Başkan Çakır, Bartın basını ile bir araya geldi

Bartın’daki basın mensuplarıyla bir araya gelen Amasra Belediye Başkanı Recai Çakır, “Malum ben de öğretmenim ve biz de karnemizi Amasra halkından alacağız. Bu süre içerisinde hep birlikte tanıklığını ettiğimiz pandemiye rağmen, ekonomik krize rağmen, bölgemiz yaşanan sel, fırtına gibi afetlere 43 tane canımızı kaybettiğimiz maden faciasına rağmen geleceğe umutla bakmak arzusundayız ve bu umutla çeşm-i cihan Amasra’yı da geleceğe taşımak için elimizden geleni yapıyoruz” dedi.
Bu haber 2024-01-11 09:31:18 eklenmiş ve 237 kez görüntülenmiştir.

 

“Biz de Amasra halkından karnemizi alacağız”

 

 

Kübra Nur AK

 

 

Amasra Belediye Başkanı Recai Çakır, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla Bartın’daki basın mensuplarıyla kahvaltı programında bir araya geldi. 

 

 

 

Amasra’da Çeşm-i Cihan Restoran’da düzenlenen programa Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Bartın Milletvekili Av. Aysu Bankoğlu, CHP Bartın İl Başkanı İsmail Cem Akyol, CHP Bartın Belediyesi Başkan Adayı Muhammet Rıza Yalçınkaya, Amasra Belediye Başkan Yardımcılar ile Meclis Üyeleri de katıldı.

 

 

Konuşmasına ilk olarak basın mensuplarının 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü kutlayarak başlayan Başkan Çakır, “Tüm basın emekçileri olarak çalışan gazeteciler olarak bu değerli gününüzü kutluyoruz. Aslında çok da uzun bir gündemimiz yok. Ana fikrimiz bu kutlamayı yapmak ve sizin toplumsal hayattaki önemli misyonunuzun altını çizmek. Sizler sayesinde Türkiye, dünya, Bartın, Amasra kamuoyunun gündemini meşgul eden konuları öğreniyor, tarafsız haber alma hakkını kullanma olanağına sahip oluyor” dedi.

 

 

“Aslında biz de karnemizi alacağız Amasra halkından”

 

 

Hem yeni yıl sonrası hem de seçim öncesi bir dönem değerlendirmesi yapan Amasra Belediye Başkanı Çakır, Amasra’yı güzelleştirmek için çalıştıklarını söyledi.

 

 

“Malum artık yerel seçimlere kısa bir süre kaldı. Bu süreçte Ocak ayı içinde öncelikle 2024 yılının hepimiz için hayırlı olmasını diliyorum. Umarım 2023 yılını aramayız. Daha mutlu, güzel bir yıl yaşarız. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında, bölgemizin de, ilçemizin de, ilimizin de, ülkemizin de, dünyanın da daha huzurlu ve mutlu olduğu günlere hep beraber yaşayalım istiyoruz.

 

 

Belki Amasra'ya dair kısaca şunları söylemek lazım. Beş yılın sonu bitiyor. Malum ben de öğretmenim ve aslında biz de karnemizi Amasra halkından alacağız.  Bu süre içerisinde hep birlikte tanıklığını ettiğimiz birçok zorluğa rağmen pandemiye rağmen, ekonomik krize rağmen, bölgemiz yaşanan sel, fırtına gibi afetlere 43 tane canımızı kaybettiğimiz maden faciasına rağmen geleceğe umutla bakmak arzusundayız ve bu umutla Amasra’yı da çeşm-i cihanı da geleceğe taşımak için elimizden geleni yapıyoruz.

