Bakan Yumaklı, Bartın’daki çalışmaları inceledi

Bir dizi ziyaretlerde ve incelemelerde bulunmak için Bartın’a gelen Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Irmak Islah çalışmalarını sahada incelerken daha önce sel taşkınlarının yaşandığı Yalı ve Kemerköprü’de de tespitler yaparak bilgi aldı. Bartın’ın artık selle anılmasını istemediklerini belirten Bakan Yumaklı, “Biz artık Bartın gibi bu şirin bu yeşilliğin, doğanın, turizmin, adeta göz bebeği bir şehrimizin artık sellerle baskınlarla anılmasını istemiyoruz. Sadece burada değil Türkiye'nin benzer taşkın ve sel potansiyeline sahip bütün illerinde bu çalışmaları yapıyoruz. Bunlara ciddi bütçeler ayrılmış durumda. Diliyoruz ki hem bizden hem de vatandaşlarımız sel ve afet durumlarına hazırlıklı olalım. El ele kol kola bunların getireceği hususları olumsuzlukları yaşamayalım.” dedi.
Bu haber 2024-03-09 10:51:26 eklenmiş ve 328 kez görüntülenmiştir.

 

“Göz bebeği bir şehrimizin artık sellerle baskınlarla anılmasını istemiyoruz”

 

 

Nilay Meryem ÇÖMLEK

 

 

Önemli bir dizi ziyaretlerde ve incelemelerde bulunmak için Bartın’a gelen Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı,  Kanlıırmak Caddesinde devam eden Bartın Irmağı Islah çalışmaları ile daha önce sel taşkınlarının yaşandığı Yalı mevkii ile Kemerköprü’de incelemelerde bulunurken Tarım ve Orman İl Müdürlüğü’ndeki Tarım Arazilerinin Kullanımının Etkinleştirilmesi (TAKE) Projesi Tohum ve Sera Örtüsü Temini Programına katıldı.

 

 

Bakan Yumaklı’ya Bartın Valisi Dr. Nurtaç Arslan, AK Parti Bartın Milletvekili Yusuf Ziya Aldatmaz, Bartın Belediye Başkanı Hüseyin Fahri Fırıncıoğlu da eşlik etti.

 

 

İlk olarak Kanlıırmak Caddesinde çalışmalarına devam edilen Bartın Irmağı Islah Projesi çalışmalarını sahada inceleyen Bakan Yumaklı, Devlet Su İşleri (DSİ) Bölge Müdürü Yasin Devrim’den ve yüklenici firma yetkililerinden devam eden çalışmalarla ilgili bilgi aldı.

 

 

“Bartın'ın selle anılmasını istemiyoruz”

 

 

Bartın’ın doğal güzelliklerine dikkat çeken Bakan Yumaklı, Bartın’ın artık sellerle anılmasını istemediklerini vurgulayarak “Farklı mühendislik çalışmaları yapılmaya devam edecek ama artık biz Bartın'ın selle anılmasını istemiyoruz. Bartın dünyaca ünlü birçok şey bir içerisinde barındıran yeşiliyle, doğasıyla, Çeşm-i Cihan Amasra’sıyla böyle bir şehir. Ama son dönemde maalesef sellerle anılır oldu. İnşallah bu yıldan itibaren geçtiğimiz yıl, bir önceki yıla göre çok ciddi çalışmalar yapılmıştı. Nispeten onların etkisini gördük. Barajlar ve tersip bentleri sayesinde Kozcağız Barajının da devreye alınmasıyla bu sorunu inşallah çözmüş oluruz.” dedi.

 

 

Yumaklı: “Taşkın ve selle ilgili çalışmalar yaptığımız yerlere bakmak istedik”

 

 

Kanlıırmak’tan Yalı mevkiine geçerek oradaki iskeleden de Bartın Irmağını inceleyen İbrahim Yumaklı, burada yaptığı açıklamada ise şöyle konuştu:

 

 

“Bugün Bartın'dayız ve yeşiliyle doğasıyla, turizmiyle, tarihi zenginlikleriyle hepimiz için çok güzel alanları bulunan, herkesin Çeşm-i Cihan diye bildiği Amasra'sı olan, bu güzel şirin şehirde programlarımız kapsamında geçtiğimiz yıllarda taşkın ve selle ilgili çalışmalar yaptığımız yerleri de bakmak istedik. Ben hem geçtiğimiz yıl hem de bir önceki yıl taşkınlardan zarar görenler için bütün ülkemizde hayatını kaybedenler de oldu maalesef önceki dönemlerde. Onlara da Cenab-ı Hak'tan rahmet diliyorum.

