Bartın’da eğitim öğretim bazı sorun ve sıkıntılarla birlikte başladı. İnönü İlkokulu’ndaki deprem güçlendirme çalışmaları nedeniyle Atatürk İlkokulu’nda ikili eğitime geçilmesi, taşımalı eğitimde yüklenici firmadan kaynaklı yaşanan aksaklıklar nedeniyle veliler de bu sorunlar için çözüm bulunmasını istedi.
Biz de gelen bu tepkiler üzerine eğitimde yaşanan sorunların nedenlerini ve çözümü için neler yapıldığını Bartın İl Milli Eğitim Müdürü Bilal Yılmaz Çandıroğlu’na sorduk.
Deprem güçlendirme çalışmaları nedeniyle İnönü İlkokulu öğrencilerinin Hendekyanı ve Atatürk İlkokullarına aktarıldığını belirten Çandıroğlu, eğitimi aksatacak herhangi bir durumun yaşanmadığına dikkat çekerken ikinci döneme çalışmaların tamamlanacağını kaydetti. Çandıroğlu, “İnönü İlköğretim Okulu için depreme karşı güçlendirme ihalesi ve yer teslimi yapıldı. Şuanda inşaat süreci devam ediyor. Öngörülen sözleşme tarihleri ve çalışmalara baktığımız zaman ikinci döneme yetişecek görünüyor. İlk dönem itibariyle 1. sınıflar Hendekyanı İlkokulu’nda 2,3 ve 4’üncü sınıflar da Atatürk İlkokulu’na aktarıldı. Böyle olunca da Atatürk İlkokulu, ister istemez geçici olarak ikili eğitime geçmek zorunda kaldı. İkinci dönem itibariyle İnönü İlkokulu öğrencileri kendi okullarına geçtiği zaman her iki okul da normal eğitimine devam edecekler. Okullar için deprem güçlendirmesi, bakım ve onarım projeleri için çalışmaları yaz döneminde yapılıyor aslında ama ihale ve sözleşme süreçlerinden dolayı bazen aksaklıklar olabiliyor. Biz okullarımız için bu çalışmalara Nisan aylarında başlıyoruz. Bunlar bir süreçtir ama hiçbir çalışmada eğitim öğretimi olumsuz etkileyecek, aksatacak bir durum söz konusu değildir.” dedi.
Çandıroğlu, ayrıca Bartın’da yaz döneminde 80 okulda çalışma yapıldığı belirtti.
5 projeyle yeni döneme başladık
Gerek derslik sayısı gerekse öğretmen başına düşen öğrenci sayısı bakımından Bartın’da eğitimin Türkiye standartlarının üzerinde olduğuna dikkat çeken Çandıroğlu,
“Bartın, eğitimde iyi durumdadır. Hem derslik sayısı anlamında hem de öğretmen başına düşen öğrenci sayısı anlamında istatistiksel olarak Türkiye standartlarının çok üzerinde bir iliz. İnşallah bu imkanlar ve çocuklarımızın, eğitimcilerimizin, ailelerimizin de gayretiyle eğitimde daha başarılı olacağız. Bu sene 5 yeni projeyle eğitim öğretime başlamış olduk. Bu projelerden biri veli ziyaretleridir. Biz öğretmenlerimizden yıl içerisinde çocuklarımızın evlerinde ziyaret edilmesini isteyeceğiz. Fen ve Matemetiğin mühendislikle birleştirilerek yaşarayarak öğrenme biçimiyle okullarda yaygın hale getirmeye çalışacağız. Okullarda 20 dakika okuma saatlerimiz olacak. ‘Okulumla Sosyalleşiyorum’ projesi kapsamında yıl içerisinde çocuklarımızın okullarını temsil eden bir etkinlikte yer almasını isteyeceğiz. ‘Tam Öğrenme’ akademik başarıda bize çok yardımcı olacağını düşündüğümüz bir proje.
“Eğitim, birlikte yürüteceğimiz bir süreç”
Ama neticede ne yaparsak yapalım hangi yeniliği, hangi projeyi ortaya koyarsak koyalım bu, eğitimci arkadaşlarla birlikte yürüteceğimiz bir süreçtir. Eğitimci arkadaşlarımızın desteğinin olması gerektiği konusunda da eğitimci arkadaşlara kendimizi anlatabildiğimizi düşünüyoruz. Eğitim komplike bir iştir. Eğitim sadece eğitimcilerin işi değildir, hepimizin işidir. Bu noktada ailelerimizin, çevrelerimizin de bize destek vermesi çok önemlidir. Yani çocuklarımız karne aldığı zaman bu sadece okulun karnesi değil hepimizin karnesidir. Ümidimiz, beklentimiz ve çalışmalarımızın amacı eğitimde daha iyi başarılar elde etmektir.”
