“Büyük Türkiye’nin Büyük Bartın’ı”

Kübra Nur AK

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Bartın Milletvekili Adayı Cemal Akın, EYBEY Medya’da yayınlanan Ahmet Oktay’la Enine Boyuna programının canlı yayın konuğu oldu.

Bartın Pusula Gazetesi ve Bartın Halk Gazetesi’nin de çatısı altında bulduğu EYBEY Medya ve Yayımcılık sahibi Gazeteci Mustafa Ahmet Oktay ile yayın sırasında sosyal medyadan iletilen soruları yanıtlayan Akın, hayalindeki Büyük Bartın anlatırken merak edilen konulara da açıklık getirdi.

Yaklaşık bir saat süren programda Akın’a yöneltilen sorular ve cevapları şöyle oldu:

“Bartın’da kanalizasyonlar ırmağa gitmiyor”

-14 yıl önceki Belediye ile şimdiki Belediye ne durumda?

Bütün Belediye Başkanları asla bir ilin kötülüğünü istemez, Belediyenin kötülüğünü istemez. Hizmet yapmak ister. Yapabildiği hizmeti de yapar. Bizde 2009 yılında 29 Martta göreve geldiğimizde  yine önce bütçeye bakıyorsunuz. Bütçe sıkıntılı bir bütçeydi o günkü şartlarda. Borçları olan bir belediye. Piyasaya borçları olan, çalışana borçları olan bir belediyeydi. Fazla bir şey yapmadık ama 9 ay sonra bütçeyi düzelttikten sonra çalışmaya başladık. Bizim asıl burada yapmak istediğimiz şey, 3 ana mesele vardı. Bu 3 ana meseleden bir tanesi, kanalizasyon arıtmaydı. Bunu bir Avrupa birliği projesi yaparak 150 milyon TL bugünün parasıyla yüzde 85 Avrupa Birliği hibesi, yüzde 60 Çevre Bakanlığı hibesi, diğeri Bartın Belediyesi olmak üzere 7 yılımızı aldı ve artık Bartın’da kanalizasyonlar ırmağa gitmiyor. Her gün 12 bin tonla 14 bin ton arası  bu güzel ırmağa giderdi.

“Yol katkı parası hiç almadık”

Hava kirliliği çok kötüydü. Bu aylarda sokağa çıkmak mümkün değil hava kirliliğinden. Beyaz gömlekle giden siyah geliyordu. Çok evlere giden Belediye Başkanıydım ben. Hanımefendiler derlerdi ki ‘Başkanım biz beylere beyaz gömlek giydiriyoruz eve siyah geliyorlar. Siyah gömleği atıyoruz çamaşır makinasına sarı çıkıyor’ derlerdi. Çok şükür olsun Bartın’da 400 kilometre kadar  bir yol yaptık8 metre genişliğinde İstanbul’a varıyor. 600 kilometre kaldırım yaptık. Ankara’ya gidip geliyorsunuz. Doğalgazdan dolayı yaptık tabi biz bunları. Yol katkı parası hiç almadık.

“Bunlar benim için çok önemliydi”

Önemli bir meselede su meselesiydi. Yaz günü kesilir kış günü çamurlu gelir, çok şükürler olsun 14 bin ton günde rezervi olan yer altındaki suyumuzu Bartın’a getirdik Çayır Köyü’nden. Artık Bartın’da su meselemizde yok. Bütün arıtmaların hepsi de yenilenmiş durumda şuanda. Asıl meseleler bunlardı ama halkımızın da, ben şöyle derdim ‘Bartın huzur şehridir, huzur şehri olmalı. Bartın huzuru sever kavgayı sevmez. Onun için gidilemeyen yerler vardı. Yalı gibi, Belediye Bahçesi gibi, Halatçıyaması’nın orası gibi, şelalenin olduğu yer gibi. İlk önce buraları düzeltme yoluna gittik. Karanlık nokta bırakmayacağız demiştik. Karanlık nokta derken aydınlatmadan bahsetmedim tabi ben. Bahsettiğim şey gece hava karardıktan sonra halkımızın geçmekte zorlandığı yerlerden bahsetmiştim. Meskun mahallelerinin olduğu yerlerde meskun mahallenin dışındaki gibi her türlü hareketin yapılabilen bir noktadaydı ve bu beni rahatsız ediyordu Bartınlı olarak. Bunları düzelterek halkımızın kullanımına açtık. Bunlar benim için çok önemliydi.

