iradesine sahip çıkmıştır. Kadınıyla erkeğiyle, genciyle yaşlısıyla, her kesimden, her meşrepten insanıyla Türk milleti, ülkesinin sahipsiz olmadığını göstermiştir. Bin yıldır hep süregeldiği gibi bugün de yerin üstündeki yaşayanları ve yerin altındaki şehitleriyle, Türkiye’nin sahibinin bu aziz millet olduğu bir kez daha teyit edilmiştir. Milletimizin her bir ferdi, ezanı, bayrağı, özgürlüğü ve geleceği için gerektiğinde yenilmez birer kahramana dönüşebileceğini ispatlamıştır. 15 Temmuz gecesi milletimiz demokrasi zaferini kazanmıştır. Bu zafer Vatan uğruna, Millet uğruna, Özgürlük uğruna, Türkiye Aşkına diyerek birlik ve beraberlik sayesinde kazanılmıştır. Allah bize bir daha 15 Temmuz gibi bir ihanet yaşatmasın. Ama hainler de şunu unutmasın... Milletimiz bu alçaklara her zaman gerekli dersi vermiştir ve verecektir. Vatanımızın selameti, devletimizin bekası ve milletimizin huzuru için birlik ve beraberliğimizi koruyalım. Bu birlik ve beraberliğimizi bozmak isteyenlere fırsat vermeyelim. 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü olarak ilan edilen bu önemli günü unutmayalım ve unutturmayalım. Ülkemizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları başta olmak üzere geçmişten günümüze vatan uğruna canını feda eden aziz şehitlerimizi rahmetle, kahraman gazilerimizi minnet ve şükranla yâd ediyorum.”

 

 

Kalaycı: “Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet”

 

 

Konuşmasında tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet vurgusu yapan AK Parti Bartın İl Başkanı Turhan Kalaycı da şöyle konuştu:

 

 

“Ülkemiz; 15 Temmuz 2016 tarihinde milletimizin birlik ve beraberliğine, demokratik düzenimize, hukukun üstünlüğüne ve milli iradeye yönelik tarihin kaydettiği en büyük ihanet girişimine, menfur bir kalkışmaya maruz kalmıştır. İnandığı, güvendiği, sevdiği bir liderin Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısına yüce milletimiz, ülkemizin bölünmez bütünlüğü ile milletimizin birlik ve beraberliğinin milli iradeye tarihte eşi görülmemiş cesaret ve kararlılıkla canını ortaya koyarak büyük bir özveri ile sahip çıkmıştır. Ülkemizin birliği ve devletimizin bekası için canlarını feda ederek, şehadet şerbetini içen aziz şehitlerimize yüce Allah’tan rahmet diliyor, tüm şehit ve gazilerimize minnet ve şükranlarımız sunuyoruz. ‘Bayraklarımızı bayrak yapan üstündeki kandır. Toprak  uğrunda ölen varsa vatandır.’ Aziz şehitlerimiz siz vatan için yaşayıp öldünüz, siz toprağa değil, kalplere gömüldünüz. 15 Temmuz mücadelemizin zirvesi, şanlı milletin zaferidir. Darbe girişimine izin vermeyen Türk milleti hep varolsun! Allah bize bir daha 15 Temmuz gibi bir ihanet yaşatmasın… Ama hainlerde şunu unutmasın! Millet bu alçaklara her zaman gerekli dersi verecektir. Vurulup tertemiz alnından tertemiz yatıyor bir hilal uğrana ya rab ne güneşler batıyor… Bir memleketimin saha bakımından büyüklüğü onun gerçek büyüklüğünü ifade etmez ve bir milleti millet yapan arazisi değildir. 15 Temmuz’da evinde rahat oturmaktansa ülkesi için ölmeyi tercih eden bir millettir Türkiye! Bu vatan çok ihanet ve hainler gördü, bunun gibisini az gördü. Milletimiz onları tarihe gömdü… Dün akşam 15 temmuz akşamı yaşananları izledim. Tüylerim diken iken oldu aziz milletimizin önünde saygıyla eğiliyorum. Mektebinde şehadet olan bir milletin kaderinde esaret yoktur. Değerli hemşehrilerim hac ile hilalin savaşı kıyamete kadar devam edecektir. 15 Temmuz haç’ın isyanı hilal’in zaferidir. Hainlere lanet kahramanlara selam olsun… Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet.”

 

 

Özçelik: “Bedel ödedik, gerekirse yine öderiz”

 

 

Ülkemizin içinde bulunduğu bu hassas süreçte kazanımlarını kaybetmemesi için ne gerekiyorsa neye rağmense yapmamız gerektiğine işaret eden Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Bartın İl Başkanı Ercüment Özçelik, bir an önce güvenilir huzurlu bir ülke haline gelmeyi umut ettiklerini belirtti. Başarılı terörle mücadele ile geleceğimizin, huzurlu, güvenilir bir ülke yolculuğumuzu engellemeye kimsenin gücünün yetmeyeceğini dile getiren MHP İl Başkanı Özçelik, konuşmasında şunları kaydetti:

 

 

