AK Parti İl Danışma Meclisi Toplantısı’na yoğun katılım

Kübra Nur AK

AK Parti İl Danışma Meclisi Toplantısı yoğun katılımla gerçekleştirildi. Kültür Merkezi’nde düzenlenen toplantıya TBMM Adalet Komisyonu Başkanı ve AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç, AK Parti Karadeniz Bölge Koordinatörü Murat Büyükçe, AK Parti İl Başkanı Turhan Kalaycı, Kadın Kolları Başkanı Evren Ayvaz, Gençlik Kolları Başkanı Mücahit Demir, ilçe ve belde başkanları, ilçe ve belde belediye başkanları ilke partililer katıldı.

Toplantıda konuşan AK Parti Gençlik Kolları Başkanı Mücahit Demir, gençler olarak AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın izinde ilerlediklerini belirtirken partiye katılan gençlerin sayısının hızla arttığını kaydederek “Gençler kendilerine yönelik yapılan algılara rağmen gerçeklerin peşinden gidiyor. Partimize olan ilgileri her geçen gün daha da artıyor” dedi.

“Çalınmadık kapı bırakmayacağız”

AK Parti İl Başkanı Turhan Kalaycı da 2023 öncesi Bartın’da çalınmadık kapı bırakmayacaklarını ifade ederek “AK parti kadroları ilinden, beldesine her hafta muntazam bir şekilde toplantılarını yapıyor. Beldesinin, ilçesinin, ilinin sorunlarını yine her ay il başları toplantısında ülkemizin ve partimizin onur ve gurur kaynağı adam gibi adam liderimiz baş tacımız Recep Tayyip Erdoğan ile toplantıda bir araya gelen ve ilimizin sorunlarını anlatan bir teşkilatız, bu da teşkilatımızı diri tutuyor 2023 öncesi Bartın’da çalınmadık kapı bırakmayacağız. Bugüne kadar olduğu gibi kadın ve gençlik kollarımız, ilçe belde teşkilatlarımız mahalle ve köy temsilcilerimiz, üzerine düşeni fazlasıyla yapıyor ve yapmaya devam edecektir. Hepsine yapmış olduğunuz üstün gayretli çalışmalarınızdan dolayı teşekkür ediyorum” diye konuştu.

“Büyük hedeflerimi var”

Pandemi yüzünden ekonomi de yaşanan değişime de dikkat çeken Kalaycı, şöyle konuştu:

“2 yıldır dünyayı etkisi altına alan korona illetinin meydana getirdiği tedarik zinciri kırılmasıyla enerji fiyatlarının da artmasıyla büyük ve küresel bir enflasyon yani zam furyasıyla karşı karşıya kaldık. Dünyada küresel enflasyonun olduğunu söylediğimizde; zaman zaman ziyaretlerimizde kardeşlerimiz, beni başka ülke ilgilendirmez diyorlar. Bu hafta Rusya ile Ukrayna arasında savaş çıktı. Akşam yattık bir varil petrol 96 dolardı kalktık 106 dolar oldu. Dünyada olan her şey tüm ülkeleri etkilediği gibi istesek de istemesek de ülkemizi etkiliyor. Bugüne kadar olduğu gibi nasıl hayat edilemeyen hizmetleri gerçeğe dönüştürdüysek bugün de küresel enflasyonun etkisinden ülkemizi kurtaracağız. Yapacağımız çok iş var. Ulaşacağımız büyük hedeflerimiz var. Bizim hedeflerimize muhalefetin ne hayali ne de nefesi yeter. Muhalefet demişken, yuvarlak masa çevresindekilere iftira ve yalanlarına bir iki örnek vermek isterim. Ana muhalefetin genel başkanı sayın Kemal Kılıçdaroğlu, Bartın'dan 1993 yılında temeli atılan, Ak Parti gelinceye kadar yapılamayan, hükümetimiz tarafından 2011 yılında bitirilip, açılan Bartın Kültür Merkezi’nden size soruyorum; niçin yapılan hizmetlere karşı çıkıyorsunuz? İftira ve yalanınız niçin bitmek bilmiyor?

