“İzmir Marşı ve 10. Yıl Marşı neden repertuardan çıkarıldı?”

Memleket Partisi Bartın İl Başkanı Mustafa Çelik ve Merkez İlçe Başkanı Hacı Gölbucaklı, Cumhuriyet Bayramı kutlamalarının ardından bir açıklamada bulunurken İzmir Marşı ve 10. Yıl Marşı’nın neden çalınmadığını sorarken marşların Belediye Bandosu repertuvarından çıkarılmasına da tepki gösterdi. Memleket Partisi Bartın İl Başkanı Mustafa Çelik de konuyla ilgili açıklamasında alternatif tören yapan 8 siyasi partinin il Başkanlarına seslendi.
Bu haber 2021-10-30 17:02:12 eklenmiş ve 364 kez görüntülenmiştir.

 

 

Nilay Meryem ÇÖMLEK

 

Bartın’da 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı ve Cumhuriyetimizin 98. Yılı, ellerinde Türk bayrakları ve meşaleler ile dillerinde marşlarla sokaklara dökülen 7’den 70’e binlerce kişinin katıldığı bir fener alayı ile kutlandı.

Zaman zaman tansiyonun yükseldiği fener alayı yürüyüşü sırasında korteje eşlik eden Belediye Bandosu repertuarından “İzmir Marşı ve 10. Yıl Marşı”nın çıkarıldığı iddiaları üzerine Memleket Partisi İl Başkanlığı, bir basın açıklaması yaptı.

Bartın Valiliği önünden başlayarak Cumhuriyet Meydanı’na kadar süren kortej yürüyüşü boyunca İzmir Marşı ve 10. Yıl Marşı’nın neden çalınmadığını soran Memleket Partisi Merkez İlçe Başkanı Hacı Gölbucaklı, marşların Belediye Bandosu repertuarından çıkarılmasına da tepki gösterdi.

 

“Bayramlarımız stadyumlarda kutlanmalı”

 

Halkın da coşku ile törenlere ve fener alaylarına katılımını gördükçe sevindiğini belirten Gölbucaklı, bundan sonraki programların yeniden stadyumlarda yapılmasını isteyerek “Cumhuriyetimizin 98. yılını kutladığımız şu günlerde halkımızın da coşku ile törenlere ve fener alaylarına katılımını gördükçe sevindiğimi söylemeden geçemeyeceğim.  Törenlerimizin Cumhuriyet meydanına alınması ile halkın katılımının artması, o eski yıllardaki gibi bayramlarımızı kutlamanın sevincini ve hatırasını yaşatıyor.

Gördüğüm şu ki, artık halkımız bayramlarda Cumhuriyet Meydanına da sığmaz oldu. Yıllar önce olduğu gibi artık bayramlarımızın tekrar stadyumlarda kutlanması gerekmektedir.

Bizler de Memleket Partisi olarak Cumhuriyet Bayramı kutlama etkinliğinin her aşamasına katıldık. 28 Ekim günü Çelenk Sunma törenine, 2. gün sabah Valilik binasındaki kutlama kabulüne, Öğleden sonra Cumhuriyet meydanındaki halkın katılımı ile yapılan Cumhuriyet bayramı gösteri programına ve en son da Valilik tarafından tertiplenen ve yine tüm halkımızın katıldığı fener alayına partililerimiz olarak katıldık ve kutladık.

Fakat düzenlenen gösteri programına sanki sadece protokole yapılmış gibi bir hava verilmişti. Diğer gösteri ve kutlamaları izlemeye gelen halkımızın tamamı maalesef tüm program boyunca ayakta kalmış, gösteriler ise protokolün tam önünde yapılmıştı. İşte bunun için de bundan sonraki bayramlarımızın kutlama programlarının stadyumlarda yapılması, halkımızın da oturarak, rahat bir şekilde gösterileri izlemesi sağlanmalıdır” dedi.