 

 

“22 yılda 5 bin 679 adet taşkın koruma tesisi yapıldı”

 

 

Her geçen yıl bir önceki yıla göre taşkın etkilerini azaltıcı yapılar yapıyoruz. Bugün de burada yerinde görmek istedik. Özellikle bu kolda vatandaşlarımızın gündelik hayatlarını da etkileyen taşkınlar olma ihtimaline karşı bizler halihazırda devam eden çalışmaları da görmüş olduk. Son 22 yılda 5 bin 679 adet taşkın koruma tesisi yapıldı. İklim değişikliğinin etkisini her geçen gün hissediyoruz. Artık öngörülebilir olanların yanında öngörülemez durumlarla da çok sık karşılaşıyoruz. Dolayısıyla bunları da bizim mühendislerimiz, genç arkadaşlarımız mümkün olduğu kadar ön görerek tedbir alma yolunda devam ediyorlar.

 

 

“2024’te 314 taşkın koruma tesisi yapılacak”

 

 

2024 yılı içerisinde yapacağımız taşkın koruma tesisi sayısı 314. Yani biz artık Bartın gibi biraz önce de söyledim, bu şirin bu yeşilliğin, doğanın, turizmin, adeta göz bebeği bir şehrimizin artık sellerle baskınlarla anılmasını istemiyoruz. Sadece burada değil Türkiye'nin benzer taşkın ve sel potansiyeline sahip bütün illerinde  bu çalışmaları yapıyoruz. Bunlara ciddi bütçeler ayrılmış durumda. Diliyoruz ki hem bizden hem de vatandaşlarımız sel ve afet durumlarına hazırlıklı olalım. El ele kol kola bunların getireceği hususları olumsuzlukları yaşamayalım.”

 

 

Bakan’dan kadın çiftçilere seralık tohumlar

 

 

Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı, bölgedeki incelemelerinin ardından Tarım Arazilerinin Kullanımının Etkinleştirilmesi (TAKE) Projesi kapsamında Bartın Tarım ve Orman İl Müdürlüğünde düzenlenen Tohum ve Sera Örtüsü Temin Programına katıldı.

 

 

Törende projeden yararlanan 10 kadın çiftçiye seralık tohumlarını teslim eden ve kadın çiftçiler ile Müdürlüğün kadın personelinin 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutlayan onlara gül takdim eden Bakan Yumaklı, Bartın’dan Türkiye’nin bitki flora çeşitliliğiyle ilgili de bir müjde verdi.

 

 

“Türkiye tohumculuk sektöründe ilk 10 ülke arasında”

 

 

Türkiye’deki yerli ve sertifikalı tohum üretimine dikkat çeken Yumaklı şöyle konuştu:

 

 

“Tohumculuk son derece stratejik bir sektör. Netice itibariyle sizin üretiminizin temeli. Dolayısıyla birçok konuda olduğu gibi gıda arz güvenliğinizi sağlamak da birinci önceliğimiz olmak durumunda. Çünkü eğer tohumunuz yoksa siz üretimi başlatamazsınız. Bununla ilgili birçok konuda olduğu gibi yine tekrar edeyim. Savunma sanayinde olduğu gibi ya da teknolojide olduğu gibi ya da diğer sektörlerde olduğu gibi tohumda da istikbalinize dönük eğer saha evlerinizi yerine getirmek istiyorsanız bağımsız olmak durumundasınız. Türkiye bu konuda dünyada ilk 10 ülke arasında.

 

 

Genelde doğru bilinen yanlışlar vardır. Bu da onlardan bir tanesi. Türkiye'de üretilen yerli ve milli tohumlarımız var. Kullanılan tohumların yani 100 birimlik tohumun 97 birimi bu ülkenin toprak üretiliyor. Tohumlarla alakalı çok ciddi araştırma geliştirme yapan kurumlarımız var. Ama aynı zamanda son dönemde özel sektörün de ciddi bir başarısı var. Tohumlarla ilgili söyleyebileceğimiz diğer önemli şeylerden bir tanesi de bunların sertifikalı tohum olması.

 

 

“37 çeşit ata tohumumuzu gen bankamızla koruma altına aldık”

 

 

Bu konudaki ısrarımız zaman zaman yanlış anlaşılıyor ve ata tohumlarının yasaklandığıyla ilgili zaman zaman tezviratlarda bulunuluyor. Bu doğru değil arkadaşlar. Bizler 37 çeşit ata tohumumuzu gen bankamızla koruma altına aldık. Bunlar sertifikalı tohumlar. Sertifikalı ne demek? Siz hangi ürün olduğunu bilirsiniz. Herhangi bir hastalık taşıyıp taşımadığını bilirsiniz. Ne kadar verim vereceğini bilirsiniz. Dolayısıyla bizim tarımsal üretimimizi garanti altına almanın yollarından bir tanesi de kullanacağımız tohumların sertifikalı olması.