“Biz sadece teröristlerle savaş halindeyiz”

Hatırlıyor musunuz? Koronanın herkesi korkuttuğu başka ülkelerdeki insanların hastane koridorlarında öldüğü bir zamanda, Fatih Altaylı'nın programında Sayın Kılıçdaroğlu Adana Belediye Başkanı Zeydan Karalar'ın devasa Sahra Hastanesi 45 günde değil 15 günde bitirdiğini ballandıra ballandıra anlattı milletin gözünün içine baka baka yalanı nasıl söylediniz? Hükümetimizin yaptığı şehir hastanelerini yerden yere vurup, hangi müteahhitleri zengin ediyor dediniz ve utanmadan oralarda tedavi gördünüz. Sabiha Gökçen Havalimanı yapılırken; ya, uçak iniyor mu? Hayır, uçağın inmediği yere havaalanı yapan başka bir ülke gördünüz mü siz? Bu ne demek biliyor musunuz? Tuz Gölü'ne alabalık tesisi yapmaya benzer dediniz. Havaalanı olmadan uçak inebilir mi? İnsan bu kadar yalancı ve çapsız olur mu? Bugünlerde çok söyledikleri süslü 2 kelime var. Barış ve özgürlük. Biz sadece teröristlerle savaş halindeyiz.50 bin kişinin bebeklerin, hamile bacılarımızın Mehmetçik katilleri ile mi barışacağız?

“Yazıklar olsun”

Özgürlüğü kime istiyorlar? Biliyor musunuz?15 Temmuz'da darbeye kalkışanlara, özgürlük istiyorlar. Terörist başı Öcalan'ın heykelini dikmek isteyen, kardeşi kandilde olan Selahattin Demirtaş'a özgürlük istiyorlar. Atatürk ile terörist Öcalan'ın posterlerini yan yana asan gezicilerin alınlarından öpüyorum diyerek 78 ilde olaylar çıkaranlara özgürlük istiyorlar. Gezi olaylarının sponsoru Osman Kavala'ya özgürlük istiyorlar. Sayın Kılıçdaroğlu düş artık CHP'nin yakasından her seçimde yenile yenile perişan oldun. Başka kime özgürlük istiyorlar? Biliyor musunuz? LGBT'ye. Nedir bu LGBT? Özür diliyorum sizlerden, erkek erkeğe evliliklere özgürlük istiyorlar! Kadın kadına evliliklere özgürlük istiyorlar. Yazıklar olsun. Hala aziz milletimizi anlamadığın ortada. Ahmet ile Mehmet'i evlendirmene bu millet müsaade etmez. Ayşe ile Fatma'yı evlendirmene bu millet müsaade etmez. Kaset kumpasıyla başına geldiğin, partiyi ne hale getirdin. Bunun adı özgürlük değil sapıklıktır. Milletimiz , bu sapıklığa izin verir mi sanıyorsun? Ey Kılıçdaroğlu Atatürk'ün muasır medeniyetler seviyesini sen yanlış anlamışsın, muasır medeniyetleri seviyesi bu değil, ilimde, bilimde, teknolojide, hizmette birinci olmaktır. TEKNOFEST gençliğini yetiştirmektir. Atatürk'ün kemiklerini sızlatıyorsun. Atatürk gençliği bu sapıklığa izin vermez! Anadolu’nun evlatları sana izin vermez. Seni; CHP'li, milletini seven, vatanını seven kardeşlerime bırakıyorum. Bir insanı tanıtmak için, ya komşuluk ya alışveriş, ya da yolculuk edeceksin. Ey Kılıçdaroğlu ve altılı ganyan takımı; siz yola çıktıklarınızı yolda bulduklarınızla değişmediniz mi? Adam satandan lider asla olmaz. Olsa olsa güvenilmeyen bir insan olur. Bizim yolumuz uzun, biz maraton koşucularıyız.

“Bizim meselemiz bir parti meselesi değil bir dava meselesidir”

AK Parti bir iddiadır. AK Parti bir hedeftir. AK Parti bir sevdadır, AK Parti bir ilkedir, bir bilgedir, sevgidir, AK Parti vatan millet bayrak aşkıdır. Bizim meselemiz bir parti meselesi değil bir dava meselesidir. AK Parti bir dava hareketidir, geçmişte kalan bir parti değil Türkiye'nin geleceğini kurgulayan bir siyasi partidir. Kökleri mazide olan bir partidir. AK Parti 84 milyonun partisidir. Milletin oylarıyla devleti yöneten, bir millet partisidir. Girmeden tefrika bir millete düşman giremez. Toplu vurdukça sineler, onu top sindiremez. Zaman ayrılık gayrılık değil. Birlik ve beraberlik zamanıdır. Bugün bize düşen görev kırgınlarımızı dargınlıklarımızı varsa hesaplarımızı bir kenara bırakmaktır. Bizi biz yapan, değerlerimize sımsıkı sarılmaktır. Kuruluşumuzdan bu güne kadar aramızda olan değerli il başkanlarımız, Sinan Öztabak başkanım, Mehmet Yılmaz başkanım, Yakup Ulupınar başkanım, Yaşar Arslan başkanım ve bana bu kutlu bayrağı devreden Hüseyin Manav başkanım her zaman dimdik partimizin yanında olan ve ne zaman davet ettiysek davete icabet eden başkanlarımı, ayağa davet ediyor ve sizlerden güçlü bir alkış rica ediyorum. Değerli arkadaşlar; tekrar tüm emeği geçen kardeşlerime ve bugün buranın organizasyonunda görev alan yönetim kurulu üyesi arkadaşlarıma, il kadın ve gençlik kollarımıza teşekkür ederim. Teşekkürler Merkez ilçe, teşekkürler Ulus, Amasra, Kurucaşile, teşekkürler Kozcağız, Hasankadı, Abdipaşa, Kumluca, Arıt. Selam olsun istiklal için Erdoğan, diyenlere. Selam Olsun istikbal için Erdoğan diyenlere, selam olsun kutlu davanın AK Nefeslerine.”