“Çok önem arz ediyor”

Üzerinde çok durduğum başka şey vardı ki İtfaiye çıkış yapamıyordu. Bir dakikalık gecikme demek bir insanın hayatına mal olması demektir. O evin yanması o arabanın yanması demektir. Kimin başına ne zaman geleceği belli olmaz.

Bizim özel çocuklarımız için açmış olduğumuz bir Engelsiz Sanat Evi var biliyorsunuz. O benim için çok çok önem arz ediyor. Orada 60 çocuğumuz var. Orada hoclarımız var. Orada bu hizmetleri layıkıyla yapmaya çalışıyoruz.

Bir de paylaşım merkezimiz var. Sosyal Hizmet Merkezimiz. Eski İtfaiyenin olduğu alanda orada da binlerce gıda dağıtıyoruz. Evlere hasta yatakları, elbiseler. Evde kendi kendine bakamayanlar varsa gidiyoruz evlerin temizliği, arzu ederlerse şahsi bakımları, arzu ederse sıcak yemek veriyoruz. Buradaki tekerlekli sandalyeler, varsa elimizde akülü sandalyeler, bunları verdik. Onun içinde burayı yaptık. Biz Sosyal Belediyecilik anlayışına soktun Bartın Belediyesini. Bu benim için önem arz ediyordu.

“Bugüne kadar 1 milyon 500 bin kilometre yol yapmışız”

Türkiye’nin her yerinde ücretsiz cenazelerimizi gönderiyoruz veya alıyoruz. Bugüne kadar 1 milyon 500 bin kilometre yol yapmışız.  Yine Gasilhane açtık. Gasilhane de 4 tane 5 tane hocamız var. 2’si bayan 3 tanesi erkek kardeşimiz var orada. Nerdeyse cenazesi alıyoruz, yıkatıyoruz, kefenliyoruz, tahtasını veriyoruz. Nereye gidecekse de gönderiyoruz. İnsanların en zor zamanı en yakınını kaybettiği zamandır. Hepimiz yaşadık bunları. Onların biz eli ayağı olmalıyız bu anlamda. Onlara acıyı en az hissettirmenin yolunu bulmamız lazım. Onlar bu acısı içerisinde bir de bunlarla uğraşmaması lazım noktasında bunu yaptık Allaha şükür. Sosyal belediyecilik anlamında çok önemli bir hizmettir.  

“Bu önemli bir hizmet”

-Personeliniz ile ilişkileriniz nasıldı? Halkla ilişkileriniz nasıldı?

Biz kasamızda artıyla bıraktık. Nakit anlamında 13 milyon artısı var. Yine eski parayla konuşacağım Bartın Belediyesinde bu 14 yıllık zaman içerisinde 2 kat trilyon 200 trilyonluk bir hizmet yapmışız. Yani 2 milyar 200 milyonluk bir hizmet yapmışız çok şükürler olsun. Bunun içinde maaşlar, ikramiyeler yok. Bunları saymıyoruz. Bu önemli bir hizmet. Borçlu bir belediyeden bu hale gelmişiz. 750 tane bizim personelimiz var ortalama. O kardeşlerimizle bizim kardeşlik, abilik bağı oluştu. Çalıştırmanın birkaç yönü vardır. Ya severek çalıştırırsınız ya korkutarak çalıştırırsınız. Biz severek çalıştırma yönünü seçtik kardeşlerimizde. Benden dolayı evlerinde huzursuz olmasın arkadaşlarımız. Kendi iş yerinde yine benim şahsımdan dolayı ayakları geri geri gitmesin gelsinler burada çalışsınlar demiştim. Çok şükür bunu gerçekleştirdik. Bundan sonrada böylece devam eder diye düşünüyorum. Benim 100 bin kişide telefonum vardır. 24 saat beni arayabilirler. Onlar bilirler ki Cemal Akın karşılarına çıkar. İkincisi ‘Kapıyı tıklayın girin hiç önemli değil biz sizin için oradayız’ diyordum. Yine aynı şeyi söylüyorum Allah Vekillik nasip ederse onda da öyle olacak. Çünkü benim yaşantım böyle.

