Cemal Akın, yeniden aday olacak mı?

Herkesin merak ettiği o soruyu kendisi yanıtladı

Nilay Meryem ÇÖMLEK

Bartın’a 14 yıl Belediye Başkanlığı yaptıktan sonra 14 Mayıs’ta gerçekleştirilen Genel Seçimleri için  görevinden istifa eden Cemal Akın, seçimin üzerinden geçen 5 ayın ardından ilk kez EYBEY Medya’ya konuştu.

Siyasette 50 yıllık tecrübesi bulunan “kurt siyasetçi” Akın, herkesin de merak ettiği sorulara ve kulislerde en çok konuşulan konulara da yanıt verirken gündem yaratacak açıklamalarda ve değerlendirmelerde bulundu.

Gazetemizin de bünyesinde bulunduğu EYBEY Medya ve Yayımcılık’ın sahibi Mustafa Ahmet Oktay ile sorularımızı yanıtlayan Akın, seçim sonrasında vaktini nasıl geçirdiğini şöyle anlattı:

“Kemerköprü Mahallesi’nde benim kendi işyerim vardı biliyorsunuz, ben yine o işyerimdeyim. Bizi ziyarete gelen dostlarımızla sohbet ediyoruz, vaktimizi böyle geçiriyoruz ama bunun yanında da ben teşkilatın adamıyım, Milliyetçi Hareket Partisi’nde 1973’lü yıllarda Ülkü Ocakları’ndan başlayan 11 yıl Milliyetçi Hareket Partisi İl Başkanlığı, 7 yıl MHP Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyeliği, 14 yıl da Belediye Başkanlığım var. Bu nedenle teşkilatlarla beraber çalışmaya, onlarla ziyaretlerde bulunmaya devam ediyoruz. Bu süreçte teşkilatlarımızın kongrelerini gerçekleştirdik, zaman zaman Ankara’ya gidip geliyoruz. Ayrıca kendi işlerimiz de var boşta durmuyoruz.”

“Adaylıkla ilgili tek bir kelime bile konuşmadım”

Önümüzdeki yerel seçim için herkesin merak ettiği o adaylık sorusunun cevabını da kendisi verirken şunları söyledi:

“Siyasette ‘ben adayım’ denmez, siyasette aday yapılır. Aday yapmanın da yolu; Genel Merkezlerdir, teşkilatlardır, en önemlisi de halktır. ‘Ben adayım’ demiyorum öyle bir ifade de ağzımdan hiç çıkmamıştır bugüne kadar bu 5 aylık zaman içerisinde. Çünkü milletvekilliği seçiminden çıktık ve Allah halkımızdan razı olsun 3 dönem üst üste Belediye Başkanlığını kazanan tek şahısım ben. 14 yıl gibi gerçekten uzun bir süre Bartın’a Belediye Başkanlığı yaptım. Bu 14 yıllık zamanda halkımız için hizmetlerimizi yapmak devam ettik. Nihayetinde siyaset kurumları, hizmet kurumlarıdır, hele ki Belediye Başkanlığı tamamen hizmet kurumudur. Burada da görevimizi yerine getirmeye çalıştık ve ben görevimizi yerine getirdiğimize inanıyorum. Çünkü biz 14 yılda ilkleri yaptık Bartın’da ve bunları saymaya kalksak 2 gün anlatmamız gerekir bunları herhalde. Bütün o çalışmaları biz tek başımıza yapmadık, halkımızla, Meclisi’mizle, bize destek verenlerle beraber yaptık. Bu işler yine devam ediyor. Belediye Başkanımız, Belediye Meclisimiz ve Belediye çalışanlarımız bu işleri devam ettiriyor.