 

 

“Biz çalışıyoruz, Amasra güzelleşiyor”

 

 

Aslında şunu söyledik biz çalışıyoruz, Amasra güzelleşiyor. Amasra ilçemizin turizmdeki vizyonuyla tüm değerleriyle geleceğe taşınmasını özellikle önemsiyoruz. Kısaca ifade etmek gerekirse bu süreç içerisinde başta toplumsal cinsiyet eşitliği meselesiyle ilgili bir kadın şehri olan, adını Amastris’ten alan Amasra da güzel işler yaptık. Bir taraftan belediyemizde Eşitlik Komisyonumuzu kurduk. Aynı zamanda İsveç Uluslararası Yerel Demokrasi Merkezi'yle birlikte yürüttüğümüz bir ileri düzey insan hakları temelli proje döngüsü eğitimine katıldık. Yine 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nü tüm çalışma arkadaşlarımız için, kadın çalışma arkadaşlarımız için tatil günü ilan edip izinli sayma kararı aldık. Kadın Dostu Kentler Taahhütnamesini imzaladık. Yine Amasra'da olmamasından mutluluk duyduğumuz kadına yönelik ya da ev içi şiddete yönelik bir acil yardım hattını oluşturduk. Önümüzdeki dönemde de aslında Türkiye'ye de, dünyaya da örnek olacak toplumsal cinsiyet eşitliği temelli çalışmalarımıza devam etmek istiyoruz.

 

 

“Amasra’yı geleceğe taşımak istiyoruz”

 

 

Yine önemli bir küresel hedef olan temiz su ve sıhhi koşullar üzerinden baktığımızda tüm okullarımızda çocuklarımızın ücretsiz su olanağını, suyu içebileceği suya ulaşabileceği sebilleri inşa ediyoruz. Yakında okullarımıza dağıtımını gerçekleştireceğiz.

 

 

Yine küresel bir problem olan su meselesine dair yakınımızda bulunan ve kontrolümüzde olan tüm su kaynaklarıyla ilgili verimli çalışmalar yaptık. Yine önümüzdeki dönemde de Bartın Belediyemizle birlikte kullandığımız DSİ projesiyle hayata geçecek olan Amasra’ya ulaşımı 35 kilometre süren hattın yenilemesini gerçekleştirerek bu hakkında tüm hemşerilerimiz için daha iyi koşullarda teminini sağlayacağız.

 

 

Biliyorsunuz önemli başlıklarımızdan birisi erişilebilir ve temiz enerji. Biz, Bartın Amasra olarak yıllarca termik santrale karşı mücadele etmiş bir kentiz. Bu nedenle hem kentimizin havasını temiz tutmak adına Belediye Meclisimizin oy birliğiyle aldığı karar sayesinde doğal gaza 2023 yılında en azından genişleme şebekesine dahil olarak çalışmaları başlatma olanağına kavuştuk. 2024 yılında da en büyük üç mahallemizde yani tarihi bölge dışındaki Kaleşah, Kum Mahallesi ve Fatih Mahallesi'nde doğal gaz erişimini sağlayıp Çeşm-i Cihan’a yakışır, termikle mücadele etmiş bir kentin insanlarına yakışır, daha temiz hava koşullarıyla Amasra'yı geleceğe taşımak istiyoruz.

 

 

Güneş enerjisi ve rüzgar enerjisi için proje!

 

 

Yine enerji önemli bir ihtiyaç. Hepimizi iyi biliyoruz ama termik ya da çevreye zararlı teknolojilerle ya da geçmiş yatırım biçimleriyle değil yenilenebilir enerjiyle kentimizin de ihtiyacını görmek istiyoruz. Aynı zamanda kentimizde önemli bir maliyetten kurtarmak istiyoruz. Biliyorsunuz biraz önce bahsettiğim Ulus Bahçecik'ten gelen hat pompalar aracılığıyla basmak ciddi bir elektrik sarfiyatına ve maliyete neden oluyor. Güneş enerji santraliyle hem bu ihtiyacımızı göreceğiz hem de Amasra Belediyesi'nin ihtiyaçlarını göreceğiz. Bunu bir enerji kooperatif modeliyle kent genelinde de yaygınlaştırmak istiyoruz. Yine rüzgar enerjisi santrali projelerini de 2024’ün ikinci yarısında projelendirme hedefindeyiz.