“Orada 14 milyon artıdayız”

-13 milyon bıraktınız. Şuanda hali hazırda Belediyede borç var mı?

İller Bankasında olan var tabi. Bir tane yeni aldık. Mecburiyetten 3-4 sene oldu. Katı atık bertaraf tesisi için. Bütün belediyeler ve özel idare tarafından alınması gerekiyordu kanun gereği. Benim ihtiyacım olduğundan değil. Bartın Belediyesinin herhangi bir tarafında kullanmadık bunu. Katı atık bertaraf tesisi yüzde 50’si kredilerle yüzde 50’side hibe olduğu için bu noktada böyle yapılmasını ifade ettiler. Bize iller bankasından geldiler kendi belediyemize harcadığımız paralardan bahsetmiyorum. Epey de alacağımız var. Orada 14 milyon artıdayız. İkisini hesap edersek 27 milyon.

“Çünkü her şey hazır”

-4 dönem kolay değil. Tarih yazdınız. Yapamadığınız proje kaldı mı?

Mesela benim üzerinde çok durduğum bir şey vardı. Ben uzun vadeli olanları diyordum bu teleferiktir. Özellikle iki tane yaya köprüsü yapmak arzu ediyordum. Bir tanesi Vefa Parkının oradan Sıtmayanı’na giden bir köprü. 3 metre genişliğinde. Orası 80 küsur metre. 111 metre uzunluğunda 3 metre genişliğinde Kaynarca. Proje hazır. Hepsi yapılmış. Parası hazır. DSİ’den izin alınmış ama doğal sit uzadı da uzadı. İşte buradaki Irmak Islah projesi de o yüzden geri kaldı. Bu doğal sit inşallah bu ara oluru geldi veya geliyor. Geldikten sonra bunu göreve gelecek olan arkadaş yapar diye düşünüyorum. Çünkü her şey hazır.

“Doğalı hiç bozmadan yapılmalı”

-Irmak ıslah projesi ile ilgili Belediyeden görüş alındı mı?

Irmak Islah Projesi muhakkak yapılması gereken bir iş. Yapılmasın dersek biz bu işe sel altında kalalım anlamında olur ki bu olmaz. Ama yapılırken biraz daha doğru yapılması gerekiyor diye düşünüyorum ben. Doğalı hiç bozmadan yapılmalı. Son projeyi görmedim. Ama muhakkak yapılması lazım. Her tarafı betonlarla bile çevirseniz orada bizim belediyemizin yağmur suları giriyor. Yağmur sularını ne yapacaksınız? Çünkü orada hemen derenin üzerinde bu. Onu da bir yolun koymadan bu işe başlamayın diye kendilerine ifade ettim. Tabi yaptırım işi direk bizim değil, yetkide bizim değil. Ama biz fikirlerimizi ifade ettik arkadaşlarımıza.

“Halkın gelecekle ilgili sıkıntılarını orta yerden kaldırıyorsunuz”

Belediyede birçok iş yaptık. Kimsenin el atamadığı bir işte başardık. 9 noktada halkımız hisseli parseller almış. Belediyeye geçmeden evvel Aladağ da, Karaköy de bir de Tuna Mahallesinde, Esentepe de, Karaçay da. 2 tane Karaçay, 2 Karaköy, 1 Tuna, 1 tane Esentepe, 3 tanede Aladağ da. Aladağı’nın bir kısmını verdik. Karaçay’ın bir kısmını verdik. Tuna’yı da verdik. Bir bölgesinin Karaköy de onu da verdik. Ama  burada en büyük iş Aladağı’nın tepesi. 500 hak sahibi var. 11 sene evvel başlamışız. 29 parselden 410 tane tapu çıktı. Çözme şansları yok. Ancak bunu bir kurum yapabilirdi. Biz bizim üzerimize elzem olmayanı da yapalım dedik ve yaptık Allah’ın izniyle. Şimdi Aladağı’nın diğer bölgesi ile ilgili çalışma yapıyor arkadaşlarımız. Tabi halkın orada anlaşması lazım birbiriyle. Anlaşırsa mesele yok. Esentepe de her şey bitti. 2 tane vatandaş mahkemelik o mahkeme bittiğinde de oraya da verilecek. Yani böyle bir hizmeti vermek çok çok önem arz ediyor bana göre. Halkın gelecekle ilgili sıkıntılarını orta yerden kaldırıyorsunuz. Bu önemliydi.