 

“Halkımızın sesi bastırılmaya çalışıldı”

 

Belediye Bandosunun Cumhuriyet Bayramında çalacağı marşların repertuar listesinin Valilik tarafından istendiğini, valiliğe bandonun çalacağı 15 marş listesi verildiği ve “İzmir Marşı” ile “10. Yıl Marşı”nın valilikten gelen talimatla bandonun repertuar listesinden çıkartıldığı, ayrıca bu iki marşın bando tarafından kutlama törenlerinde çalınmasının Valilik tarafından yasaklandığı talimatının verildiğini iddia eden Gölbucaklı, “nankörsünüz” dedi. Kutlama programında İzmir Marşı ve 10 Yıl. Marşı’nın neden yasaklandığını da soran Gölbucaklı, bu duruma tepki göstererek şunları söyledi:

“Bu Cumhuriyet Bayramı kutlamalarında aldığımız bir duyum ile maalesef çok üzüldük. Belediye Bandosunun Cumhuriyet Bayramında çalacağı marşların repertuar listesi valilik tarafından istenmiş, valiliğe bandonun çalacağı 15 marş listesi verildiği ve valilikten gelen talimatla İzmir Marşı ve 10. Yıl Marşı’nın bandonun repertuar listesinden çıkartıldığı, bu iki marşımızın bando tarafından kutlama törenlerinde çalınmasının valilik tarafından yasaklandığı talimatının verildiğidir. Konuyu araştırdığımızda, bunun doğru olduğu söylenmiştir. Katıldığımız kutlama töreninde ve fener alayında da bizzat izlediğimiz için bunun maalesef gerçek olduğunu da görmüş bulunduk.

Yetkililere soruyorum; Burada maksat nedir, İzmir Marşı ve 10. Yıl Marşı neden yasaklanmıştır? Akşama kadar Mehter Marşını dinledik durduk. Mehter Marşı da bizimdir, Ölürüm Türkiye’m şarkısı da bizimdir, 10. Yıl marşı da bizimdir, İzmir Marşı da bizimdir, İstiklal marşı da bizimdir. Bunlar artık Türk Milleti ile özdeşleşmiş, benimsenmiştir. Türk Milletinin kahramanlıklarını anlatan bu marşlar, her çalındığında içimizdeki vatan sevgisini coşturan, geçmişimiz ile atalarımızı da yad ettiğimiz, göğsümüzü her zaman kabartan marşlardır. Bunların içinden özellikle İzmir Marşı’nda geçen ‘Yaşa Mustafa Kemal Paşa Yaşa’ sözümü yoksa 10. Yıl Marşı’nda geçen ‘Başta Bütün Dünyanın Saydığı Başkumandan’ sözlerinden mi rahatsız oldunuz? İzmir Marşı’nı halkımız söylerken de bando sesi ve araçtan yapılan yayınlarla halkımızın sesi bastırılmaya çalışılmıştır.

 

“Hükümetin valisi değilsiniz”

 

Yaptığınız tüm unutturma çabalarınız bu milletin kalbindeki Atatürk sevgisini daha da pekiştirmektedir. Oysa ki bu halkı artık korku ve tehditlerle susturamayacağınızı öğrenmiş olmanız gerekir.

Bizleri üzen buna benzer bir diğer olay ise Kastamonu ilimizde yaşanmış ve askerlerimize valilik emri ile AKP Genel Başkanı ve partili Cumhurbaşkanı’nın posteri açtırılmıştır. Tüm Valilere sesleniyorum; sizler Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin valilerisiniz. Hükümetin valisi değilsiniz. Bu bilinç ve sorumlulukla hareket ediniz.

 

“Diğer muhalefet il başkanlarından farkı nedir?”

 

Yine 29 Ekim sabahı valilik makamında yapılan kabul töreninde Valinin makam odasında sadece milletvekilleri Garnizon Komutanı ve Belediye başkanı olması gerekirken, AKP İl Başkanın Vali makam odasında ne işi vardı. Diğer muhalefet il başkanlarından farkı nedir?

 

“Bunu artık beyninize kazıyın”  

 

Bu halkı susturacaklarını sananlar yanılıyorlar. Tüm yok saymalara ve unutturma çabalarınıza rağmen bu milletin kalbinden Atatürk sevgisini çıkaramazsınız. Ne Mutlu Türkiye Cumhuriyetine Ne mutlu nankör olmayanlara… Bu ülkenin kurucusu ve ebedi Başkomutanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’tür. Bunu artık beyninize kazıyın artık. Bu ülkenin kurucu değerleri ile ve sinir uçları ile oynamayın artık. Bizim tepkimiz Türkiye Cumhuriyeti'nin çok zor şartlarda ve ne fedakârlıklarla kurulduğunu bilmeyenleredir.

