Bartın’daki yaklaşık 80 milyon TL’lik yatırımın toplu açılışı yapıldı

Bartın Merkez, Abdipaşa ve Ulus’ta yapımı tamamlanan 79,9 Milyon TL tutarındaki Devlet Su İşleri’nin (DSİ) yatırımlarının açılışı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından gerçekleştirildi. Bu kapsamda Ulus Çayı ve Çerçi Deresinin açılışı 1. Su Şurasının tanıtımında yapılırken Ulus Çayıyla birlikte 363 tesisin toplu açılışını yapan ve telekonferansla Ulus’a bağlanan Cumhurbaşkanı Erdoğan “Ulus Çayının akışını gördük. Çerçi Deresi taşkın koruması da inşallah bundan sonra taşkınlardan tüm halkımızı korumuş olur” dedi. Bartın’a her alanda birçok yatırım kazandırıldığının altını çizen AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç da DSİ yatırımlarıyla Bartın’ın yaka seli ve taşkınlardan korunduğunu belirtti.
Bu haber 2021-03-29 14:32:50 eklenmiş ve 323 kez görüntülenmiştir.

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ulus’a bağlandı

 

 

 

Erkan Hızoğlu

 

 

 

Devlet Su İşleri’nce (DSİ) Bartın Merkez, Abdipaşa ve Ulus’ta yapımı tamamlanan 79,9 milyon TL tutarındaki yatırımlardan olan Ulus Çayı ve Çerçi Deresinin açılışı,  1. Su Şurası’nın tanıtımında Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan  tarafından gerçekleştirildi.

 

Bu kapsamda Bartın’daki toplu açılışlar için Ulus’ta bir tören düzenlendi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın telekonferans yöntemiyle canlı olarak bağlandığı 3 ilden biri olan Bartın’ın Ulus ilçesindeki törene Bartın Valisi Sinan Güner, TBMM Adalet Komisyonu Başkanı ve AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç, Bartın Belediye Başkanı Cemal Akın, Ulus Kaymakamı Mehmet Sadık Kılıç, Ulus Belediye Başkanı Hasan Hüseyin Uzun, İl Genel Meclisi Başkanı Kenan Dursun, AK Parti İl Başkanı Turhan Kalaycı, MHP İl Başkanı Ercüment Özçelik başta olmak üzere Bartın protokolü ve birçok siyasi parti temsilcisi ile vatandaşlar katıldı.

 

418 bin 500 dekar arazinin sulu tarıma açılmış olacak

 

Programda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Devlet Su İşleri tarafından yapımı tamamlanan 363 tesis sayesinde 146,5 milyon metreküp su depolanmış, yıllık 12,3 milyon metreküp içme suyu elde edilmiş, günlük 299 bin metreküp su arıtılmış ve 418 bin 500 dekar arazinin sulu tarıma açılmış olacağını kaydetti.

Böylelikle Türk ekonomisine yıllık 427 milyon liraya yakın katkı sağlanacağının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, baraj, içme suyu, sulama, toplulaştırma, atık su ve taşkın koruma tesislerinin yer aldığı, toplam yatırım tutarı 5 milyar 200 milyon liraya varan eserlerin hayırlı olmasını diledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün ayrıca Birinci Su Şûra’sının da tanıtımını gerçekleştirdiklerini belirterek, Türkiye’nin ve dünyanın su konusunda derin tartışmalar içinde olduğu bir dönemde gerçekleştirilecek olan şûrayı, son derece isabetli bulduğunu söyledi.

 

“Su, ikamesi olmayan unsurlardan biridir”

 

Türkiye ekonomisine ciddi katkılar sunacağına inandığı Su Şûra’sının başarılı geçmesini dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, fikirleri, önerileri, görüşleri, tespit ve tenkitleriyle Şûra’yı zenginleştirecek tüm uzmanlara, sektör temsilcilerine, paydaşlara ve vatandaşlara teşekkür etti.

“Su, bütün canlılar gibi insanlık için de vazgeçilmez bir nimettir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: “Sadece hayatımız için değil, ekonomik kalkınma ve büyüme için de su, ikamesi olmayan unsurlardan biridir. Bu ihtiyacı sürdürülebilir şekilde karşılayabilmek için, mevcut kaynakları en verimli şekilde kullanmak ve israfı engellemek önem arz ediyor. Nüfusun hızla çoğalması, iklim değişikliği, kuraklık gibi sebeplerle su ihtiyacının giderek arttığını görüyoruz. Su ihtiyacı artarken, insanlığın istifadesinde bulunan su kaynakları günden güne azalıyor. Bu daralma beraberinde kuraklığı, yoksulluğu ve açlığı getiriyor. Yine su kıtlığına bağlı olarak ekolojik denge bozulmakta, biyolojik çeşitlilik kaybolmakta, insanlığın gıda güvenliği tehlikeye girmektedir. Bu vahim tablo ise sosyal çalkantılardan düzensiz göçe, kıtlıktan beynelmilel gerilimlere kadar pek çok soruna sebebiyet veriyor.”

