Çocuklarda obeziteye dikkat!

Çocuklarda obezite sorununa dikkat çeken Bartın İl Sağlık Müdürü Dr. Dursun Koç, “Çocuklarda fazla kilo ve obezite ile mücadele için, çocukların aşırı ve hızlı yememeleri, daha çok yağ ve şeker içeren besinleri tüketmemeleri, öğün atlamamaları sağlanmalı ve fiziksel aktivitelere katilim konusunda çocuklar desteklenmelidir.” dedi.
Bu haber 2019-07-01 09:48:09 eklenmiş ve 230 kez görüntülenmiştir.

 

 

Erkan Hızoğlu

 

Sağlık, kaliteli yaşamın olmazsa olmaz koşulu olarak kabul edildiğine göre, teknolojik gelişmelerle günlük aktivite yoğunluğunu azaltmak her ne kadar yaşamı kolaylaştırsa da uzun vadede hareketsiz bireylerin sayısını arttırmakta ve sağlığı olumsuz etkiliyor.

Hareketsiz yaşam, günlük alışverişini bile bilgisayar başında sanal marketlerden gerçekleştiren modern toplum için en önemli problemlerin başında yer alıyor. Giderek daha az mesafeler boyunca yürüyen, ev dışı aktivitelere daha az katılmaya başlayan kitleler, gün içerisinde harcadığı enerji miktarını azaltırken, beslenme sıklığı ve miktarını değiştiriyor. Sonuçta, fiziksel aktivite yetersizliği vücut üzerindeki olumsuz etkilerinin yanı sıra, vücut ağırlığında artışa neden oluyor. Obezite (şişmanlık) modern toplumların karşı karşıya kaldığı diğer bir önemli problemi olarak karşımıza çıkıyor.

Bu nedenle çocukluk çağından itibaren düzenli aktivite alışkanlığı kazandırmak, egzersizi günlük yaşamın vazgeçilmez bir parçası haline getirmek ve en azından her birey için günlük bedensel aktivite miktarını arttırmak bireysel sağlığımızın korunması ve ileride karşılaşılacak sağlık tehditlerinin azaltılması konusunda oldukça büyük önem taşıyor.

 

Peki, çocuklarda obeziteyle mücadele için neler yapılmalı, nelere dikkat edilmeli?

 

Yemek yeme alışkanlıkları değiştirilmeli

 

Kötü ve dengesiz beslenme düzenin birincil faktör olduğu obeziteyle mücadele için beslenme alışkanlığının değiştirilmesi ve uzmanlardan yardım alınması gerektiğini belirten Bartın İl Sağlık Müdürü Dr. Dursun Koç, şunları söyledi:

“Obezitenin gelişiminde önemli rol oynayan etmenlerden birincisi, dengesiz beslenmedir. Yüksek kalorili ve fast food türü gıdaların çok sık tüketilmesi, hızlı yemek yeme, öğünler arasında uzun ya da kısa süreler olması, gece yatmadan önce yemek yeme gibi alışkanlıklar, dengesiz beslenmeyi oluşturmaktadır. Obez çocukların beslenme öykülerinde; çok miktarda şeker, şekerli, yağlı ve hazır gıda tüketimi vardır. Obezitenin önlenmesinde birinci kural, sağlıklı beslenme alışkanlıkları kazanabilmek için, yemek yeme şeklinin ve içeriğinin değiştirilmesi gerekmektedir.

 

Abur cubur tüketimi önlenmeli

 

Özellikle abur cuburlar, reçel, bal, yağ, ekmek, makarna, mantı gibi yağdan ve karbonhidrattan zengin gıdaların tüketiminin sınırlandırılması; hamburger, pizza, tost gibi hazır yiyeceklerin tamamen yasaklanması, bunların yerine taze meyve, sebze ve kuru baklagiller gibi posalı yiyeceklerin tüketilmesi, beslenme içeriğinin düzenlenmesi bakımından önemlidir. Çocuklar büyüme çağında olduğu için kısıtlı diyet uygulanması gelişimlerinde olumsuz etkiye neden olabilir. Burada yapılması gereken, büyümeyi sağlayacak yeterli kalori ve esansiyel besinleri içeren; protein karbonhidrat ve yağ içeriği bakımından dengeli olan diyetler uygulanmalıdır. Bu nedenle beslenme ve diyet uzmanları tarafından belirlenen bir diyet programı uygulanmalıdır.