Ben hiçbir şekilde, hiçbir yerde Belediye Başkanlığı adaylığıyla ilgili tek bir kelime bile konuşmadım. Yeni bir seçimden çıktık, biz bu seçimlere girerken de teşkilatlarla, Genel Merkez’imizle istişare ederek girdik. Bartın’da teşkilatlarımızla beraber çalıştık ve oylarımızı 11 bin arttırdık, ama karşımızdaki ittifaktan dolayı seçimi kaybettik. Bu nasip meselesi, milletvekili olan arkadaşlarımızı Allah başarılar versin ve Bartın’a hizmet getirsinler. Ben öyle bakıyorum bu işe ve bize de şuan dinlenmek, dinlenirken yine vatandaşlarımızla sohbet etmek, bize sorulursa sorulan sorulara cevap vermek, iyiye yönlendirmek gibi işler düştü.”

“Hiçbir zaman görevden kaçmadım”

Teşkilatlar ve Genel Merkez ile halkın adaylığını istemesi durumunda görevden kaçınmayacağını söyleyen Akın, “Bunu zaman gösterir ama benim böyle bir isteği yok şuan itibariyle. Bu işin en yetkili yeri Sayın Genel Başkanımız Devlet Bahçeli beydir. Gelecekle ilgili bir şey söyleyemem. Ben 2007 yılında bin 100 oyla seçimi kaybetmiştim, sonrasında ben Genel Merkezde Yönetim Kurulu Üyesi’ydim ‘asla Belediye Başkanlığı’na aday olmam’ dediğim yerde Genel Merkez ve halk ‘aday olacaksın’ dedi ve seçildik. Ben şimdi bugünden bir şey söylersem abesti iştigal etmiş olurum. Ama ben hiçbir zaman görevden kaçmadım. Görev demek illa Belediye Başkanlığı görevi demek değil Ankara’da bir görev verilir, ‘danışman ol’ denilir, ‘otur burada’ denilir ya da ‘bizim Belediye Başkanı adayımız Bartın’da falanca isim sen çalışacaksın’ denilir ben teşkilatın emrinde çalışırım. Ben enaniyet duygusunda olan bir insan değilim, hırsım yok. Belediyecilik kolay iş değildir, Allah şuan ki Belediye Başkanımıza, çalışan kardeşlerimize kolaylıklar versin” dedi.

“Kim itiraz edecek?”

“Bartın’da yeni dönemde ittifak olur mu?” sorusu üzerine de Akın, “Genel Merkez milletvekilliği seçiminde eğer ‘Milliyetçi Hareket Partisi ve AK Parti seçime beraber girecek’ deseydi kim itiraz edecekti? Bizim teşkilatlar uyumlu teşkilatlardır. Genel Merkez, ‘Türkiye çapında bir ittifak yapacağız’ dediğinde ‘hayır biz Bartın’da ittifak yapmayız mı denilecek? Böyle bir şey olmaz. Diğer teşkilatlar da öyledirler. Çünkü Türkiye’nin geleceği olan şeylerle bu tartışma yapılıyor, Türkiye’nin geleceği nasıl şekillenir, Türkiye nasıl süper devlet noktasında olur anlamında yapılan işlerdir. Biz Cumhur İttiffakı’yla beraber ülkemizde güzel şeyler yapıldığını gördük. Bizim çoluk çocuğumuzun geleceği, milletimizin geleceği, Türk devletinin geleceği bu Cumhur İttifakıyla beraber daha da büyüyecektir diye düşünüyorum. Ben şunu hep söylerim; ‘bir olmak, iri olmak, diri olmak’ derim. Burada da bizim bunu sağlamamız lazım” ifadelerini kullandı.