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kimi uluslararası kuruluşların, 2025 yılına kadar su kıtlığı yüzünden 700 milyondan fazla kişinin göç riski altında kalabileceğini ifade ettiğini aktararak, Nil Nehri havzasındaki kimi ülkeler arasında yaşanan sert tartışmaların, su meselesinin stratejik boyutunun işareti olduğunu belirtti.

 

“Nüfusla birlikte artan gıda ve enerji talebi ile iklim değişikliğinin yıkıcı etkileri, gelecekte daha büyük risklerin bizi beklediğini gösteriyor” uyarısında bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu karamsar tablodan Türkiye’nin etkilenmemesinin de mümkün olmadığını dile getirdi.

 

Türkiye’nin toplumdaki yaygın kanaatin aksine “su zengini” bir ülke olmadığına vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bilakis, kişi başına kullanılabilir su miktarı dikkate alındığında ‘su stresi çeken’ bir ülkeyiz” dedi. Türkiye’nin sınırlı su kaynaklarını, Irak ve Suriye gibi iki komşularıyla da paylaşmak mecburiyetinde bulunduğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, komşu ülkelerin su ihtiyaçlarının karşılanması noktasında gereken hassasiyeti bugüne kadar hep sergilediklerini, su meselesini, ikili ilişkilerde tehdit veya pazarlık aracına hiçbir zaman dönüştürmediklerine vurgu yaptı.

 

“Tarımsal sulama sistemlerini yenilememiz ve geliştirmemiz gerekiyor”

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Suyumuzu korumakla, vatanımızı korumak arasında mahiyet itibariyle hiçbir fark yoktur. Bunun için üzerimize düşen görevler vardır. Tarımsal sulama sistemlerini yenilememiz ve geliştirmemiz gerekiyor” diye konuştu.

İçme ve sulama suyuyla ilgili altyapılardaki kayıp-kaçak oranlarını mutlaka düşürmek gerektiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bireysel tasarrufu teşvik ederek, mevcut kaynakları daha verimli kullanmak ve su kaynaklarını kirlilikten ve diğer olumsuz etkilerden korumak gerektiğini söyledi.

 

“Suyun Gücünü Milletle Buluşturmak” hedefiyle, sadece su alanına yapılan yatırımların toplam bedelinin 255 milyar lirayı geçtiğini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu bilgileri paylaştı: “Son 19 yılda çevrecilik adına ruhen ve fiziken çevreyi kirletenlere inat, ülkemize 600’ü baraj olmak üzere 8 bin 697 yeni tesis kazandırdık. Sınıfında dünyanın en büyük hacimli ve en uzun gövdesine sahip olan Ilısu Prof. Dr. Veysel Eroğlu Barajı ile yine dünyanın en yüksek altıncı barajı olan Deriner Barajı’nı vatandaşlarımızın istifadesine sunduk. Tamamlandığında ülkemizin en yüksek barajı olacak Yusufeli Barajı’nda gövde inşaatı bitmek üzeredir. Çine Adnan Menderes Barajı ile Aydın’ın,  Mavi Tünel Projesi ile Konya Ovası’nın yüzyıllık hayallerini gerçeğe dönüştürdük. GAP kapsamındaki baraj ve sulama projelerini hızla tamamlamak için özel çalışma yürüttük. Böylece ekonomik sulanabilir arazilerimizin toplamını 67 milyon dekara çıkardık. 2007 yılında yaşanan büyük kuraklıktan sonra 81 vilayetimiz için İçme Suyu Eylem Planları hazırladık. Şehirlerimizin 2040, 2050 ve hatta 2071 yıllarına kadar olan içme ve kullanma suyu ihtiyaçlarını planladık. Boğaz Geçiş Tüneli ile Asya ve Avrupa’yı, 4 metre çapındaki ve 5 bin 551 metre uzunluğundaki dev su tüneli ile birleştirdik. Ülkemiz genelinde 262 adet içme suyu tesisi ile 41 milyon vatandaşımıza yıllık 2 milyar 700 milyon metreküp ilave içme ve kullanma suyu temin ettik. Hidroelektrik santral projelerinde kamu-özel sektör iş birliği sayesinde devletin sırtından 60 milyar dolar tutarında bir yatırım yükünü kaldırdık. Böylece ülkemizin 44 milyar kilovatsaatlik elektrik üretim kapasitesini 108 milyar kilovatsaate çıkardık. İklim değişikliği ve nüfus artışı sebebiyle önemi giderek artan depolama yapılarına alternatif olarak 26 adet yeraltı barajı inşa ettik. 2023 yılına kadar tamamlanan yeraltı barajı sayısını 150’ye yükselteceğiz.”