Tunç: “Bunlara hep karşı çıkıyorlardı”

AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç da Ukrayna-Rusya savaşını değerlendirerek başladığı konuşmasında pandemiye rağmen devam eden yatırımlardan da bahsederek konuşmasında şu ifadelere yer verdi:

“Rusya Ukrayna’ya saldırdı, muhalefet liderleri açıklama yapıyor. Sanki Türkiye ile Rusya, Türkiye ile Ukrayna arasında savaş çıkmış gibi Cumhurbaşkanımızı suçlamaya başladılar. Ne alakası var? Diğer muhalefet lideri de S400’lerden vazgeçilmeli, Nükleer Santralden vazgeçilmeli, Kanal İstanbul’dan vazgeçilmeli diyor. Bunların Ukrayna Rusya krizi ile ne ilgisi var? Siz bunları kimin adına konuşuyorsunuz? Bunlar Amerika Birleşik Devletleri Büyükelçisinin sözleridir. Bu sözleri de tekrar eden bir muhalefet var. Türkiye güçlü olacak. Türkiye bugün savunma sanayinde yüzde 80 dışa bağımlılıktan kurtulmuşsa, AK Parti Genel Başkanımız ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan sayesindedir. Bugün terörle mücadelede güneyimizde ABD’ye rağmen bir terör devleti kurdurmamışsak, PKK’ya PDY’ye devlet kurdurmamışsak bu Türkiye’nin güçlü olduğunu gösterir. 30 yıldır süren Ermenistan’ın Azerbaycan işgalini sona erdirmişsek bu güçlü Türkiye sayesindedir, İMH’ye muhtaç olmayan Türkiye sayesindedir. Türkiye 2002’den bu yana ekonomisini 3-4 kat artıran bir Türkiye’dir. Milli gelirini 250 milyar dolardan 800 milyar dolara çıkaran bir ülkedir. Türkiye dünya projelerine imza atan bir ülkedir. İşte 18 Mart’ta dünyanın en uzun açıklıklı köprüsünün açılışını yapacağız. Bunu Türkiye inşa etti. Bunlara hep karşı çıkıyorlardı.

“O doğalgazı bizden önce niye bulamadınız?

Şimdi elektrik faturalarının pahalılığından şikayet ediyoruz. Enerjide bağımsızlığımızı nükleer santralle elde edeceğiz. Eğer enerji de dışa bağımlı olmaya devam ederiz. Petrolümüz yok, doğalgazımız yoktu. Ama şimdi Karadeniz’den çıkan doğalgazımız var ve maliyetleri düşürecek. Mersin’deki nükleer santral elektrikteki maiyeti ucuzlatacak. Enerjide Türkiye’yi bağımsız hale getirecek, güçlü devlet olmanın adımlarıdır bunlar.  Ama 2023’te kazara bir iktidar değişikliği olsun Karadeniz’de sondaj yapan gemileri Filyos Limanına çekerler orada çürütürler. O doğalgazı bizden önce niye bulamadınız? Berat Albayrak zamanında alınan 5 tane yerli ve milli gemi o doğalgaz keşfini gerçekleştirdi. Bu yerli ve milli gemilerimiz olmasaydı o doğalgazı bize buldurmazlardı. İnşallah 2023’ün başlarında ülkemize gelecek. Şu an borular taşınıyor. Birileri bu müjdeyi verdiğimizde yine balon diye dalga geçmeye çalıştılar. Milletimize hizmet tolunda Cumhurbaşkanımızın kararlılığı devam ediyor.