 

 

“Bizim için gurur verici”

 

 

Amasra için insana yakışır iş ve ekonomik büyüme önemli hedeflerimizden birisiydi. Bu konuda hepinizin de şahitlik ettiği, bizim de gurur duyduğumuz kurvaziyer turizm önemli başlıklardan bir tanesiydi. Göreve geldiğimde belediyenin maddi olanaksızlıkları Özel İdareyle hayata geçirilip gelir paylaşımlı işletilmek istenen modeli biz geldiğimizde Özel İdare’yle de görüşerek iptal edip, protokolü Belediye öz kaynaklarıyla limanımızın üst yapısını tamamladık. Amasra şu anda Karadeniz'de hem memnuniyet anlamında hem de yolcu ağırlama kapasitesi bir numara, Türkiye'de de 9’uncu sırada. Bildiğiniz üzere büyük şehirler bir ilçe belediyesi olarak işletmesini yürüttüğümüz limanın büyükşehirlerin de önünde şu an çalışıyor olması Türkiye’de 9’uncu olması bir gurur kaynağı. Aslında bu başlıkta bir de esnafımıza teşekkür etmemiz gerekiyor. Amasra ilçesi 1940’larda başlayan turizm hareketliliğiyle ciddi bir sosyal sermaye sahibi. Şu anda Astoria Grande aracılığıyla gelen turistlerin memnuniyetinde birinci sıraya oturmamızdaki en önemli etkenlerden birisi bu. Esnafımıza da buradan teşekkür ediyoruz.

 

 

Yine önemli başlıklardan biri şuydu, Amasra Belediyesi yaz kış nüfus farkı en önemli etken olmak kaydıyla yine enerji tüketimi personel gibi nedenlerle belediye çalışanlarına kimine 17 aya varan borçları olan ortalama 14 ay borçlu bir belediyeydi. Şu anda bu en yüksek alacaklı arkadaşlarımızın geriden gelen 10 maaşını ödediğimiz gibi kendi dönemimizde de tamamını ödeme olan kavuştuk. Aslında toplumcu, halkçı, emekten yana bir belediyenin güzel bir örneğini vermiş olduk. En öncelikli ve değerli olan çalışma arkadaşlarımızın da memnuniyetiydi bunu gerçekleştirmiş olmak da bizim için gurur verici ve keyifli bir başlıktı.

 

 

“Ellinin üzerinde kadın arkadaşımızı istihdam ettik”

 

 

Daha önce de toplantılarımızda defaten ifade ettim. Dışarıdan gelen için çok bir şey ifade etmeyebilir ama bizim bir Sefa Parkımız var. Güneşin en güzel battığı küçük liman manzaralı bir park ve Amasra halkının biz göreve gelmeden adaylık sürecinde en çok istediği yerdi. Biz, burayı tekrar belediye çalıştırmaya başladık müstecirden devralıp ve kadın istihdamını önceleyerek bu süreç içerisinde Amasra halkının misafirlerin keyifle hizmet aldığı ve uygun fiyatta hizmet aldığı bir alana dönüştürdük. İnsana yakışır iş ve ekonomik büyüme modeli için önemli gördüğümüz yerlerden bir tanesiydi.

 

 

“Amasra’da sadece 105 kişi istihdam edilecek”

 

 

Şu anda kentimizde özel bir gündem var. Sizler de tahmin ediyorum duydunuz. Türkiye Taş Kömürü kurumuna bağlı Amasra Taşkömürü İşletmeleri Müessesi de Amasra ilçemizin geçmişten bu yana en ekonomik sektörlerinden kaynaklarından bir tanesi kömürdü. Bu kömürün çıkarılmasını da her zaman önemsedik. Milli servetin yeryüzüne çıkmasını önemsedik. En son seçim süreci öncesinde Cumhurbaşkanı’nın müjdesiyle 2 bin kişinin alınacağını bizler de öğrendik ve bu 2 bin kişiden 400 tanesi de Bartınlı hemşerimiz olacak müjdesini aldık. Ancak bugünlerde duyduğumuz bilgi şu. Amasra’da sadece 105 kişi istihdam edilecek. Amasra Türkiye Taş Kömürü Kurumu, kömür rezervinin en yüksek olduğu müessese. Her ne kadar büyük bir bölümü uzunca yıllardır verilmiş ve bir kaçak kömür çıkarılmamış olsa da bu yeraltı zenginliğimiz Amasra’nın derin kotlarında hala yatıyor, yeryüzüne çıkmayı bekliyor. Biz şunu önemsiyoruz. Bu kurumun mutlaka hayatta kalması lazım. Hatta atıl olan üretime başlamayan alanlarının da devlet eliyle bir an önce yeryüzüne kömür çıkarılacak şekilde organize edilmesi lazım. Zonguldak'a 2 bin değil, 20 bin işçi alınsın, biz mutlu oluruz. Ama Amasra için ayrılmış olan 400 çalışan aileleriyle birlikte düşündüğünüzde binin üzerinde insanın Zonguldak'a taşınması Bartın ekonomisinden koparılıp Zonguldak ekonomisine hareketlilik getirmesini doğru bulmuyoruz. Eğer 400 kişi Amasra’nın payıysa, bence ortak talebimiz şu olmalı, 399’u kabul etmeyeceğiz.