“Genel Kurul’dan sonra ne olur bilemeyiz”

Genel Merkez ziyaretleri çok merak edilen Akın, Ankara’daki temaslarına ilişkin de açıklamalarda bulunarak şöyle konuştu:

“Milliyetçi Hareket Partisi, teşkilatlarıyla beraber müthiş çalıştı. Gidilmedik yer bırakmadık, çalışmalarımızı oyumuzu 30 binin üzerine çıkarmak için yaptık ve bunu da başardık. Aslında gerçekten Bartın’da oy anlamında kazanan Milliyetçi Hareket Partisi, milletvekilliğini kaybeden de Milliyetçi Hareket Partisi oldu. Dediğim gibi bunlar nasip işi, bu nedenle de hiç kimseye kızgınlığım, kırgınlığım yok. Türkiye çapında bakarsak Milliyetçi Hareket Partisi’nin en yüksek oy aldığı 5’inci il Bartın ve yaklaşık 32 bin oy aldık.

Genel Merkez görevi, anlamında bunun kararını ben veremem, bu kararı Sayın Genel Başkanımız Devlet Bahçeli bey verir. Genel Başkanımızla samimi duygularımız var ve teşkilatçılık anlamında da ona bağlıyız, emrine amadeyiz. 1991 yılından bu yana kendisiyle hep istişare halindeyiz. Ankara’ya gittiğimizde muhakkak kendisini ziyaret ediyor ve yanına uğruyoruz. Genel Merkez seçimlerini Sayın Genel Başkanımız 17 Mart olarak belirledi ve ondan sonra ne olur onu bilemeyiz.”

“Güzel şeyler yapıyor”

“Mevcut Belediye Başkanı’nın çalışmalarının nasıl buluyorsunuz?” sorusu üzerine de Akın, “Sayın Fırıncıoğlu, bizim MHP’nin 14 yıldır Belediye Meclis üyesi olan ve benim başkan olduğum dönemde de Başkanvekili olan, bir yere gittiğimizde de Başkanlığı ona bıraktığımız, emanet ettiğimiz dostumuz kardeşimiz. Kendisinin Belediye Başkanı olması, MHP teşkilatının gayreti ile olmuştur. Bu kendiliğinden olan bir şey değil. Bütün Meclis ‘hadi gel sen Belediye Başkanı ol’ demiş değildir. Ama bizin MHP’nin Belediye Başkanıdır. Benim Belediye Başkanı olduğum dönemlerde Başkan Vekilimdir. Elbette güzel şeyler yapıyor, yapacak. Bizim daha önce planladığımız hizmetler yerine gelmiştir. Ama daha büyük şeyler yapsın dersek zaten şimdi seçim sürecine girildi. Ne yapsın yani? Bunda haksızlık edilmiş olunur. Şunu da yapsın, bunu da yapsın dersek haksızlık etmiş oluruz. Ama biliyorsunuz neredeyse her 5 senede bir yollar bozulur, orada asfalt yapılır, parke taş yapılır o Belediye Başkanı’nın, Belediye Meclisi’nin ve yönetimin kararıdır” ifadelerini kullandı.

“Kolay değil”

Daha önce parke olan yolların sıcak asfaltla yeniden yapılması işinin kimi çevrelerce “Fırıncıoğlu, Cemal Akın’ın yaptıklarını bozuyor” şeklindeki söylemlerle gündem yaratılmaya çalışılmasına da Akın, şöyle yanıt verdi:

“Kemerköprü’den Yukarı Çarşıya doğru olan yollardan bahsedecek olursanız biz, 2011 yılında bir kere komple söktük yeniden yaptık orayı. Sonra tekrar o yol bastı. Çünkü altına çok fazla girmek lazım, iyi değil altı. Sonra tekrar bozulmaya başladı, Sayın başkan tekrar yaptı. Mesela Hendekyanı’ndaki enerji hatlarının yolun altına alınması… Bu 3 seneden beri projemiz olan ve bu yıl yapılması planlanan bir projeydi. Çünkü parası gelmişti ve elektrik kurumuyla da görüşülmüştü, müdürlerle toplantılar da yapılmıştı. Bu da iyi bir şey, yapılması lazım olan bir şeydi. Devletin hizmet yapılmasına ilişkin bir bütçesi gelmiş, bu bütçeden faydalanmak lazım. Ama belediyenin de bir gücü var. Kolay değil.

