Üretim ve pazarlama modelinin kadın kooperatifleri şeklinde olmasının hedefleniyor

Nilay Meryem ÇÖMLEK

Batı Karadeniz İlleri Kadın Kooperatifleri Buluşması, Samsun’da yapıldı. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Sayın Zehra Zümrüt Selçuk başkanlığında düzenlenen buluşmaya Bartın Valisi Sinan Güner ve eşi Uzm. Dr. Beyhan Güner de video konferans (VKS) yöntemiyle katıldı.

Batı Karadeniz Bölgesi illerini kapsayacak şekilde Samsun için yüz yüze, Bartın, Bolu, Çorum, Düzce, Karabük, Kastamonu, Sinop ve Zonguldak olmak üzere 8 ilin valileri, vali eşleri, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürleri ve kadın kooperatifleri temsilcilerinin katılımıyla çevrim içi gerçekleştirilen toplantıda, Cumhurbaşkanlığının “Birinci 100 Günlük İcraat Programı” içerisinde yer alan kadın kooperatifleri ile ilgili “Kadın kooperatiflerinin güçlendirilmesi, sürdürülebilirliklerinin sağlanması, kurumsal kapasitelerinin geliştirilmesi ve görünürlüklerinin arttırılması” eylem başlıkları altında yer alan hususlarla ilgili yapılan çalışmalar değerlendirildi.

Şehit Ömer Halisdemir Salonu’nda düzenlenen Kadın Kooperatifleri Batı Karadeniz Buluşması Toplantısı, Zonguldak, Bartın, Kastamonu, Bolu, Çorum, Sinop, Karabük, Düzce illerindeki vali, milletvekili ile kadın kooperatiflerinin başkanlarının toplantıya çevrimiçi bağlanıp çalışmaları hakkında bilgi vermesiyle başladı.

“Üretim ve pazarlama modelinin kadın kooperatifleri şeklinde olması hedefleniyor”

Toplantıda bir konuşma yapan Vali Güner, üretim faaliyetlerinin içerisinde aktif roller üstlenerek aile ve ilimiz ekonomisine katkı sağlayan kadınlarımızın kolektif çalışma prensibiyle bir araya gelmelerini önemsediğini ifade ederek, “Şimdiye kadar ilimizde faaliyette olan 36 adet Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’nin  5 bin 380 üyesinden 412’si kadın üyedir. Kadınlarımızın üretime katılmasını destekleyici birçok proje geliştirerek, ulusal ve uluslararası fon kaynağı sağlandı. Tamamı kırsal alandaki kadınlarımıza yönelik KOSGEB-İŞKUR ve İl Tarım ve Orman Müdürlüğünün ortak çalışmalarıyla 75 girişimci genç kadın çiftçiye girişimcilik ve kooperatifçilik eğitimleri verildi. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı (SYDV) tarafından hazırlanan ve Japonya Hükümeti tarafından finans desteği sağlanan ‘Bilinçli ve Güçlü Kadınlar Diyarı Bartın’ isimli proje kapsamında ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının SOGEP destekleriyle oluşturulan ‘Kozcağız Seracılığın Merkezi Oluyor’ projesi kapsamındaki üretim ve pazarlama faaliyetleri başta olmak üzere, gıda, tarım, hayvancılık, el sanatları ve hediyelik eşya üretimi alanlarında üretim ve pazarlama modelinin kadın kooperatifleri şeklinde olması hedefleniyor.” dedi.

“Başarı hikayeleri yazan birçok kadınımız var”

Kadın kooperatiferinin beşinci buluşmasını gerçekleştirdiklerini anımsatan Selçuk burada yaptığı konuşmada, Karadeniz kadınının Milli Mücadele'de verdiği özverili mücadeleyi unutmadıklarını, kadınıyla erkeğiyle ülkenin muasır medeniyetler seviyesine ulaşması için çaba göstereceklerini ifade etti.

