Tunç: “Daha 2023’e kadar yapacağımız çok iş var”

AK Parti’nin 21. Kuruluş yıldönümüne özel canlı yayın programlarına konuk olan AK Parti Grup Başkanvekili ve Bartın Milletvekili Av. Yılmaz Tunç, AK Parti’nin 20 yılda her alanda ülkeye büyük değişim ve kazanımlar sağladığına vurgu yaparken “Biz milletimize hizmet etmeye devam edeceğiz, daha 2023’e kadar yapacağımız çok iş var. Milletimizin alım gücünü arttıracak hem yasaları hem alınacak olan kararlar da var. Milletimizi özellikle pandemi sonrası küresel enflasyondan koruyacak tedbirlerimiz var. Dolayısıyla 2023’e hazır olan parti AK Parti. Daha çok genciz. Milletimize çok daha uzun yıllar hizmet edeceğiz. Özellikle 6’lı masa dedik. 6’lı masanın bir araya gelip bir siyaset mimarlığı yapmasını milletimiz ibretle izliyor. AK Partinin kuruluş sürecine baktığımız zaman AK Parti 2001 yılında bir masa etrafında birkaç kişinin bir araya gelip biz bir parti kuralım millete gidelim milletten de oy isteyelim diyen bir parti olmadı” dedi.
Bu haber 2022-08-18 10:46:55 eklenmiş ve 105 kez görüntülenmiştir.

 

Nilay Meryem ÇÖMLEK

 

 

AK Parti, 21. Kuruluş Yıldönümünü ATO Congresium’da düzenlenen programla kutladı.

 

 

AK Parti İl Başkanı Turhan Kalaycı ile teşkilat mensuplarının katıldığı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın önemli mesajlar verdiği programda AK Parti Bartın Grup Başkanvekili ve Bartın Milletvekili Av. Yılmaz Tunç da canlı yayın programlarına katıldı.

 

 

AK Parti’nin 20 yılda her alanda ülkeye büyük değişim ve kazanımlar sağladığına vurgu yaparken şöyle konuştu:

 

 

“AK Parti bundan sonra da durmayacak”

 

 

“Durmak yok yola devam derken bunun yasama süreci de var elbette. AK Parti reform partisi. AK Parti 21 yıl önce kurulurken programında vadettiği hususların çok büyük bölümünü hayata geçiren bir parti. Bunun içerisinde elbette hukuk reformları da var. Özellikle reform sayılabilecek anayasa değişiklikleri oldu bugüne kadar. Bu reformlardan en büyüğü de Cumhurbaşkanlığı geçiş süresiydi ve bunun yanı sıra AK Parti, demokratikleşme ve sivilleşme adına çok büyük reformlar hayata geçirdi. Bundan sonra da durmayacak tabii ki.

 

 

Dezenformasyonla mücadele yasası ilk sırada!

 

 

Meclis geçen yasama yılında çok sayıda yasal düzenlemeyi hayata geçirdi. Milletimizin bizlerden beklediği gerek ekonomik alanda gerek sosyal alanda gerek hukuki alanda ihtiyacı olan ki eğer yasal düzenleme gerektiriyorsa elbette ki Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM)’de bunlar gündeme gelmeye devam edecek. Yeni dönemde de tabi ki milletimizin ihtiyaç duyduğu yasal düzenlemelerimiz şu anda var. 6. Yargı paketi geçtiğimiz yasama yılının son gününde mecliste yasalaşmıştı. Şimdi de 7. Yargı paketi hazırlıkları devam ediyor. Bürokratlarla yaptığımız ortak çalışmalar var. Mecliste Millet Vekillerimizin teklifleri var. Tüm bunlar değerlendirilerek 7. Yargı paketi elbette ki gündeme gelecek. Burada yargının hızlandırılması adalet sisteminin daha güven veren bir hale getirilmesi noktasında bir takım yasal düzenlemeler olacak. Sosyal medya düzenlemesi olarak bilinen dezenformasyonla mücadele yasası biliyorsunuz meclisimizin gündeminde genel kurulun gündeminde ilk sırada.

 

 

“Meclisin açıldığı ilk günlerde gündeme gelecek”

 

 

Yalan haberle mücadele özellikle halkın doğru bilgilendirme hakkını ihlal eden birtakım haberler, yalan haberler, dezenformasyon haberler, bunlar milli güvenlik problemine varıncaya kadar birçok mahsurları var. Tabii ki bu mahsurları giderecek yasa tekliflerimiz olmuştur. Ve genel kurula sunulmuştur. Meclisin açıldığı ilk günlerde elbette ki bu gündeme gelecek. Ekonomik paketler var. Öğrencilerimiz için yüksek öğrenim kredileriyle ilgili sayın Cumhurbaşkanımızın vadettiği hususlar var. Bunların yasal düzenlemeleri olacak. Birçok husus milletimizin ihtiyaç duyduğu yine ekonomik paketler olacak. Milletimizin refahını arttıracak küresel enflasyon karşısında onların ezilmesini önleyecek. Bugüne kadar ezdirmedik bundan sonrada eğer bu konuda yasal düzenleme gerekiyorsa bunlarda gündeme gelecek.

