CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Nazlıaka, Bartın’ın sorunlarını anlattı

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, Bartın’da yaptığı konuşmada Bartın’ın ve Türkiye’nin sorunlarını anlatırken ilk seçimde partilerini iktidara taşıyacakları mesajını verdi. İl dışından gelen bir siyasetçi olarak Bartın’da gözlemlediği sorunları anlatan Nazlıaka, iktidarın Bartın’ın sorunlarını görmezden geldiğini ve çözüm üretilmediğini ifade ederek “İktidar tarafından Bartın’ın sorunlarının son derece görmezden gelindiğini ve çözüm üretilmediğini hepimiz biliyoruz. Bartın ilimizde trafik sorunu var, alt yapı sorunu var ve vatandaşlarımızla olan sohbet esnasında öğrendiğim kadarıyla sağlık hizmeti alma sorunu var. Bartın’da ciddi bir işsizlikle ilgili geleceksizlikle ilgili artan endişeler var” dedi.
Bu haber 2022-05-31 11:41:51 eklenmiş ve 143 kez görüntülenmiştir.

 

“Bartın’da ciddi bir işsizlikle ilgili artan endişeler var”

 

 

Kübra Nur AK

 

 

CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, bir dizi ziyaretlerde bulunmak üzere Bartın’a geldi. Yukarı Çarşı Atatürk Anıtı önünde partililer tarafından karşılanan Nazlıaka, cadde boyunca esnaf ziyareti yaparken sokakta gördüğü vatandaşlarla da sohbet ederek sorunları ve taleplerini dinledi.

 

 

Daha sonra CHP İl Başkanlığı binasında partililerle bir araya gelen CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, ilk seçimlerde mutlaka partilerini iktidara taşıyacaklarını söyledi.

 

 

“Bartın’da işsizlik her geçen gün artıyor”

 

 

İl dışından gelen bir siyasetçi olarak Bartın’da gözlemlediği sorunları anlatan Nazlıaka, iktidarın Bartın’ın sorunlarını görmezden geldiğini ve çözüm üretilmediğini savundu.

 

 

Tekstil fabrikalarının kapanması ve özellikle içinde bulunduğumuz süreçte ekonominin kötü yönetimiyle de Bartın’da işsizliğin her geçen gün arttığına dikkat çeken Nazlıaka, şöyle konuştu:

 

 

“Bartın’da gerçekten bir mücadeleci Milletvekilimiz var. Ancak iktidar tarafından Bartın’ın sorunlarının son derece görmezden gelindiğini ve çözüm üretilmediğini hepimiz biliyoruz. Elbette Bartın örgütümüz bu sorunları dile getiriyor. Ancak Bartın dışından gelen bir siyasetçi olarak neleri gözlemledim onu söylemek istiyorum; Bartın ilimizde trafik sorunu var, alt yapı sorunu var ve vatandaşlarımızla olan sohbet esnasında öğrendiğim kadarıyla sağlık hizmeti alma sorunu var. Çünkü yeteri kadar uzman doktor olmadığı için sağlık sorunu olan vatandaşlarımız civar yerlerde sorunlarına çözüm üretmeye çalışıyorlar. Diğer taraftan tekstil fabrikalarının kapanması ve özellikle içinde bulunduğumuz süreçte ekonominin kötü yönetimiyle de işsizlik her geçen gün artıyor Bartın’da ve diğer tarafından yine maden ocaklarının maden işletmelerinin özelleştirilmesiyle beraber madencilerimiz bu işletmelerde çalışanlar hem istedikleri ücretleri alamıyorlar, kimi zaman kayıt dışı çalışıyorlar, eşit işe eşit ücret almıyorlar ve insan onuruna yakışır şekilde çalışmıyorlar. Yani çok uzun saatler çalışıyorlar kimi zaman kayıt dışı çalıştıkları için kapının önüne konulanlar oluyor. Yani onların iş hayatına devam edip etmemesi o işletmenin sahibinin iki dudağının arasına gelmiş durumda ve bundan dolayı da Bartın’da ciddi bir işsizlikle ilgili geleceksizlikle ilgili artan endişeler var. Bartın’da gençlerimiz okuyorlar, burada güzel bir üniversitemiz var. Ancak mezun olduktan sonra iş bulma ihtimallerinin aza olması nedeniyle göç ediyorlar. Bu da hem aileleriyle beraber olmasını bozmasıyla hem de entelektüel sermayenin Bartın dışına çıkması açısından da ciddi bir problem olarak önümüzde duruyor.

 

 

“Bartın’da da can çekiştiğini biliyoruz”

 

 

Tabi sorunlar saymakla bitmez burada aynı zamanda Amasra’daki termik santral sorunumuz var. Yüzde 68’i orman olan çok güzel bir ilimiz Bartın ama orman köylüsünün de çok zorlandığı, ormanlara yeteri kadar sahip çıkılmadığını da çok net biliyoruz.