Ülkenin yükselmesi için kadın kooperatifleri aracılığıyla özverili ve güçlü bir irade gösterileceğine inancının tam olduğuna belirten Bakan Selçuk, “Karadeniz’de kendi ihtiyaçlarını karşılayan, üreten, helal rızık peşinde koşan, alın teriyle nice başarı hikayeleri yazan birçok kadınımız var. Biz aslında bu konuşmalarla bu başarı hikayelerinin daha görünür hale gelmesini, daha tanınır olmasını ve gelecek kuşaklara rol model olmasını istiyoruz." şeklinde konuştu.

“Kadınlarımız karar alma mekanizmalarında daha fazla yer almalı”

Selçuk, sosyoekonomik hayatın içinde kadının ve erkeğin beraber olması gerektiğini vurgulayarak, "Kadınlarımızın karar alma mekanizmalarında daha fazla yer almalarını istiyoruz. Son 18 yılda baktığımızda daha fazla kadınımız hem kamu sektöründe hem özelde hem akademide, hayatın her merhalesinde artık daha fazla var." ifadelerini kullandı. Kooperatifçilerin birlikten güç doğacağının en güzel işareti olduğunu söyleyen Selçuk, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Emeğimizi, güçlerimizi birleştirirsek ortak potansiyelimizi daha yüksek bir çıtaya ulaştıracağımıza inanıyoruz. Kadınlar toplumuzun yarısı, dünyamızın yarısı, dolayısıyla ailelerinizin temel direkleri. Güçlü kadın aynı zamanda güçlü aile demek. Güçlü aile de güçlü Türkiye demek. Kadınlarımız ne kadar özgüvenli ne kadar güçlü olursa inşallah o derece de ailelerimiz, çocuklarımız ve ülkemiz de güçlü olacak.”

İş ve aile yaşamındaki dengenin önemine vurgu yapan Selçuk, kadınların hem ailelerine hem de çalışma hayatına sahip çıkabilmelerinin önemli olduğunu söyledi.

Bu kapsamda kooperatifçiliğin iyi bir model oluşturduğuna işaret eden Selçuk, bakanlık bünyesinde sağlanan desteklerle kadınların yanında olmaya çalıştıklarını ifade etti.

“Girişimcilik her zaman kadınlara yakışır”

Selçuk, Anadolu kadınının çalışkan olduğunu belirterek, "Anadolu kadını her daim üretiyor, evinde, tarlasında, işyerinde üretiyor. Ama bunları evrensel pazarlara ulaştıramıyoruz neden marka yapamıyoruz bunu konuşmamız gerekiyor." diye konuştu.

Kooperatiflerin ekonomik değerinin dışında oluşturduğu sosyal değerlere de önem verdiklerini söyleyen Selçuk, kooperatifçiliğin kadınların birbirine olan güvenini artırarak komşuluk ilişkilerini imece kültürünü tekrar canlandırdığını ifade etti.

Selçuk, girişimciliğin de her zaman kadınlara çok yakıştığını sözlerine ekledi.

“Sıfır tolerans ilkesiyle çalışmaya devam edeceğiz”

Kadın Kooperatifleri Doğu Karadeniz Buluşması programında, Samsun’da öldürülen Arzu Aygün cinayetine ilişkin de açıklamalarda bulunan Selçuk, “Ne yazık ki bugün hepimizi çok derinden yaralayan, epeydir kendisinden haber alamadığımız Arzu Aygün kardeşimizin katledildiğinin haberini aldık. Biz her daim hükümetlerimiz olarak kadına yönelik şiddete karşı sıfır tolerans ilkesiyle çalışmaya devam edeceğiz. Elbette ki biz bu davaya müdahil olacağız, katilin en ağır cezayı alması için her daim bakanlık olarak da adli süreci takip edeceğiz. Dilerim ki bu son kadın cinayetimiz olsun, hiçbir kadınımız bir daha böyle hunharca katledilmesin. Bunun için de farkındalığın artırılması gerekiyor, kadın cinayetleri konusunda daha farkında olarak daha hassas olmamız gerekiyor Bir kez daha Arzu kardeşimize Allah’tan rahmet, ailesine ve yakınlarına başsağlığı diliyorum. Bu noktada gerek bizim bakanlığımız gerekse diğer bakanlıklarımızla da kurumlararası işbirliği içinde çalışmalarımıza sıfır tolerans ilkesiyle devam edeceğimizi vurgulamak istiyorum.” diye konuştu.