“Bunu yapmam gerekiyordu benim bunu gerçekleştirdik”

-Böyle sorunları yaşayacağınızı bilseniz yine imarı yapar mıydınız?

Benim hesabım şudur; küçük olsun benim olsun değil büyük olsun bizim olsun düsturunda birisiyim. Küçük olsun benim olsun ben yüzde 50 ile yine seçilirim ki öyleydi. Boşver kim yaparsa yapsın demek de mümkündü. Ama Bartın’ı büyütebilmenizin yolu, işsizliği halledebilmenizin yolu, trafiği halledebilmenizin yolu, parselasyonun yapılmasının yolu sadece imar yapmaktan geçiyor. 70 milyon metrekare imar yaptık biz. İmar komisyonu ilk önce çok çalıştı. Ve bunu gerçekleştirdik. Bu noktada 18 madde vardır. 18 madde şu, senden 1 alır benden de 1 alır. Ama elinizin yüzde 40’ı gider.  Niye? Kanun gereği sosyal donatıların oluşması lazım. Yollarında oluşması lazım. Biz orada en dar yolu 115 metre genişliğinde yaptık. 25 metre genişliğinde yollar var. 30 metre genişliğinde yollar var. Bulvar yok Bartın’da. İmar yapmazsanız bulvar olur mu? İmar yapmazsanız şehir şehire döner mi? Şehir şehire dönmez. Bu imarla şehir şehire dönüyor. Bunu yapmam gerekiyordu benim bunu gerçekleştirdik. Şimdi burada bir şey daha yaptık. Orta ölçekli sanayi bölgeleri yaptık. Dallıca bölgesinde 505 bin metrekarelik bir alan.  Bunun 170 bin metrekaresi çok şükürler olsun olurları geldi Bakanlıktan. Geçen haftada imara soktuk. Bunu yeni başkanla beraber meclis kararını verecektir. Ve nihayetinde bu da gerçekleşecektir. Nedir Orta ölçekli sanayi bölgesi?  Büyük ölçekli sanayi bölgesi var organize sanayi. Küçük ölçekliler küçük sanayi e orta sanayi yok. Bin metre kapalı alanlar 2 bin metre kare kapalı alanlar. İçerisinde 20-30 tane vatandaşımızın çalıştığı, yan sanayinin yapıldığı bir alanda. Peki, ben bunu neden düşündüm? Düşünmemin sebebi şu, hemen ayağımın dibinde Filyos var benim. Filyos 25 milyon ton yükten boşaltmalı kapasiteli bir liman var. 20 milyon metrekare geri saha var. Bunun 6 milyon metrekaresi endüstri bölgesi. Burada fabrikalar oluşuyor. Ve Türkiye’nin en büyük projesi. Bu projeyi yaparken yan sanayiler neresi olsun dediler ben Bartın olsun dedim. Diğer yerlere gitmesinler dedim. Filyos’ta çalışsınlar Bartın’da ikametgâh etsinler. Filyos’ta kazansınlar Bartın’da harcasınlar. Hala aynı şeyi söylüyorum. Bunu gerçekleştirmek içinde imarı yapmam lazımdı. Trafiği halledeceğiz hallolmuyor. Köprüler aynı köprüler, yollar aynı yollar. 2019’un 7’inci ayın 10’unda imar kanunu değişti benim noktama geldiler. Ne yapayım ben 2 sene evvelden ben önce görmüşüm arkadaşlar.