“Bunlar bir süreç”

Ama şu var ki altyapılarda sıkıntı yok. Bartın’ın altyapı sorunu yok. Münferiden olursa farklı. Biz bunların hepsini 2009 yılından sonra yaptık. 2009 yılından önce yapılanlar da var elbette. Bu bir süreçtir belediye için. Gelen Belediye Başkanı bu süreci devam ettirir. Ama kesin söylüyorum altyapı meselemiz yok. Ufak bir yağmur yağdığında komple sele gidiyordu orası. Oraya binlik borularla girdik. Altyapı meselesi olmadığında üst yapıyı yapmak kolaydır. Bunlar bir süreç, Sayın Belediye Başkanı da bu süreci devam ettiriyor. Allah razı olsun.

Bartın deniz seviyesinde bir şehir. Bazı noktaları onun da aşağısında. Siz eğer yol hiç bozulmasın derseniz bizim Davut Fırıncıoğlu Caddesinde yaptığımız yolu biliyorsunuz. 3 metre aşağıya girdik. Giriyorsunuz mehle çıkıyor, giriyoruz çamur çıkıyor. Yeşil çamur olur mu? Yeşil çamur çıkıyor. Millet bize ‘Tünel mi yapıyorsunuz?’ diye sordu. Allah felaket vermezse ömür boyu orası bozulmaz. Ama diğer yollara o kadar aşağıya inemiyorsunuz. En fazla yarım metre hadi bilemedin 1 metre girebiliyorsunuz. Fazla girdiğinizde yapamazsınız. İşe o noktadan bakmak lazım. 5 senede bir, 7 senede bir bozuldu diye ondan bahsediyorum. Sadece taksiler geçse sorun değil ama 20-30 tonluk araçlar da geçiyor. Oraya bir bina yapılıyor, beton mikserleri geliyor ağır tonajlı. Oraların batmaması mümkün değil. Ya onu tamirlerle söküp yeniden yapacaksınız ya da şimdiki sistem gibi sıcak asfalt yapacaksınız.”

“Telefonum hala çalıyor”

Belediye Başkanlığı döneminde olduğu gibi yine telefonlarının 24 saat açık olduğunu ifade eden Akın, röportajın son bölümünde şu mesajları verdi:

“Telefonum hala 24 saat açık. Çok şükür hala her saat çalıyor. Ankara’da sıkıntısı var, burada yurt meselesi oluyor, bu aralar ev meselesi ve yurt meselesi var. Vatandaşlarımız sürekli arıyor yardım istiyor. Hastası olan arıyor, bizim devreye girmemiz gerekiyor.

Ben ticaretten geliyorum, ticaretin usulüdür ziyaret. Aslında siyasetin de usulüdür ziyaret. Ben evvelden de hep vatandaşları ve esnafı ziyaret ederdim. Şimdi de ediyorum. Onlar da beni ziyaret ediyorlar.

“Bize bir şey düşerse bunu da yapmaya çalışırız”

Bartın gerçekten çok güzel bir şehir. Yeşiliyle, mavisiyle, tarihiyle müthiş bir şehir. Bu şehri elimizde sımsıkı tutmak lazım.  Çevre gitti mi bir daha geri gelmiyor, şehir gitti mi bir daha geri gelmiyor. O noktada da bütün halkımızın kentine sımsıkı sarılması lazım diye düşünüyorum. Bize bir şey düşerse biz de halkımızın emrindeyiz, vatandaşlarımızın emrindeyiz, siyasetçilerin emrindeyiz. Birçok tecrübem var. Benim siyasi geçmişim tam 50 yıl. Bu tecrübemden faydalanmak isterlerse, Allah’ın izniyle inşallah bize bir şey düşerse bunu da yapmaya çalışırız.”