Nankörsünüz! Milletin vicdanı bu yaptıklarınızı unutmaz! 29 Ekim’de Atatürk’e bir Fatiha bile okumayanla; hutbede adını anmayanlar, anıtkabir’ de akreditasyon uygulayanlar, Kastamonu’da askerimize emirle partili cumhurbaşkanı posteri açtıranlar…Nankörsünüz, nankörsünüz, nankörsünüz…Hepinizin gidişi muhteşem olacak.”

 

“Bundan iktidarın bir an önce uzaklaşmasını istiyoruz”  

 

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda yüz binlerce kişinin akın ettiği Anıtkabir’den gazetecilerin çıkarılmasına da tepki gösteren Gölbucaklı, “Bu yaşadıklarımız zaten sabah olayı duyunca üzüldüm. Araştırdım ve kesinleştirdikten sonra, yapıyorum bu açıklamayı. Türkiye Cumhuriyetinin varlığından rahatsız olduklarını hepimiz görüyoruz ve izliyoruz. Bunlara hiçbirimiz fırsat vermeyeceğiz. Özellikle arkadan gelen yeni nesil gençlik bunlara imkan tanımayacak. Bu yürüyüşte de gençlerimizi gördük. İzmir Marşını söylediler, bandonun bastırmak istemesine rağmen. Onlar da emirle yaptılar. Onuncu Yıl Marşı söylendi, ‘Mustafa Kemal Atatürk’ün askerleriyiz’ sloganları atıldı ve birileri bundan rahatsız oldu, olsunlar. Bununla birlikte Anıtkabir’de akreditasyon uygulandı basına. Çünkü bugün bütün gazeteler, bütün basın Anıtkabir’in ağzına kadar dolu olduğunu gösterecekti. Bu tehlikeli olayı maalesef iktidar uygulamaya devam ediyor. Nasıl yukarıda Partili Cumhurbaşkanı’ndan tutun aşağıdaki Valiliğe kadar aynı baskı uygulanmaya çalışılmaktadır. Anıtkabir’e uygulanan bu tür olay Bartın’da da marşlarla kendini göstermiştir. Bu insanları bölüşmeye ve ayrışmaya götürecek tehlikeli bir süreçtir. Bundan iktidarın bir an önce uzaklaşmasını istiyoruz. Bizlerin artık bu iktidara tahammülü kalmamıştır, halkın da kalmamıştır. Bizim gibi Atatürkçü, Cumhuriyetçi, Laik, Atatürk ilke ve inkılaplarıyla hareket eden insanları çekemiyorlar ve kendilerine göre 2023’te yeni bir düzen kurma peşine gidecekler. Bunlara kesinlikle göz açtırmayacağız” diye konuştu.

 

“Bizlerden bu sevgiyi kimse öldüremeyecek”

 

Açıklamasının ardından gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Gölbucaklı, Anıtkabir’de yapılan akreditasyonun sansür olup olmadığı sorusuna “Akreditasyon ile başladılar, içerideki kalabalığı görünce diğer basınında önünü kestiler. Yani, artık halkın Atatürk’ün çizgisinde gideceğini gördüklerinden, kendi çizgilerinden gitmeyeceğini anladıkları için bunun kesinlikle yayınlanmasını istemediler. Ama mutlaka birileri oralarda fotoğraf çekip paylaşmıştır. Biz içimizde de olsa biliyoruz bunların nasıl olacağını. Çünkü Anıtkabir’de Atamızın huzuruna bizde gittik ve her gittiğimizde de insanlar büyük coşku ve sevgiyle geliyorlardı. Bizlerden bu sevgiyi kimse öldüremeyecek” yanıtını verdi.