 

“Sulamada randımanı, 2024 yılında yüzde 55’e yükseltmeyi hedefliyoruz”

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, teknolojik ilerlemelere bağlı olarak su arıtma ve tarımsal sulama imkânlarının da geliştiğine işaret ederek, su arıtma teknolojilerine büyük yatırım yaptıklarını, hâlihazırda günlük 315 bin metreküp suyu arıtarak, tarımsal sulamada yeniden kullanılabilecek şekilde hizmete sunduklarını kaydetti.

Sanayi sektöründe de suyun verimli kullanımı için gereken tedbirleri aldıklarını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sulamada hâlen yüzde 46 olan randımanı, yaptığımız yatırımlar ve aldığımız tedbirlerle, 2024 yılında yüzde 55’e yükseltmeyi hedefliyoruz. Önümüzdeki dönemde tüm bu alanlara yatırım yapmayı sürdüreceğiz” açıklamasında bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, hedeflere hızla ulaşmak ve su yönetimindeki yetki çatışmalarını önlemek amacıyla Meclis’te bir Su Kanunu hazırlandığına işaret ederek, şûra zemininde yapılacak çalışmaların, bu kanunun şekillenmesine katkı sağlayacağına olan inancını dile getirdi.

Koronavirüs salgının tüm dünyada dengeleri altüst ettiği bir dönemden geçildiğinin de altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu: “Şimdiye kadar 2 milyon 800 bin insanın hayatına mal olan salgın, küresel ekonominin parametrelerini de kökten değiştirmiştir. Bu süreçte güçlü sağlık altyapısı yanında, tarıma ve suya bağlı gıda güvenliğinin stratejik önemi de görülmüştür. Tıpkı sağlık gibi tarımın da ihmale gelmez bir alan olduğu gerçeği kendini bir kez daha dayatmıştır. Hamdolsun 2020, son 19 yılda sağlıkla birlikte tarıma yaptığımız yatırımların da meyvesini topladığımız bir sene oldu. Geride bıraktığımız dönemde salgın ve meteorolojik kuraklığa rağmen tarımsal üretimde Cumhuriyet tarihinin rekorlarını kırdık. Tarım sektörümüz, sağladığımız destekler ve yeni projelerle, büyümeye ve güçlenmeye devam etti.”

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen yıl tarım sektörünün yüzde 4,8 gibi önemli bir büyüme oranına ulaştığını aktararak, “Tarımsal hasılamız ise bir önceki yıla göre yüzde 20 artarak 334 milyar liraya yükseldi.  Tarımsal hasılada Avrupa’daki liderliğimiz devam ediyor. Geçtiğimiz yıl tarım ve gıda ürünleri ihracatımız, bir önceki yıla göre yüzde 5 artarak yaklaşık 21 milyar dolara ulaştı” dedi. Türkiye’nin tarım ve gıda ürünlerinde net ihracatçı bir ülke olduğuna vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yine geçtiğimiz yıl tarım ve gıda ürünleri dış ticaret fazlamız, yüzde 9 artışla 5,5 milyar dolara yükseldi. Toplam bitkisel üretim miktarımız da önceki yıla göre 9 milyon ton artışla 126 milyon tona çıktı” bilgisini verdi.

 

“Tarımda büyümeye ve yeterliliğimizi güçlendirmeye devam edeceğiz”

 

Meyve ürünlerinin tamamına yakınında Türkiye’nin kendine yeter, çoğu üründe de ihracatçı konumda bulunduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, salgın şartlarına rağmen canlarını dişlerine takarak, tarlasını eken, biçen, üreten tüm çiftçilere teşekkür etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu yıl üreticilere toplam 24 milyar lira tarımsal destek sağlayacaklarının altını çizerek, “İnşallah çalışmalarımızı artırarak, yerli ve millî üretim anlayışıyla, tarımda büyümeye ve yeterliliğimizi güçlendirmeye devam edeceğiz. Birinci Su Şûrası’nda alınacak kararlar, bu mücadelemizde bize katkı sunacak, inşallah önümüzü açacaktır. Şûra’nın hedefleri doğrultusunda elde edilen kazanımlar, su yönetimi ile ilgili hususlarda gelecek nesillere ışık tutacaktır” diye konuştu.