 

Televizyon ve bilgisayar alışkanlığı sınırlandırılmalı

 

Günümüzde çocukların televizyon ve bilgisayar başında geçirdiği süreler uzamaktadır. Bu sürelerin günlük 2 saat ile sınırlandırılması, fiziksel aktiviteyi artırmak için çocukların yürüyüşe teşvik edilmesi, çocuğun kendi kendine giyinmesi, çantasını hazırlaması, odasını düzenlemesi gibi bireysel işlerin sağlanması; basketbol, tenis gibi ileri yaşlarda da onu aktif kılacak spor becerilerini geliştiren aktivitelere yönlendirilmesi gerekir.

 

Aileler sağlıklı beslenerek çocuklarına örnek olmalı

 

Çocukluk çağında obezitenin önlenmesi için yaşa uygun diyet programlarının uygulanması çok önemlidir. Bunun yanında; tüketilen yiyeceklerin dengeli ve sağlıklı olmasına dikkat edilmelidir. Televizyon ve bilgisayar karşısında yemek yeme alışkanlığının ortadan kaldırılması gerekir. Öğünler arası atıştırmaların sınırlandırılmalı, günlük aktivitelerin düzenlenerek çocuklar egzersiz yapmaya teşvik edilmeli, kilo kaybettikçe çocuğa ödül verilmeli ve özgüveni geliştirilmeli, sağlıklı beslenme ve aktivite konusunda aileler de çocukları için model teşkil etmelidir.

 

Çocuklarda obezite tedavi edilmeli

 

Obez çocukların önemli bir kısmında altta yatan önemli bir sorun yoktur. Çocukluk çağı obezitesinde; besinlerden elde edilen enerjinin alımı ve bu enerjinin fiziksel aktivite ile harcanması arasında önemli bir dengesizlik bulunmaktadır. Çocuklarda obezitenin önlenmesi ve tedavisi; dengeli ve sağlıklı beslenmeyi sağlayacak yemek alışkanlıklarının kazanılması ve fiziksel aktivitelerin desteklenmesi ile sağlanabilir. Çocukluk çağında tedavi edilmeyen obezite; kalp, karaciğer hastalıklarının yanı sıra diyabet gibi endokrin hastalıklarının artmasına neden olarak, çocukların yaşamını tehdit etmektedir.”

 

Fiziksel aktivitenin sağlık üzerine etkileri nelerdir?

 

Obeziteyle mücadelede fiziksel aktivitenin de büyük önemi olduğunun altını çizen Dr. Koç, her yaşta önemli olan fiziksel aktivitenin bedensel ve ruhsal sağlığımız üzerine etkilerini şöyle anlattı:

“Fiziksel aktivite kas kuvvetini korur ve arttırır. Vücut düzgünlüğünün korunmasını sağlarken yorgunluğu azaltır ve kalbin ritmini düzenler. Kalbi güçlendirerek kalbe olan kan akışını arttırır ve kalp krizi ge­çirme riskini azaltır. Solunum kapasitesinde artış meydana gelir. Düzenli aktivite yapan bireyler sigara bağımlılığından kurtulma konusunda inaktif bireylerden daha başarılıdırlar. Düzenli fiziksel aktivite insülin aktivitesinin kontrolünü sağlayarak şeker hastalığının ve kan şekerinin kontrolüne yardımcı olur. Vücudun su, tuz, mineral kullanımının dengelenmesine yardımcı olur. Enerji gereksinimini yağları yakarak karşılama alışkanlığı getirerek metabolizmayı hızlandırır ve kilo alımını önler. Damar yapısına etkileri nedeniyle beyine olan kan akışının artışına bağlı olarak erken demans (bunama) ve unutkanlık gelişim riskini azaltır. Beyin damar hastalıkları gelişim riskini azaltır.