 

 

“Tüm ilgilileri ve yetkilileri göreve davet ediyoruz”

 

 

Amasra en yüksek rezerve sahip yerse daha fazla sayıda insan olmalı. Bu da insanı iş ve ekonomik büyüme için bu kent adına önemli başlıklardan biri. Bu konudaki tüm ilgilileri göreve davet ediyoruz. Biz biraz önce övündük. Kurvaziyer turizm sayesinde bu kentin ekmeğini büyüttük. Esnafının ekmeğini büyüttük. Kentteki genel ekonomiye can suyu sağlamış olduk. Ama sadece bu adım gün gün belki bir insanın Bartın ekonomisinden koparılması anlamına geliyor. Bu konudaki tüm ilgilileri ve yetkilileri göreve davet ediyoruz. Bu konuda Amasra'da çalışmak, Bartın'da çalışmak, ailesinin yanında olmak Amasra'da, Bartın'da kira vermek esnaftan alışveriş yapmak isteyen insanların da yanında olduğumuzu ifade etmek istiyorum.

 

 

“Bu kentin tüm değerlerini koruma gayreti içerisinde olacağız”

 

 

Son günlerin önemli günlerinden bir tanesi de aslında küresel hedeflerin sürdürülebilir, dirençli şehir başlığı. Ne demek istiyorum? Bartın olarak da yakından yaşadık bunu. Kısa süre içerisinde sellerle, fırtınalarla yüz yüze geldik. Dolayısıyla kentlerimizin buna göre biçimlenmesi oldukça önemli başlıklardan bir tanesi. Bizim kentimizin sürdürülebilirliği açısından en önemsediğimiz başlıklardan biri de doğal güzellikleriyle, tarihi kimliğiyle önemli bir değer olan Çeşm-i Cihan'ın korunmasıydı. Koruma amaçlı imar planını önümüzdeki dönem yani henüz önümüzde 3 aya yakın zaman olsa da 2019-2024 yılları arasında gerçekleştirmiş olduk. Bundan sonra da bu kentin tüm değerlerini koruma gayreti içerisinde olacağız.

 

 

“Önemli çalışmalarımız var”

 

 

Yine bildiğiniz üzere Amasra'da Bedesten bölgesinde yapılan bir kazıdaki belediyemizin finans teknik ekibinin desteklediği müze protokolüyle yapılan bir kazıdır. Bir su perisi, Afrodit heykeli yeryüzüne çıktı. Daha çıkacak eserler var. Bunu da bizim UNESCO sürecimizi besleyen bir süreç olarak görüyoruz. Yine Kültür Bakanlığımızla, kale bitki temizliği ve dolgu çalışmalarıyla kültürel değerlerimizin en önde gelenlerinden biri olan Amasya Kalesi’ne geleceğe taşınmasını önemsiyoruz. Bahsettiğim çabalarla Amasra bir UNESCO dünya mirası kenti olma yolunda da hızla ilerliyor. Bir başka önemli başlık da bu. Afetlere karşı dirençli olmanın bir yolu da arama kurtarma ekipleri, konteyner kentin direncini arttırmak bu konuda da ilerleyen süreçlerde sizlerle de paylaşacağımız önemli çalışmalarımız var.