 

 

Yine tarım ve hayvancılıkla uğraşan vatandaşlarımızın tüm Türkiye’de olduğu gibi Bartın’da da can çekiştiğini biliyoruz. Girdi maliyetleri çok yükseldiği için, mazota, tohuma, gübreye, elektriğe, suya olan zamlar nedeniyle tarımla uğraşan vatandaşlarımız topraklarını ekip biçmemeye başladılar. Yine hayvancılık yapan vatandaşlarımız gerçekten çok zor zamanlar geçiriyorlar. Geçenlerde bir ilimizde bir vatandaşımızla sohbet ettim ‘inek besliyorum ineğe 70 TL’lik yem veriyorum inek yine yüzüme bakıyor. Yine aç yine yemek istiyor. E benim kendime 70 TL’lik yemek alacak param yok, bütçem yok bu ineği nasıl besleyeyim? Mecburen kesmek zorunda kaldım’ dedi. Yani hakikaten ülkemizin her yerinde yaşanan sorunlar bu güzel ilimizde de yaşanıyor ama bunların çaresi, çözümü çok net.

 

 

“Çok büyük hatalar yapılıyor”

 

 

Geçtiğimiz Pazar günü altı muhalefet partisi liderinin bir araya geldiği zirveye ilişkin de değerlendirmede bulunan CHP’li Nazlıaka, şunları söyledi:

 

 

“Biliyorsunuz dün yine 6 siyasi partinin lideri bir araya geldi ve 4. Zirveyi gerçekleştirdi.  Dün bir metin yayınladılar o uzlaşma metni aslında bundan sonra sürecin de nasıl devam etmesi gerektiği temel ilke ve prensipleri taahhütlüyor. 28 Şubat’ta yine 6 lider bir araya geldiğinde ‘Bilkent Mutakabat’ diye isimlendirilen bir metin yayınlamışlardı ve orada özellikle güçlendirilmiş parlamenter sistemin iktidarımızda hayata geçirileceğini, kuvvetler ayrılığı ilkesinin yeniden uygulanacağını, denge denetim mekanizmasının yeniden kurulacağını ve Türkiye’nin yeniden insan haklarına, kadın haklarına, doğa haklarına, basın özgürlüğüne, düşünce ve ifade özgürlüğüne sahip çıkılan bir ülke haline getirileceğini söylemişlerdi.

 

 

Şu anda cezaevlerimiz düşünce özgürlüğü nedeniyle ya da attığı bir tweet nedeniyle ya da bir yerde bir fikrini ifade ettiği için içeride tutulan birçok aydını, siyasetçiyi barındırıyor. Yani cezaevi arasında bir bilgi yarışması düzenlense Türkiye birinci olur. İşte bütün bunların ortadan kalkması için ayrımcılığın ortadan kaldırıldığı ve herkesin özgür biçimde yaşayabildiği bir Türkiye inşasına ihtiyacımız var. Tabi bu arada laiklik bizim olmazsa olmazımız. Toplumsal barışın sağlandığı, siyasi ahlak yasasının iktidara gelir gelmez çıkartıldığı bir Türkiye yine hayalimiz. Siyasi ahlak yasası niçin bizler için bu kadar önemli? Mevcut iktidar ‘devletin malı deniz yemeyen keriz’ anlayışıyla yönetiyor ve inanılmaz israflar yapılıyor. Yolsuzluk dosyaları havalarda uçuşuyor ve bir kişi düşünün devletten 5 ayrı yerden maaş alırken gençlerimiz işsiz bir şekilde ev genci olarak evde oturuyor. Dolayısıyla bütün bunların önlenmesi için gerçekten böyle bir siyasi ahlak yasasına ihtiyaç var ve tabi dış politikada da çok büyük hatalar yapılıyor.

 

 

“Sosyal devleti yeniden inşa edeceğiz”

 

 

Normalde Türkiye Cumhuriyeti’nin 2 konuda ulusal çizgisi olagelmiştir. Birincisi; eğitim ,diğeri de dış politikadır. AKP öncesinde süreç şöyleydi; İktidarlar değişirdi ama eğitimimiz, dış politikamız hükümetler değişse de o milli çizgimiz devam ederdi. Fakat eğitim konusunda 7. Bakanla AKP eğitimi iyice yapboz tahtasına dönüştürdü. Eğitim sistemini her defasında değişiyor. Yeni kurallar yeni sistemlerin dayatıldığı bir süreçten geçiyoruz. Özellikle 4+4+4 sistemi kız çocuklarının okullaştırılma oranını düşüren bir sistem olmuştur ve iktidarımızda bu sistemi yeniden değiştireceğiz.

 

 

Dış politikada da aynı şekilde milli çizgimiz olurdu ve dış politikada yetişmiş yetkin kadrolar kanalıyla her şey kayıt altına alınarak yürürdü. Fakat şimdi tercüman bile Cumhurbaşkanın seçtiği bir yakını oluyor.  

 

 

Etkin ve istikrarlı bir dış politika inşa edeceğiz. En önemlisi sosyal devleti yeniden inşa edeceğiz.”

 

 

CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Nazlıaka, partililerle sohbet etti.

ETİKETLER : CHP Aylin Nazlıaka
Diğer SİYASET haberleri
Köşe Yazarları
 ‹ 
 ›