 

Ruhsal ve sosyal sağlığımız üzerine olan etkileri

 

Fiziksel aktivite sağlıklı kas, kemik ve eklem yapısı üzerine olumlu etkileri nedeniyle vücut düzgünlüğü ve farkındalığını geliştirerek bedeni ile barışık, özgü­venli bireyler yaratır. Olumlu düşünebilme ve stresle başa çıkabilme yeteneğini geliştirir. Kendini iyi hissetme ve mutluluk oluşturur.”

 

Alışkanlık haline getirin

 

30-60 dakikalık orta şiddette fiziksel aktivitenin bile genellikle sağlığımız üzerinde olumlu etkiler açığa çıkarmaya yeterli olduğunu belirten Bartın İl Sağlık Müdürü Dr. Koç, “Haftada 3-4 kez yapılan, 30-60 dakikalık orta şiddette fiziksel aktivite bile genellikle sağlığımız üzerinde olumlu etkileri açığa çıkarmaya yeterlidir. Fiziksel aktivite programı kişiye özeldir. Oluşturulan aktivite programlarında, kişinin fiziksel aktiviteyi yapma sıklığı, süresi ve yoğunluğu dikkate alınarak ilerleme basamakları belirlenmelidir. Böylece fiziksel aktivitenin sağlık üzerindeki olumlu etkileri arttırılmış ve kalıcı hale getirilmiş olur. Aktif yaşam tarzı bir alışkanlık haline getirilmelidir. Fiziksel aktivite alışkanlığı düzenli bir program haline getirilmediği takdirde belirli bir süre aktivite ile düzenlenen vücut sistemleri, aktivitenin bırakılmasının ardından oluşan yararlı etkileri hızla kaybetmeye başlar.” dedi.

Her yaş için fiziksel aktivite

Fiziksel aktivitenin her yaşta önemli ve gerekli olduğuna dikkat çeken Dr. Koç, “Çocuk ve gençleri düzenli fiziksel aktivite yapmaya cesaretlendirmek, olumlu sağlık alışkanlıkları geliştirmelerine, sigara ve ilaç bağımlılığından uzak durmalarına, okul başarılarını geliştirmelerine yardımcı olmaktadır. Ergenlik döneminde, çocukluktakinden daha yoğun aktiviteye devam edilebilir. Bu dönemde yarışma sporlarına katılım karakter gelişimini olumlu etkilemektedir. Ayrıca aşırı kilo alımını engelleyerek, yetişkin dönemde sık görülen kronik hastalıklara yakalanma riskini azaltmaya yardımcı olmaktadır. Yetişkin yaşamında fiziksel aktivitenin yararları daha belirgindir. Daha önce belirtildiği gibi pek çok fiziksel ve zihinsel hastalıklara yakalanma riskini azaltmaktadır. Yaşlılıkta kronik hastalıklara karşı korunmanın yanı sıra, en büyük önemi zihinsel ve bedensel fonksiyonların korunmasını sağlamasıdır. Örneğin eşini kaybetmiş bir kişinin grup egzersizlerine katılması, mücadelesinde yardımcı olmaktadır. Düzenli egzersiz yapan bir kişi daha kaliteli bir yaşamı tek başına 10-20 yıl daha sürdürebilmektedir. Orta yaşlılar ve çok yaşlılar için düzenli, uygun ve güvenli aktivite programları kas kuvvetinde artışa bağlı daha iyi koordinasyon, denge, kısa reaksiyon zamanı, artmış doğal yürüme hızı, esnekliği sağlamaktadır. Ancak bu grupta düzenli fiziksel aktivitenin yaşam beklentisine etkisi azdır. Ayrıca ‘yaşam stili aktiviteleri’ olarak adlandırılan yürüyüş, bahçe işi ile uğraşma, araba yıkama, bisiklete binme, merdiven kullanma gibi aktivitelerle aktif bir yaşama başlamaya karar verilerek egzersiz yaşamın bir parçası haline getirilebilir.” diye konuştu.

 

 

 

 

ETİKETLER : Bartın obezite sağlıklı yaşam
Diğer SAĞLIK haberleri
Köşe Yazarları
 ‹ 
 ›