“Bugün 15 Temmuz yani 2016 yılının 15 Temmuz akşamı 6 Yıl önce yaşanan Kimine göre darbe bizlere göre kalkışma hareketi yani iç savaş senaryosunun FETÖ terör örgütü tarafından hayata geçirilme gayretlerinin girişiminin bulunduğu, bir geceyi unutmamak, unutturmamak adına bu meydanları tüm Anadolu’da dolduruyor anma törenleri düzenleniyor. Devletimizin içinde, orduda, emniyette, istihbaratta, üniversitelerde, okullarda, kamu kuruluşlarında, Belediyelerde ve iş dünyasında Fethullahçı terör örgütü mensuplarınca kuşatılmış, devletimiz zayıflatılmıştır. Bu bizlere ders olmalı gaflete düşecek, ihanete bulaşacak milli düşünceden uzak zayıf karakterli şahsiyetleri kamu hizmetlerinden uzak tutmak önceliğimiz olmalıdır.

 

 

Yaşadığımız coğrafya kaderimiz, dünyanın istisna ülkelerinden biriyiz, fakat komşularımızdaki kaynayan cadı kazanı topraklarımızda gözü olan Batı’da Avrupalının, kuzeyde Rusya’nın, Doğu’da Ermenilerin Kürdistan hayali kuranların karanlık bulutların bu ülke üzerindeki hesapları bitmiyor, bitmeyecektir. Bir türlü huzur bulamıyoruz. 40 yıldır terörle mücadeledeyiz. Binlerce vatan evladını şehit verdik. Maddi, manevi büyük kayıplarımız ülkemizin geleceğine ve gelişimine büyük darbeler vurmuştur. Şehit kanları ile yoğrulmuş Çanakkale’den, Kurtuluş Savaşından bizlere emanet bu vatana sahip çıkmak zorunluluğumuz var. Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ve silah arkadaşlarını anıyoruz, söz verdik bu ülke için yeminimiz var dedik. Bu vatanı karşılıksız sevdik, bedel ödedik, gerekirse yine öderiz. Bu vatan, Vatanını, Devletini ve Milletini seven Kahraman Türk insanına emanettir. Ülkeleri kendi amaçları uğruna dizayn etmek isteyenler ülkedeki siyasi kaos ve ekonomik krizlere yol açan etkenler yaratırlar ve yaşatırlar. Daha sonra da istedikleri gibi algı yöntemleri ile halkı yönlendirip kendi istedikleri anlayışı iktidar yaparlar. Biz Türk milleti olarak bu oyunu gördük ve bozuyoruz inşallah. Güçlendirilmek istenen muhalefet anlayışı hesapları tutmayacak evelallah. Bu ülke üzerinde hesapları olanlar içerideki bu iradeye taşeronluk yapan hainler şunu bilmeli ki, ihanet hesapları tutmamış, tutmayacaktır da. Kahraman Türk milleti oyunu bozmuş. Milli irade Cumhur ittifakını doğurmuştur. Önce ülkem ve milletim diyen bu anlayış. Vatanımızın tüm fertlerini, kökü ve kökeni ne olursa olsun herkesi kucaklayarak iktidarda kalma mücadelesini şevk ve cesaretle yerine getirecektir.

 

 

“Güvenilir bir ülke yolculuğumuzu engellemeye kimsenin gücü yetmeyecek”

 

 

Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan başkanlığında Cumhur ittifakının Lider Ülke Türkiye 2023 hayalini yıkmak isteyenlerin içerideki ve dışarıdaki hainlerden Allah bizleri korusun. Bir olalım beraber olalım. Ülkemizin içinde bulunduğu bu hassas süreçte kazanımlarını kaybetmemesi için ne gerekiyorsa neye rağmense yapmalıyız. Karadeniz’de, Akdeniz’de doğalgaz petrol aramaları mavi vatan kazanımı ekonomik münhasır bölge kazanımı kendi topraklarımızda çıkarttırılmayan yer altı zenginliklerimiz savunma sanayideki büyük kazanımlar Türk Ekonomik Birliğine yol vazgeçilmezlerimizdendir. Umudumuz bir an önce güvenilir huzurlu bir ülke haline gelmektir. Allah birliğimizi, beraberliğimizi bozmak isteyenlere fırsat vermesin. Başarılı Terörle Mücadele ile geleceğimizin, huzurlu, güvenilir bir ülke yolculuğumuzu engellemeye kimsenin gücü yetmeyecektir. 15 Temmuz şehidi 251 vatan evladımıza, terörle mücadele esnasında şehit olan kahramanlarımıza Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyor, gazilerimize sağlık, sıhhat, şifa ve uzun bir ömür diliyorum. Ezanlar susmasın, bayrak inmesin, vatan bölünmesin, ne mutlu Türk’üm diyene..!”

 

 

Yaklaşık 5 saat süren program, 15 Temmuz şehitleri için okunan duaların ardından saatlerin gece yarısını gösterdiği 00.13’te ise tüm camilerden yankılanan salalarla sona erdi.

 

 

Sonrasında da 15 Temmuz karanlık gecesinde olduğu gibi meydanlarda Demokrasi Nöbeti tutuldu.

ETİKETLER : 15 Temmuz Bartın Valiliği
Diğer YAŞAM haberleri
Köşe Yazarları
 ‹ 
 ›