 

 

“Bin 500’e yakın fezleke var”

 

 

Tabi ki Mecliste HDP’li milletvekillerine ait bin 500’e yakın fezleke var. Maalesef HDP’li siyasetçiler terörle arasında ki irtibatı koparmak istemiyorlar. Sürekli terörün siyasi uzantısı gibi hareket ediyorlar. Bunu gördük maalesef. Bu nedenle de hep yargının soruşturmasına muhatap oluyorlar. Bu soruşturmalarda tabi ki fezleke olarak Meclis’e geliyor. Bunların içerisinde terör propagandası var. Toplantı gösteri yürüyüş kanuna muhalefet var. Yani genelde terör propagandasıyla ilgili fezlekeler.

 

 

“Yargılama süreci başlayacak”

 

 

Saliha Aydeniz’le ilgili komisyonda biliyorsunuz dokunulmazlığa yönelik karar çıktı ve meclisin gündemine gelecek ilk konulardan bir tanesi. Herhalde ilk günlerde gelir ve dokunulmazlık kaldırıldıktan sonra yargılama süreci başlar. Yani yargılama süreci milletvekilliğini düşürmüyor. Dolayısıyla dokunulmazlık kalkar orada yaptığı eylemle ilgili olarak yargı ne karar verirse o karar sonucuna göre hareket edilecek. Diğer fezlekelerle ilgili hareket edilir. Burada diğer fezlekelerle ilgili özellikle kamuoyunun gündeminde rahatsızlık oluşturacak.

 

 

“Bu kabul edilemez!”

 

 

Çünkü Saliha Aydeniz’in olayı Kadıköy de terör elebaşıyla ilgili yürüyüş onun lehine atılan sloganlar olduğu noktada güvenlik güçlerimizin, polisimizin, orada müdahale etmemesini ve istediği anda polise bir fiili saldırısı oldu. Bu kabul edilemez. Bir milletvekilinin bir polis memuruna tokat atması kabul edilebilecek bir şey değil. Nu milletvekilliğini de itibarını düşüren bir durum. Dolayısıyla burada bir soruşturma açıldı. O soruşturmada fezleke olarak meclise intikal etti. Adalet komisyonu da dokunulmazlığın kaldırılması yönünde AK Parti, MHP kabul oyu kullandı. CHP hayır oyu kullandı. Ve çoğunluk sağlandığı içinde genel kurulun gündemine geldi. Ve genel kurulda ekimde yeni yasama yılının ilk başlarında da bu konuyu görüşecektir.

 

 

“Birlikte olmamız lazım”

 

 

Tabi toplumun geneli dediğimiz özellikle ülkemizin ortak meseleleri var. Toplumun genelini ilgilendiren, Türkiye’nin milli meselelerinde aslında iktidarıyla muhalefetiyle birlikte olmamız lazım. Maalesef muhalefet partilerinden bunu göremiyoruz. Özellikle HDP’nin de etkisinde kalabiliyorlar. Suriye’ye asker göndermeyi neden biz meclisin gündemine getiriyoruz? Çünkü orada bir terör devleti kurmaya çalışan bir terör örgütü var. Ve 40 yıldır bizim mücadele ettiğimiz şehitler verdiğimiz bir durum söz konusu. Çok büyük kayıplarımız oldu. Dolayısıyla ülkemizin hem ekonomik kalkınmasını etkiledi. Hem de binlerce şehit verdik. Suriye’de ki iç karışıklıktan fırsat bilen terör örgütü Güneyimizi de bir terör devleti kurmayı hedefledi.