Enerji maliyetleri tüm dünyada arttı

Enerji maliyetleri tüm dünyada arttı. Ama cumhurbaşkanlığı sistemi geldi diye olduğunu iddia eden bir muhalefet var. Bunlar tam çarpıtmadır. Bu krizler 2002’de yaşansaydı neler olurdu. Pandemi döneminde tüm hastanelerimiz rahat bir şekilde hizmet verdi. Tedaviler ücretsiz, hiçbir sorun yaşanmadı. Her alanda ülkemizi geliştirmenin gayretinde olduk. Pandemiden de kurtulunca daha da iyi noktalara geleceğiz. Zaten enflasyonu tek haneleri rakamlara düşüren de biziz. 2002’de 20 tane bankanın kasasını boşalttılar. Enflasyon, döviz üst hanelerdeydi. Biz iktidara gelince o batan bankalarda mağdur olan vatandaşların parasını ödedik. KEY ödemelerini biz yaptık. İMF’ye borcu sıfırladık. Biz arttık borç alan bir ülke değiliz dedik. Bunun ardından Gezi olayları, 17/25 Aralık yargı darbesi, bombalamalar ve 15 Temmuz’la kaos oluşturmaya çalıştılar. En son 15 Temmuz’da ülkenin yönetimini değiştirmeye çalıştılar. Ama vatandaşlarımız ülkesine sahip çıktılar. Sonrasında ülkemizi hızlı karar alan sürece kavuşturduk. 15 Temmuz’dan 15 gün sonra Fırat Kalkanı harekatını yaptık. Planlarını bozduk. Bu planlar bitmedi.

“Her zaman güçlü olmak zorundayız”

Geçen hafta Almanya’da sivil toplum kuruluşlarını gezdik. Orada Atatürkçü Düşünce Derneğini ziyaret ettik. Orada bir üye ‘her şeyi dış güçlere bağlıyorsunuz?’ dedi. Ben de dış güç olduğuna inanmıyor musun dedim. Hayır siz uyduruyorsunuz dedi. Mustafa Kemal Atatürk dış güçlerle mücadele etmedi mi? O güçler kayıp mı oldu dedim. Hayır dediler. Biz her zaman teyakkuzda olacağız. Her zaman güçlü olmak zorundayız. Ülkemizin alt yapısını hemen hemen tamamladık. Yollarını, eğitimini, sağlığını güçlendirdik. İnsanımızı daha müreffeh bir döneme hazırladık.

“AK Parti hizmet için var”

Pandemi de sona erdiğinde yükselişimizi hızlandıracağız. Enflasyonun belini de kıracağız. Maaşlar yetmiyorsa yine artırırız. Bunlar bizim elimizde. Bu süreç geçici. AK Parti’den önce Türkiye’de Organize Sanayi Bölgelerinde 14 bin fabrika varken, şu an 70 bin fabrika var. Muhalefet fabrika mı yaptınız diyor. 5 katını yaptık. Bartın’da da 5 yeni fabrikamızın inşaatına başlandı. Yeni bin 200 kişilik bir fabrikanın yatırımına başlandı. Biz bu yatırımların yolunu açtık. Yolları yaparak, alt yapıyı yaparak bunların yolunu açtık. Bize insana yatırım yapmadınız diyorlar. Biz 20 yıldır insana yatırım yapıyoruz. Bu yollar yapılmasaydı neler olurdu? Bu Ankara yolunda yılda kaç kişi ölüyordu? Ölümler yapılan yollar sayesinde azaldı. Sağlıkta yapılan yatırımlar sayesinde ölümler azaldı. Bunlar insana yatırım değil mi? Duble yollar insana yatırım değil mi? Orman kooperatiflerimizin 9 başkanı Ankara’ya giderken hayatlarını kaybetti o yollarda. Bu yolları yaptık ölümler azaldı. Bu yollar olmasaydı yılda 16 bin insanımız hayatını kaybediyordu. Ülkemizde 16 tane MR cihazı vardı. 1 yıl sonrasına gün veriliyordu. Bunları kat ve kat artırdık. Daha da yukarılara çıkartacağız. AK Parti milli için vardır. AK Parti hizmet için vardır. Bundan kimsenin şüphesi olmasın.”

Bölge Koordinatörü Murat Büyükçe, Ulus Belediye Başkanı Hasan Hüseyin Uzun, İl Genel Meclis Başkanı Kenan Dursun ve Belediye Meclis üyesi Hüseyin Manav’ın da konuşma yaptığı toplantıda eski il başkanları ve sosyal medya da parti için en fazla destek verip çalışanlara teşekkür belgesi verildi