 

 

“Anadolu kadını tohumdan çatala bu üretimin her tarafında”

 

 

Türkiye'deki kullanılan sertifikalı tohumların yaklaşık yüzde 40’ı Tarımsal Araştırma Geliştirme Genel Müdürlüğümüzün üretmiş olduğu tohumlardan oluşuyor. Yaklaşık 117 ülkeye de hem bunlar hem de özel sektörümüzün üretmiş olduğu tohumlar ihraç ediliyor. Anadolu kadını tohumdan çatala bu üretimin her tarafında. Yani kimi zaman hepimiz biliriz böyle bezlere koyup sandıklarda saklanan tohumlar vardı. O dönemin şartlarına göre bizim şimdi gen bankasında yaptığımız o saklamayı, onlar o dönemlerde bu şekilde yaparlardı. Ama şimdi artık bunlar ülkenin kullanımına birer birer çıkmış oluyor. Biz de bunları destekliyoruz. Bütün ülke çapında.

 

 

“Ata tohumlarımızı sertifikalandırıp topraklarımızı buluşturuyoruz”

 

 

Ata tohumlarımızı sertifikalandırıp topraklarımızı buluşturuyoruz. Ben Anadolu kadınının bu kendinden veren, özverili halinin tohumlara yansımış durumunu sertifikalandırarak yapan bütün kurumlarımıza canı gönülden teşekkür ediyorum. Geliştiren kurumlarımıza,  araştırma-geliştirme yapan kurumlarımıza teşekkür ediyorum. Ama bunların temelini atan kadınlarımızın da 8 Mart Dünya Günü Kadınlar Günü olması hasebiyle onların da bugününü kutluyorum. Minnettarlığını tekraren ifade etmek istiyorum.

 

 

“10 kadın çiftçimize tohum dağıtımı yapmak istedik”

 

 

Bu anlamlı günde biz de istedik ki ekilmeyen arazilerimizin ya da kullanılmayan arazilerimizin kullanımı başta olmak üzere mevcutların da daha iyi verim verebilmesi adına bugün bir tohum dağıtımı yapmış olalım. Bugünün anlamına ve önemine binaen de Bartınlı 10 kadın çiftçimize dağıtımı yapalım. Bunun finansmanı İl Müdürümüz söylediği gibi TAKE Projesi. Bütün illerimizde uyguluyoruz. Bartın'da özellikle son dönemde gelişen seracılığı destekleme adına da arkadaşlarımızın çalışmaları var.”

 

 

“Ülkemizde 12 bin 141 bitki türü kayıt altına alınmış durumda”

 

 

Türkiye’de 12 bin 141 çeşit bitki türü bulunduğunu ve 2 yeni bitki türünün de Bartın Doğa Koruma Milli Parkla Müdürlüğünce keşfedilerek Türkiye’nin bitki florasına eklendiğini açıklayan Bakan Yumaklı, bu müjdeyi şu sözlerle aktardı:

 

 

“Bizler Türkiye'nin zengin biyo çeşitliliğine sahip bir ülke olduğunu biliyoruz. Ulusal biyolojik çeşitlilik, envanter ve izleme projemiz var. Bu kapsamda 12 bin 141 türü kayıt altına almış durumdayız. Saygıdeğer hanımefendi çarşamba günkü programda Tarımda Kadın Emeği Programında belirtmişti. Avrupa'daki toplam bütün ülkelerin biyo çeşitle alakalı bitki çeşitle alakalı rakamları 12 binler civarında. Sadece bizim ülkemizde 12 bin 141 adet. Bu da bizim zenginliğimizi gösteriyor.

 

 

Bartın’da 2 çeşit yeni bitki türü bulundu

 

 

Buradan Türkiye florasına iki yeni bitki yapıldığında müjdesini vermek isterim. Çünkü Bartın gibi yeşilin, doğanın her türlü zenginliğin olduğu bir yerde biyo çeşitlilik zengin olmaması da düşünülemezdi elbette. Doğa Koruma Milli Parklardaki arkadaşlarımızın izleme çalışması ile Bartın'da Püsür Otu ve Boylu Altınasa bitkilerinin çeşitlilik listemize dahil etmiş olduk. Böylece 12 bin 141 adedi biz 12 bin 143’e çıkarmış olduk. Bartın'dan da bunun müjdesini bütün Türkiye'ye vermiş olalım.

 

 

“8 Mart Kadınlar Günü'nü kutluyorum”

 

 

Bu çok basit bir konuymuş gibi düşünülebilir. Ancak nesiller boyu devam etmesi gereken bir biyo çeşitlilik zenginliğinin iki tanesininde Bartın'da olmuş olması en azından bugün itibariyle bizler açısından son derece mutluluk verici. Bu vesileyle tekrar 8 Mart Kadınlar Günü'nü kutluyorum. Bu tohumları, sera hayvanlarını alacak olan, malzemelerini alacak olan çiftçilerimize bol bereketli ürünler diliyorum.”

 

 

Bakan Yumaklı, Tarım ve Orman İl Müdürlüğü ziyareti sonrası Bartın’da tarım ve hayvancılık sektörü temsilcileriyle de bir toplantı gerçekleştirdi.

ETİKETLER : Tarım ve Orman İl Müdürlüğü İbrahim Yumaklı TAKE Bartın
Diğer YAŞAM haberleri
Köşe Yazarları
 ‹ 
 ›