 

 

“Bu bir milli mesele, ülke meselesi”

 

 

Suriye’nin kuzeyinde Suriye’yi parçalamak istediler. Biz buna müsaade edemezdik. O nedenle işte o 30 kilometre derinlikte koridoru oluşturduk. Oralarda güvenli bölgeler oluşturduk. Terörle mücadelemiz oralarda hala sürüyor. Şimdi orada terörle mücadelemiz sürsün mü? Güvenlik güçlerimiz yine buraları kontrol altında tutsun mu? Diye meclise fezleke gönderildiğinde orada iktidarıyla muhalefetiyle birlik olmamız gerekir. Çünkü bu bir milli mesele, ülke meselesi. Şimdi orada asker gönderilmesin demek ne demek. Askeri oradan çektiğiniz anda orada ki bir terör örgütünün oluşumuna müsaade etmeniz demek. Libya’ya asker gönderelim dediğimizde CHP ilk oylamada İYİ Parti, HDP hayır dedi. Biz Libya’ya neden asker gönderiyoruz? Libya hükümetiyle birleşmiş milletlerin tanıdığı meşru hükümetle biz ortak mutabakat yaptık. Ama orada bir meşru hükümeti devirmek isteyen küresel ülkeler oldu. Ona müsaade edemezdik. Çünkü o münhasır ekonomik bölge anlaşmamızı ayakta tutacak olan orada ki meşru hükümetinde ayakta kalmasıydı. Dolayısıyla askeri bunun için gönderdik.

 

 

“Bu ülke menfaati milletimizin menfaati”

 

 

Neden? Çünkü Doğu Akdeniz’de ki haklarımızı korumamız lazımdı. Şu anda Abdülhamit Han önceki gün sondaja başladı. Yapabilir miydik o sondajı? Eğer Libya’da askerimiz olmasaydı o münhasır ekonomik bölge anlaşmasını yapmasaydık. Bunu Birleşmiş Milletlere not ettirmeseydik o hukuki süreçleri tamamlamasaydık Abdülhamit Han bugün hukuki süreçleri tamamlamasaydı Abdülhamit Han bugün doğalgaz, petrol arayabilir miydi? Arayamazdı. Buna hayır denilebilir mi? Bu ülke menfaati milletimizin menfaati. Halkımız daha ucuz enerjiye kavuşsun diyoruz. Karadeniz’deki doğalgaz keşfi. Onunla da dalga geçtiler. Millete gaz veriyor dediler. Ama gitsinler Filyos’a baksınlar borular nasıl döşeniyor. Azerbaycan bizim kardeşimiz. 30 yıldır işgal altında topraklarının kurtarılmasında kardeşlerimize yardımcı olmayacağız da kime yardımcı olacağız. Dolayısıyla ülkenin milli meselelerinde iktidarıyla birlik olmamız gerekirken maalesef bu birlikteliği CHP’den de HDP’den de

 

 

“Hepsi biz farklı görüşteyiz diyor”

 

 

Zaman zaman İYİ Parti’den de göremiyoruz. Maalesef 6’lı masanın farklı görüşten siyasi partilerden oluştuğunu söylüyor. Birisi İstanbul sözleşmesine evet diyor birisi ben karşıyım diyor. Hepsi biz farklı görüşteyiz diyor. Tek bir ortak noktaları var o da Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı 2023’de iktidardan indirmek. İndirdiğinizde ne olacak? Siz en temel meselelerde aynı düşünemiyorsanız siz iktidara geldiğinizde bu ülkenin nasıl bir kaos ortamıyla karşı karşıya kalacağını bu millet sezmiyor mu sanıyorsunuz. Seziyor. Biz arazideyiz ve bu millet 6’lı masanın durumunu da biliyor. Sayın Cumhurbaşkanımız Çorum’da mitingini de herkes görüyor. Dolayısıyla milletimiz her zaman parlamentoya da bakıyor. Kim kiminle el kaldırıyor. Kim kiminle el indiriyor. Dolayısıyla her şey milletimizin gözü önünde cereyan ediyor.

 

 

“Bu gündemin hiçbir kıymeti yok”

 

 

Vatandaşların aklında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tekrar 2. dönem aday olamayacağı yönünde soru işaretleri olduğunun hatırlatılması ve bu anlamda hukuki bir engel olup olmadığı yönündeki soru üzerine de Tunç, şunları söyledi:

 

 

Kesinlikle hiçbir engel yok. Anayasamız açık. Anayasamızın Cumhurbaşkanlığı seçim ve adayla ilgili maddesi yeniden düzenlendi ve Cumhurbaşkanlığı, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle yeni bir statüye kavuştu. Artık Başbakan yok Bakanlar kurulu yok. Dolayısıyla yürütme çift başlıyken tek başlı haline geldi. Eskiden Cumhurbaşkanının sorumluluğu yoktu. Sorumsuzdu. Cumhurbaşkanının kararları yargıya götürülemezdi. Cumhurbaşkanının yanında bir de meclisten seçilen Başbakan var. Asıl icra noktasında ki görevleri Başbakan tarafından yürütülüyordu. Ama yeni sistemde artık Başbakanlık makamı da kalktığı için Cumhurbaşkanlığı da yeni statüye kavuştu. Anayasa da o madde yeniden yazıldı. 2 yıllık süre yeni sistemin Cumhurbaşkanı için düzenlenen bir sistemdir. Dolayısıyla Cumhurbaşkanımız önceki seçimlerde seçilmiş ve bu seçim ikinci seçimi olacaktır. Bu tartışma ne zaman yapılacak? Eğer 2028-2029’da meclis erken seçimi kararı alınırsa o zaman Cumhurbaşkanımızın 3. Kez adaylık durumu da olacak. Dolayısıyla şu anda önümüzde 2023 seçimleriyle ilgili olarak hukuki olarak hiçbir sakınca yok. Tabi onlarda biliyor ama burada kamuoyunu etkilemeye yönelik bir gündem oluşturmaya çalıştırıyorlar. Bu gündemin hiçbir kıymeti yok. Onlara da bir faydası yok. Tabi onlar öncellikle kendilerini düşünsünler.

