“Daima minnettar kalacağız”

15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü etkinlikleri dolayısıyla şehit aileleri ve gazilerin onuruna verilen akşam yemeğinde konuşan Bartın Valisi Nurtaç Arslan, “Vatan ve bayrak uğruna göstermiş oldukları kahramanlıkları için devletimiz ve milletimizin şehitlerimiz ve gazilerimize daima minnettar kalacağız” dedi.

15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü etkinlikleri kapsamında Bartın Valiliği ev sahipliğinde Şehit aileleri ve gazilerin onuruna akşam yemeği programı düzenlendi. Kur’an-ı Kerim tilaveti ve edilen duanın ardından bir konuşma yapan Vali Arslan, vatan ve bayrak uğruna göstermiş oldukları kahramanlıkları için devletimiz ve milletimizin şehitlerimiz ve gazilerimize daima minnettar kalacağını ifade etti.

Tunç, “Şehitlerimize ve gazilerimize şükran borçluyuz”

AK Parti Grup Başkanvekili  ve AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç, konuşmasında şunları kaydetti:

“Çok anlamlı bir günde bir aradayız. 15 Temmuz bir darbe girişimini bir destana dönüştüren milletimizin zaferini hep birlikte kutlayacağız. Kutlamadan öncede şehit ve gazi ailelerimizle bir araya gelmek çok anlamlı o yüzden Valimiz başta olmak üzere emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum. Bu ülkede huzur içerisinde yaşıyorsak bugün şuan burada yemek yiyebiliyorsak, özgürce yaşayabiliyorsak, huzurlu bayramlar yapabiliyorsak, şehitlerimize ve gazilerimize borçluyuz. Her birinizi bu vatan uğruna, bu bayrak uğruna, bağımsızlığımız uğruna, milletimizin huzuru uğruna, demokrasi uğruna, evlatlarını toprağa verdiniz. Kimisi anne baba olarak o acıyı yaşadı kimi de evlatları uğruna yaşadı. Tabi onlar peygamberlikten sonraki en yüksek makama eriştiler. İnşallah orada şefaatlerine nail olursunuz. Tabi ki onların emanetlerine her zaman sahip çıkmanın gayreti içerisinde olacağız. Kurtuluş savaşından önceki devletlerimizde vatan uğruna şehit olan, canlarını feda eden atalarımızdan tutunda Kurtuluş savaşında ve sonrasında terörle mücadelede hayatlarını kaybederek şehit olan şehitlerimize ve gazilerimize şükran borçluyuz. Onların emanetlerine sahip çıkabiliyorsak sorumluluğumuzu yerine getirmiş olacağız.

“Demokrasi destanını bütün dünyaya göstermiş olduk”

15 Temmuz üzerinden 6 yıl geçti. Tabi 6 yıl geçti ama dün gibi hatırlıyoruz. Büyük bir işgalle karşı karşıya kaldık. Türkiye’nin yönetimini devralmak istediler. Türkiye’nin yönetimini yabancılara devretmek istediler. Ve bölgemiz üzerindeki planlarını bu şekilde gerçekleştirebileceklerini düşündüler. Bir terör devletini güneyimizde bu şekilde gerçekleştirebileceklerini düşünenler hayal kırıklığına uğradı. Ve 15 Temmuzda ülkemizin en stratejik yerlerini, milletvekillerimiz toplantı halindeyken meclisi bile bombalayabildiler. Savaş halinde bile biz bunları görmemiştik. Terörle mücadele eden, terör karşısında canını ortaya koymak isteyen özel harekat polislerimizi istirahat halindeyken bombaladılar ve onları şehit ettiler. İşte onlardan birisi o özel harekat camiinde İmam Hatip görevi yapan Mustafa Yaman şehidimiz,  babası ve annesi buradalar. Gözlerini kırpmadan 50’den fazla özel harekat polisinin orada canları feda oldu. Türkiye’nin değişik yerlerinde 252 şehit verdik. 2 binden fazla da gazimiz var. Aradan 6 yıl geçti. Bütün dünyaya 15 Temmuz gecesi başta Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın haydi meydanlara milletimiz demokrasiye milli iradeye sahip çıkma vaktidir. Ben milletin üzerinde başta bir güç tanımıyorum dedikten sonra milletin meydanlara koşması ve çıplak elle tankları durdurması o ölüm kusan helikopterlere, uçaklara karşı koyması ve sonucunda darbe girişimini akabete uğratması bütün dünyaya demokrasi mücadelesinin, insan hakları mücadelesinin nasıl verildiğini gösterdi milletimiz. Cumhurbaşkanımız milletine güvendi. Millette Cumhurbaşkanına güvendi ve bu karşılıklı güven bu demokrasi destanını bütün dünyaya göstermiş oldu.

“Gerekli tedbirleri alıyoruz”

Daha sonra fetönün devletimizin kılcal damarlarında yıllarca yerleşmiş olması ve onun devletinin kurumlardan ayıklanma süreci başladı. Aslında bu süreç darbeden önce başlamıştı. Sonrasında hızlandı ve büyük ölçüde başarıya ulaşıldı. Ve hala mücadeleye devam ediliyor. Tabi bundan sonra bu ülkede 10 yılda bir darbe ve Türkiye’nin 10 yılda bir geriye gitmemesi için gerekli tedbirlerin alınması gerekiyordu Türkiye Büyük Millet Meclisinde (TBMM) bu tedbirlerde peyder peyi alındı. Hükümet sistemi değişikliğinden tutunda birçok yapısal reform, darbecilerin yargılanabilmesinden  tutunda anayasamızdaki sıkı yönetim maddesinin kaldırılıncaya kadar birçok anayasal ve mevzuat düzenlemelerini gerçekleştirerek bundan sonra ülkemizde çocuklarımızın, gelecek nesillerin bir daha bu karanlık darbelerle tuzaklarla karşılaşmaması için gerekli tedbirleri aldık. Tedbiri elden bırakmamak lazım ve bundan sonrada millet olarak Türkiye’nin üzerinde planlar kurmak isteyenlerin tuzaklarını her zaman bozacak şekilde hazır olmamız lazım.

“Bu zafer milletimizin zaferi”

Milletimize şükran borçluyuz.  15 Temmuz gecesinde bir destan yazdı milletimiz. Bu zafer milletimizin zaferi. Bundan sonra böyle karanlık olaylara girişmek yürek ister. Darbecilerin yargılandıklarını, yargı önünde nasıl hesap verdiklerini hep beraber görüyoruz. Tüm şehitlerimize ve gazilerimize şükranlarımı sunuyorum. Bartın’daki şehit ailelerimizi, gazilerimizi her fırsatta hatırlayan başta sayın Valimiz, valilik personelimiz, Aile Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü çalışanları, kurumlarımızın amirleri ve çalışanları her daim şehit ve gazilerimizin yanında olduğu görmekte bizlere memnuniyet duyuyorum. Çok teşekkür ediyorum.”

Ardından masaları teker teker dolaşan Vali Nurtaç Arslan ve eşi Doç.Dr. Yakup Arslan, Şehitlerimizin kıymetli aileleri ve gazilerimiz ile yakından ilgilenerek bir süre sohbet etti.