“Yapabileceğimiz inancı içerisindeyim”

-Sizi adaylığa iten ne oldu? Kamuoyu yoklamaları etkili oldu mu? Bu yol nasıl oluştu?

Her şeyden evvel 2018 yılında da Milliyetçi Hareket Partisi’nde de arayıp buraya gel dediler. Bu dönem beni affedin Bartın’a yapmam gereken bazı şeyler var dedim. Bartın’a dediklerimizi yaptık. Biz teşkilatımızla beraber 185 tane köye gittim. Oralarda istişareler yaptık. Binlerce kişiyle sohbet ettim. Bunları yaptıktan sonra merkez istişareler yaptık. Bizim milletvekili olarak daha çok hizmet yapmamız gerektiğini ifade ettiler. İşsizliği bir nebze bizde önleyebilir miyiz? Orta ölçekli sanayi bölgeleriyle, organize sanayiye biraz daha katkı sağlayabilir miyiz? Uğurlarda B Projesi dediğimiz 600 milyon ton rezervi olan bölgede 250 milyon ton rezervi gözüken bölgede bir kuyu daha vurdurarak orada 2-3 bin kişinin çalışabileceği bir alan meydana getirebilir miyiz? Biz bunları muhakkak yapmamız lazım. Artı sağlığa biraz daha katkı verebilir miyiz? Burada kalp ameliyatı yapılabilecek noktaya getirebilir miyiz? Onkoloji hastalarına nasıl daha faydalı olabiliriz? Noktası bizler için çok çok önemli. Daha çok projeler var. Yapabileceğimiz inancı içerisindeyim.

“Ben 3 şeyi kimseye sormadım bugüne kadar”

Biz ulaşılabilir bir insanız. Yukardan bakar mıyız? Asla bakmayız. İyiysem de halkımız biliyor, kötüysem de biliyor. Biz bu halkın emrindeyiz. Ayrıca Cemal Akın’ın başka bir özelliği daha var. Ben 3 şeyi kimseye sormadım bugüne kadar. Yanıma gelip işim var dediğinde, nerelisin? Adın ne? Görüşün ne? Nereye oy verdin? Hiç sormadım. Ben bu işi Allah rızası için yapıyorum. Ben hiç not tutmam birinin bir işini gördüm diye yazmam.

“Biz halkımıza güveniyoruz”

-Milletvekili seçimini kaybederseniz önümüzdeki dönem tekrar Bartın Belediye Başkanlığına aday olur musunuz?

2009, 2014 ve 2019’da seçileceğim diye girdim. Şimdi halkımıza çok güveniyorum seçileceğim diye buradayım. Biz halkımıza güveniyoruz.

“Türkiye’de hakikaten güzel şeyler oluyor”

-Büyük Bartın’daki bu mesaj nedir? Biraz açar mısınız?

Türkiye büyüyor. Bölgede büyüyor. Türkiye’de hakikaten güzel şeyler oluyor. Allah bir deprem felaketi verdi bir daha vermesin. 13 milyon vatandaşımızı etkileyen belki bin milyon oradaki konutun yapılacağı, iş sahalarının yıkıldığı ama devlet güçtür. Sıkıntılı bir durum kolay değil. Ama devlet bunun altından kalkacak. Ama bir taraftan Türkiye büyüyor. Bakın biz hep terör terör derdik. Bizim için siyasi görüşü ne olursa olsun vatan haini değilse biz herkesle kol kola gireriz. 2016 yılından sonra terör bitti. Münferit olarak var. Gabar Dağının üzerine oturdular Şırnak’ta. Asker çıkamıyor. Temizledik. Ne oldu? Günde 5 bin 500 varil petrol çıkıyor. 10 bin varil petrol var. Isparta’ya giderken uçağı düşürdüler 3 tane bilim adamı yok olsun diye yüzde 50 insanın içinde olduğu uçağı düşürdüler. Tor madeni. Bulduk. Nükleer santral yapıyoruz şuanda. Bor’un değerini de biliyorum yüzde 70’i Türkiye’de. Bin dolara sattığımızı 40 bin dolara satacağız. Bu ne demek. Bu müthiş bir şey. 10 tane kuyu vuruldu. 1 tanesine 1 milyon metreküp doğalgaz çıkıyor. Sisteme girecek. 2026 yıkına kadar 40 milyon metreküp çıkacak günlük. Bütün Türkiye’deki konutların ısıtmasına yetecek kadar. Libya’yla bir anlaşma oluşturduk ve orada Mavi Vatan oluştu. Peki Libya’da kimlerle oluştu? Oranın Başbakanı Osmanlılardan kalma Türk. Bu bölge onlarda kaldı. İsrailler geldiler. Anlaşmaya yapmaya geldiler. Doğalgaz. Çünkü Mavi Vatanın altından geçiyor.