 

 

“Hedeflerimizle yürümeye devam edeceğiz”

 

 

Bir başka başlığımızda aslında ekoloji. Tekrar herhalde ifade etmeme gerek yok. Yıllarca bu kentte Türkiye’nin birçok yerinde bizden sonra başlayan süreçlerle termik santrallerin kurulup faaliyete geçtiğini gördük ancak Bartın Platformu çatısı altında 120’yi aşkın kitle örgütüyle verilen bir mücadele tarihiyle bu kenti geleceğe taşıyacak. Aslında ben şu lafı çok severim. Yani bu kentler bize bu dünya miras kalmadı. Çocuklarımızın emanetidir. Çocuklarımıza karşı sorumluluğumuzu yerine getirdik. Yine bu konuda biraz önce de altını çizdiğim doğalgazından yenilenebilir enerjisine hedeflerimizle yürümeye devam edeceğiz. Zaman zaman sizlerin de katılımıyla yaptığımız etkinliklerle Avrupa Hareketlilik Haftası bisiklet festivali gibi alternatif yaşamın öncüsü. Karbon ayak izini azaltan ve bizim aslında şu bağı kurmamız lazım. Yaşadığımız felaketlerin temel nedenlerinden biri bu. Küresel iklim değişikliğinin temel nedenlerinden biri. Bu karbon ayak ışığı dediğimiz mesele. Belki coğrafya olarak belki nüfus olarak küçük bir kentiz ama dünyaya karşı orada Amasra sorumluluğuyla Amasra'dan yapabildiğimiz işlerle sorumlulukla hareket etmeye devam edeceğiz.

 

 

“Bu çabada bizim de bir katkımız olduysa ne mutlu”

 

 

Belki sona bıraktığım en çok önemsediğim başlıklardan bir tanesi. Ortaklıklar ve iş birlikleri. Şunun altını bir kez daha Bilmek istiyorum. Farkındaysanız biz yaptığımız belediye adına birçok paylaşımda bu dili kullanıyoruz. Biz dili. O bizim için de devlet de var. O bizim için de hükümet de var. O bizim için de kardeş belediyeler de var. Sizler de varsınız. Siyasetler de var, demokratik örgütleri de var bu bir duygusuyla çok güzel işler başardık. Bakanlıklardan da destek aldık. Büyükşehir belediyelerinden destek aldık. Kardeş belediyelerden destek aldık. Yüzlerce milyonu aşan ayni desteklerden bahsediyorum. Bu çabada da bizim de bir katkımız olduysa ne mutlu. Gece gündüz demeden koşturduk bu kente ayni, nakdi, kültürel, sanatsal bir katkı sağlayabilmek adına. Bunu da ilerleyen süreçlerde paylaşırım. Yani çalışan gazeteciler gününde sizi uzun çalıştırmamak adına özetlemeye gayret ediyorum. Aslında yaptığımız çokça güzel iş var. Dayanışma örnekleri var.

 

 

Birçok nitelikli iş birliğini de hayata geçirmiş olduk”

 

 

Son olarak da şunu ifade etmek istiyorum. Yaptığımız önemli bir faaliyette. Çocuklarımızın dünyada neler oluyor? Kültür, sanat, hayat nasıl dönüyor? Buna dair Amasra ölçeğinde deneyim paylaşabileceği etkinliklerdi. Biraz önce bahsettiğim bisiklet festivalinden Avrupa Hareketlilik Haftası'na iki defa hayata geçirdiğimiz önümüzdeki yıl üçüncüsünü yapmayı hedeflediğimiz uluslararası festivalimizle şehir festivalimizde yine kentimizin geçmiş nostaljik değerlerinden Çeşm-i Cihan Barış Günü kapsamında kalenin teslim alınış törenleriyle, arkeolojik kazılara desteğimizle, birçok nitelikli iş birliğini de hayata geçirmiş olduk. Aslında şunu söylemek istiyorum kısaca. Amasra modeli koyduk biz bunun Amasra modeli bir demek güzel işler birlikte yapılır. Ben birinci dönemi tamamlarken, ikinci döneme de aday oldum. Başta bu konuda beni tekrar Amasra halkının önüne koyan, sosyal demokrat belediyeciliği temsil ettiğimize inanan partime teşekkür ediyorum bu modelinde Türkiye'ye örnek olmasını diliyorum. Umarım bu değerlerle Çeşm-i Cihan'ı geleceğe taşıyacak enerjiyle yine yeni yeniden devam edeceğiz.”

 

ETİKETLER : Recai Çakır 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü
Diğer GÜNCEL haberleri
Köşe Yazarları
 ‹ 
 ›