 

 

“Milletimize çok daha uzun yıllar hizmet edeceğiz

 

 

Muhalefet ittifakı şu anda birbirine düşmüş durumda. Durum hiç iç açıcı değil. Şu anda kendi aralarında bir rekabete girmiş durumdalar. Yani o artık kendileri rekabet içerisinde devam etsinler. Biz milletimize hizmet etmeye devam edeceğiz, daha 2023’e kadar yapacağımız çok iş var. Milletimizin alım gücünü arttıracak hem yasaları hem alınacak olan kararlar da var. Milletimizi özellikle pandemi sonrası küresel enflasyondan koruyacak tedbirlerimiz var. Dolayısıyla 2023’e hazır olan parti AK Parti. Daha çok genciz. Milletimize çok daha uzun yıllar hizmet edeceğiz. Özellikle 6’lı masa dedik. 6’lı masanın bir araya gelip bir siyaset mimarlığı yapmasını milletimiz ibretle izliyor. AK Partinin kuruluş sürecine baktığımız zaman AK Parti 2001 yılında bir masa etrafında birkaç kişinin bir araya gelip biz bir parti kuralım millete gidelim milletten de oy isteyelim diyen bir parti olmadı.

 

 

“Ekonomik refahı arttırdı”

 

 

AK Parti 90’lı yıllar boyunca parlamenter sisteminde ekonomik sıkıntılarından, siyasi sıkıntılarından hem temel hak ve özgürlüklerin kısıtlanmasından kronikleşmiş bütün özgürlüklerin kısıtlanmasından sıkılan bunalan insanlarımız çıkış yolu olarak Recep Tayyip Erdoğan’ı gördü. Bir parti kursa da biz de oy versek ve ülkenin yönetimini ele alsa. Cumhuriyet Halk Partisinin yönetilemez hale getirdiği yaşanılamaz hale getirdiği İstanbul’u 4 yıl gibi kısa bir süre içerisinde yeniden ihya eden sayın Cumhurbaşkanımızı adeta zorladı ve kurduktan sonrada tek başına iktidara getirdi. İyi ki de getirmiş. AK Parti 20 yıllık süreçte çok büyük reformlara imza attı. Ekonomik refahı arttırdı. Şehirlerimizi, köylerimizi gerçekten yaşanılabilir hale getirdi. Terör devletinin kurulmasına müsaade etmedik.

 

 

“Milletimize güveniyoruz”

 

 

Azerbaycan kardeşlerimizi işgallerden kurtardık. Müracaat edilebilir bir lider ve bir ülke olarak anılıyoruz. Milletimiz bize en zor zamanlarda sahip çıktı. Canı pahasına sahip çıktı ve 2023 geriye dönelim parlamenter sistemle tekrar buluşalım diyenlerle ileriye gidelim Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle güven ve istikrar ortamını daha da kökleştirelim ülkemiz daima ileriye gitsin diyenlerin seçimi olacak.

 

 

Cumhurbaşkanımızın konuşmalarında elbette ki geçmişte yapılanlar her alanda ülkemizin nerelerden nerelere geldiği ve bundan sonra ki hedeflerimiz noktasında bütün kongrelerde, aylık toplantılarda sürekli dile getiriyor. Burada da yine Türkiye’nin lider ülke olması daha güçlü yola devam etmesini, reformlardan taviz vermemesi gerektiğini, demokrasinin çıtasını hep yükseltmeye çalışacağını elbette ki farklı cümlelerle de olsa ifade edecektir. Teşkilatlarımızı da özellikle son günlerde 6’lı masanın halini de gördüğünde milletimizin de burada çıkış yolunun 2023’de taviz vermeden daha güçlü bir şekilde Türkiye’nin devam etmesi kararlılığını biz sokakta da görüyoruz.”

 

ETİKETLER : AK Parti Bartın Turhan Kalaycı
Diğer YAŞAM haberleri
Köşe Yazarları
 ‹ 
 ›