“Büyüyen Bartın’a bizim katkı sağlamamız lazım”

40 bin metrekare alanı Belediyemize gönderdiler imarını yaptık gönderdik. Şimdi hastane yapılıyor okul yapılıyor. Bölgemizdeki vatandaşlarımızın iş bulamadıkları, aş bulamadıkları için il dışına çıkmaları. 100 bin tane sadece İstanbul’da yaşıyor. Yine Çiftlikte 100-150 dönüm bir arazi var. Bunları faaliyete geçirmemiz gerekiyor. Turizmi falanda söylemiyorum. Büyüyor Bartın. Büyüyen Bartın’a bizim katkı sağlamamız lazım. Bartın’ı büyük Türkiye’nin büyük Bartın’ı yapacağız.

“Deprem yönetmeliğine göre yapıldı”

-Sizce Bartın depreme hazır mı?

Bartın tabi küçük bir yer. Konutlar yapıldı ama bu konutların hepsi yeni yapıldı. Deprem yönetmeliğine göre yapıldı. Yapıyla alakalı. En başta jeolojik mühendisinin yapacak olduğu etütle alakalı. Bartın’da 2000 yılından sonra yapılan binalarda çok sıkıntı olduğunu düşünmüyorum. Eğer doğru yapıldıysa tabi. Şimdi parsel parsel yapılıyor. Bartın’ın birçok yerinde 2 katlı binalar yıkıldı. Bartın yenilendi. Bartın’da yüksek katlı binalar yok.

Hala ittifak olacağı ve burada 2-0 olacağı merak ediliyor. Bu konuda neler söyleyeceksiniz?

Ben Genel Başkanımızın yanına gittim. Bana ‘sen çok çalışkansın hakkettin’ dedi. ‘2’inci sırada iyi bir arkadaş yapın seçil de gel ihtiyacım var sana’ dedi. İkincisi ben hiç öyle bir şey sezmedim. Ama ne olur bilemem.

-2’inci sıra olursa olur musunuz?

Ona genel merkezimiz karar verir.

“Ama ittifakla girerse ittifakın almış olduğu oy geçerli sayılır”

-Baraj sorunu var mı MHP’de?

Seçim sisteminde dediler ki her parti kendisi girecek ama ittifakla gireceğiz. Kafam karıştı. İttifaksak neden ayrı giriyoruz ayrı giriyorsak neden ittifakız? O öyle değil dedi başkanım. İttifakla büyük bir il partisi giriyor bunun yüzde 1 oyu var misal söylüyor. Maraş ve Sivas’tan birer vekil çıkarma hakkı vardır. Yüzde 7’yi geçemezse çıkaramaz. Ama ittifakla girerse ittifakın almış olduğu oy geçerli sayılır.

“Bartın’ı hiç unutmamalı”

Cemal Akın için bir milletvekili nasıl olmalı?

Bir kere ulaşılabilir olmalı, iş görür olmalı. Telefona çıkabilir olmalı. Benim telefonum 100 bin kişide vardır. Bartın’ı hiç unutmamalı. Gelmeli gitmeli. Derdi çileyi yerinde görmeli. İlk etapta beşeri münasebet. Beşeri münasebetle siz Bartın’daki bütün sorunları anında alırsınız. Saygı sevgi içerisinde olması gerekiyor. Kucaklayabilmeli.”