CHP’li Kaboğlu, ekonomi için çözüm önerisini anlattı

“Hukuki güvenliğe sahip olduğu sürece iktisadi güvenliğe sahip olabilirler”

Kübra Nur AK

Son dönemde Bartın’da hareketlilik yaşan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İl Başkanlığı, geçtiğimiz Cumartesi günü TBMM Anayasa Komisyonu Üyesi, İstanbul Milletvekili Prof. Dr. İbrahim Özden Kaboğlu’nu ağırladı.

CHP’li Kaboğlu, CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu, CHP İl Başkanı Selim Karakaş, Merkez İlçe Başkanı Nazif Çomak, İl Gençlik Kolları Başkanı Tuğçe Kaya ve beraberindeki  CHP’li Yönetim Kurulu Üyeleri Bartın Barosu, Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD), Genel Maden İş Amasra Şubesi, Bartın Genç İşadamları Derneği, Ticaret ve Sanayi Odası (TSO), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Eğitim-İş Sendikası ile Eğitim-Sen Bartın Şubesini ziyaret etti.

CHP İl Başkanlığı binasında partililerle bir araya gelen CHP İstanbul Milletvekili Kaboğlu, basın açıklamasında bulunarak Bartın’daki gözlemlerini anlattı.

“Somut bilgilere sahip olduk”

Bartın’ın sorunlarının da Türkiye’nin karşı karşıya bulunduğu sorunlardan ayrı olmadığına dikkat çeken Kaboğlu, Bartın’ın sorunlarının kendi özgür yönlerini ihmal etmeden Türkiye sorunları bağlamında değerlendirilmesi gerektiği düşündüğünü belirtti. İnsanların hukuki güvenliğe sahip olduğu sürece iktisadi güvenliğe sahip olabileceklerini savunan Kaboğlu, şöyle konuştu:

“Ziyaret ettiğimiz kuruluşlar, örgütler, platformlar, birimler, hemen hemen Bartın’ı ve farklı sektörleri kucaklayan bir çeşitlilik ve yoğunluk var. Çok iyi organize etmişler. Bartın adına aslında pek sevindirici bir temsiliyet söz konusu ve ayrım yapmadan Bartın’da ziyaret ettiğimiz Baro’dan, az önce görüştüğümüz Bartın Platformu’na kadar değişik kesimler esnaf ve sanatkârlar kesimi Bartın’ın sorunları hakkında geçim sıkıntısından, yatırımlarına, çevre sorunlarından maden işletmelerine kadar termik santraline kadar sahip olduğu potansiyel ve bu potansiyelin nasıl değerlendirildiğine dair somut bilgilere sahip olduk. Ve şunu gördüm Bartın Türkiye’nin karşı karşıya bulunduğu sorunlardan ayrı değildir.

“Demokratik hukuk devleti, parlamenter rejim ekseninde kurulmalı”

Türkiye şu anda büyük bir pahalılık ve yoksullaşma sürecinde bulunuyor, paramız değerini sürekli kaybediyor. Bunu biz örgüt temsilcileriyle de yaptığımız görüşmelerde gerekse sahada, esnafla yaptığımız görüşmelerde tanıklığımızla burada da bunları gözlemiş olduk. O nedenle Bartın’ın sorunlarını kuşkusuz kendi özgür yönlerini ihmal etmeden Türkiye sorunları bağlamında değerlendirilmesi gerektiği düşüncem. Çünkü biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak bütün Türkiye’yi kucaklamaya çalışıyoruz ve bütün Türkiye’yi demokratik rejimde hukuk devleti yeniden inşa etmek amacıyla anayasal düzeni yeniden kurmak için o yolda kucaklıyoruz ve bizim güçlendirilmiş parlamenter sistem adını verdiğimiz çalışmalar bütünü aslında demokratik hukuk devletinin parlamenter rejim ekseninde kurulmasını amaçlamaktadır.

Önüne başlı başına geçebilecek bir çözüm tarzı!

Bunun Bartın açısından da Türkiye açısından anlamı şudur; eğer Türkiye’de bir hukuk güvenliğini tesis edebilirsek hukuk düzenliğini sağlayabilirsek, yargı bağımsızlığını tesis edebilirsek bu doğrultuda iktisadi hayata da yansıyacak ve insanlarımızın, yurttaşlarımızın paralarının bir günden öbür güne, bir geceden sabaha kadar erimesinin önüne başlı başına geçebilecek bir çözüm tarzı olacaktır. Çünkü insanlar hukuki güvenliğe sahip olduğu sürece iktisadi güvenliğe sahip olabilirler. Bugün Türkiye’nin içinde bulunduğu başlıca sorun budur.

Alçak gönüllü olmaya gerek yok

2017 Anayasa değişikliğinde bütün siyasal karar düzenekleri ortadan kaldırıldı. Osmanlı Devletinin ve Türkiye Cumhuriyeti’nin anayasal ve siyasal kazanımları yok edildi, kurumlar ortadan kaldırıldı, parlamento önünde sorunlu hükümete son verildi ve Türkiye’de bugün ne hükümet var ne de seçilmişlerin sorumluluk ilkesi var. İşte bizim demokratik hukuk devleti sistem olarak adlandırdığımız anayasa değişikliği yolundaki çalışmalarımız bütün bunları yeniden tesis etmeye yöneliktir ve bu bakımdan alçak gönüllü olmaya gerek bulunmamaktadır.

“Bu çalışmalarımızı sonuna kadar sürdüreceğiz”

Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu büyük bir özveriyle ve adeta Cumhuriyetin 100. Yılına giden yolda bir ilk niteliğinde önce 4 partiyi bir araya getirdi daha sonra onlara ikisini eklemek suretiyle bütün Türkiye’nin geleceği için, gelecek kuşakların selameti için, doğal değerlerinin, kaynaklarının korunması adına, geleceğe yönelik Türkiye barışı adına Türkiye’de hepimizin mutlu, eşit bir biçimde çok güçlü, meşakkatli yolculuğa çıkmış bulunuyor bizleri de çağırmış bulunuyor. Bu yol zorludur ama bir bakıma kutsaldır. Bu nedenle bu çalışmalarımızı sonuna kadar sürdüreceğiz.

“Fahri hemşeri”niz olarak sözcünüz olarak kabul edin!

Kişisel olarak şunu belirtmek isterim, ben hukuk fakültesini bitirdiğim zaman Antalya’ya değil o gece Amasra’ya gelmiştim. Burada Covid döneminde sahaya çıkamadım 3 yıldır ilk defa çıktım. Ve bu çıkışta ilk Amasra ve Bartın’a oldu. Umarım bu buluşmamız Bartınlıların çevrelerini, doğalarını, değerlerini özenle ve özveriyle koruma mücadelelerinde koruma mücadelelerine tanıklık etmiş oldum. Bartınlılar hangi sektörde olursa olsun onların kalbi Bartın’ın ortak geleceği için atıyor. Bartınlıların verdiği mücadele Bartın’la sınırla değil diğer ülkelerde benzer sorunlarla mücadele eden birçok platform, birçok kuruluşla iş birliği içinde yapıyor olmaları kayda değer. Bundan böyle beni de fahri hemşeriniz olarak Meclis’te fırsat bulduğum sırada vermiş olduğunuz onurlu mücadelenin sözcüsü olarak kabul edebilirsiniz.”

CHP’li heyet ardından da Bartın Şehit Aileleri ve Gaziler Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği’ni ziyaret etti.