 

“Kesinlikle bunun karşısında duracağız”

 

İzmir Marşı ve 10. Yıl Marşı’nın Belediye Bandosu repertuarından çıkarılması üzerine konuyla ilgili olarak Valilik ile iletişime geçip geçmedikleri soru üzerine de Gölbucaklı, “Gerek duymadım. Biz bununla ilgili halkımızı burada bilgilendirelim. Devletin Valisinin, bu makamın bu tür marşlarla içinde Atatürk’ü anlatan marşlarla, ne zoru olduğunu ben anlamış da değilim kendilerine soruyorum. Eğer Mustafa Kemal Atatürk olmasaydı bu Cumhuriyet kurulmasaydı, o zaman Sayın Valim de bu makamda yoktu. Yanındaki Milletvekilleri yoktu. İktidar İl Başkanı yoktu. Bunu artık idrak edemeyecek kadar cahil değiller. Ama bu yapılanlar, özellikle yapılıyor. Cumhuriyetimize darbe vurmak için yapılan şeylerdir. Bizler ne olursa olsun kesinlikle bunun karşısında duracağız. Müsaade etmeyeceğiz” açıklamasında bulundu.

 

“Niye gündeme getirmediler?”

 

Memleket Partisi Bartın İl Başkanı Mustafa Çelik de konuyla ilgili açıklamasında alternatif tören yapan 8 siyasi partinin il Başkanlarına da seslenerek şöyle dedi:

“Bizler her zaman doğrunun yanındayız. Bütün marşlar bizim marşlarımız, bunun içini ayıklamaya da gerek yok. Birde şöyle bir şey var, dün akşam yapılan Resepsiyonda ben bir tane muhtar göremedim. Muhtarlarımız gelmedi, onları halk seçiyor, halka hizmet ediyorlar. Birkaç tane muhtar ile görüştüm, bunlar iyi şeyler değil. Eskiden davetiyeler giderdi postaya, şimdi Whatsaap üzerinden atıyorlar. Bu da hoş değil. Bizim ‘Ne Cumhur Ne Millet Tek Yol Memleket’ diye sloganımız var, biz devletimizin yanındayız aslında. Ama böyle olursa bizi de soğutacaklar devletten. 8 parti alternatif Cumhuriyet Bayramı kutladı, dedik ki biz devletimizin, Valiliğin programına uyalım dedik. Özledik çünkü bunları. 2 yıldan beri halk bunu özledi. Çok kalabalıktı dün akşam. Çocuklar falan kepaze oldu dün Cumhuriyet Meydanında ayakta. Eskiden biz bunları statlarda yapıyorduk. Herkes oturuyordu, çok güzel oluyordu. Artık özlenenlere geri dönmemiz lazım. Basın Sözcümüz ve Merkez İlçe Başkanımız Hacı Gölbucaklı gitti araştırdı. Biz bu konuları gündeme getireceğiz. Cesur yürekli insanlarız biz Muharrem İnce’nin arkasında. Bizim gibi siyaset yapan diğer İl Başkanlarına da söylüyorum, bizim gibi olsunlar. Niye bu Mehter Marşı ile İzmir Marşı niye gündeme getirmediler?”

 

“Yazıklar olsun”

 

Cumhuriyet Meydanı’ndaki binlerce kişinin hayal kırıklığıyla sonuçlanan havai fişek gösterisiyle ilgili de eleştirilerde bulunan Merkez İlçe Başkanı Gölbucaklı, “Şimdi bunun ciddiye alınmadığını şuradan da görüyoruz; davetiyelerin Whatsaap’tan atıldığı gibi, akşam programın en sonunda havai fişek gösterisi yapılmış. Ama Valilik tarafından sunucu kimse yapılan en son anons ‘Şu anda havai fişek gösterisi yapılıyor ama biz göremiyoruz’ Anonsuyla böyle sorumsuzluk ve aptalca bir şey olmaz. Bu aptalca yapılmış bir programdır. Yapılmış olmak için yapılan bir programdır. Ciddiye alınmayan bir programdır. Bunu bu şekle getirenlere yazıklar olsun” dedi.

ETİKETLER : Bartın Memleket Partisi Hacı Gölbucaklı Mustafa Çelik
Diğer SİYASET haberleri
Köşe Yazarları
 ‹ 
 ›