Resmî açılışı yapılacak Devlet Su İşlerine ait 363 tesisin tekrar hayırlı olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’nin kalkınması için çalışan tüm emekçilerimize, çiftçilerimize mühendisinden işçisine kadar hepsine bir kez daha teşekkür ediyor, Rabbim yolumuzu, bahtımızı açık etsin diyorum. Ömrümüz, ömrünüz su gibi aziz olsun diyorum” sözleriyle konuşmasını tamamladı.

 

Pakdemirli: “Son yüzyılda suyumuzu maalesef hor kullandık”

 

Törende suyun yaşam, bereket ve medeniyet olduğunu ifade eden  Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli ise şöyle konuştu:

“Su yaşamdır, berekettir, medeniyettir. Su, bu yüzyılın en kıymetli ve en stratejik kaynaklarından birisidir. Sanayileşme ve plansız kentleşmeyle birlikte son yüzyılda suyumuzu maalesef hor kullandık. Irmaklarımız hep akacak, musluklarımız hiç kesilmeyecek, suyumuz hiç bitmeyecek diye düşündük. Şimdi ise azalan su kaynakları ve artan su tüketimi ile karşı karşıyayız.

 

“Tablo maalesef iç açıcı değil”

 

Dünyadaki sulak alanların maalesef yüzde 50'si çoktan yok oldu. Dünya nüfusunun, onda birinden fazlası içme suyuna, dörtte birinden fazlası temiz suya erişemiyor. Eğer önlem alınmazsa 2030 yılında dünyadaki mevcut temiz su, ancak ihtiyacın yüzde 60'ını karşılayabilecek. 2050 yılında ise, dünya nüfusunun yarısının susuzluk riski yaşayacağı öngörülüyor. Tablo maalesef iç açıcı değil. Diğer taraftan, son yıllarda küresel ısınmaya bağlı iklim değişikliğinin etkilerini de ciddi şekilde hissetmeye başladık. Sanayi devriminden bu güne en sıcak dönemleri yaşıyoruz. Geçen yıl, dünyada sıcaklık rekorlarının kırıldığı bir dönemi geride bıraktık. 2020 yılında yaşadığımız meteorolojik kuraklığın, önümüzdeki yıllarda, iklim değişikliğinin etkisiyle, daha güçlü şekilde karşımıza çıkacağı bir gerçektir. O nedenle, tedbirlerimizi şimdiden almalı, kaynaklarımızı heba etmeden, elimizdeki suyu en verimli şekilde kullanarak, gelecek nesillere aktarmalıyız.

 

Bugün, cumhuriyet tarihinde ilk kez gerçekleşecek Birinci Su Şurasını başlatacağız. Birinci Su Şurası kapsamında; ilgili bakanlıklar, tüm belediyeler, üniversiteler, STK'lar ve tüm paydaşlarla birlikte suyumuzun geleceğini konuşacak, hedeflerimizi ortaya koyacak ve yol haritamızı belirleyeceğiz. Bu kapsamda; su güvenliğinden tarımsal sulamaya, su kaynaklarının geliştirilmesinden iklim değişikliğine, su hukukundan havza bazında su yönetimine kadar tüm konulara, 7 ay boyunca tüm paydaşlarla birlikte detaylı olarak çalışacağız. 15 yıl aradan sonra, Üçüncü Tarım-Orman Şurası'nı 2019 yılında gerçekleştirdik ve vakit kaybetmeden eylem planımızı hazırlayıp, uygulamaya geçtik. Şimdi de aynı şekilde bugün başlatacağımız Su Şura'sını, Ekim ayında başarıyla tamamlayıp, Şura Sonuç Belgesi ve eylem planımızı hazırlayarak kamuoyuna açıklayacağız. Bu Eylem Planı doğrultusunda, suyumuzu korumak, verimli kullanmak ve gelecek nesillerimizi bir damla suya muhtaç etmemek adına, belirlediğimiz aksiyonları tek tek hayata geçireceğiz. Biz, suyumuzu vatan bildik. Suyumuzu, su gibi aziz milletimize sunmayı hizmet edindik. Şimdi ise, çocuklarımıza en iyi şekilde teslim etmek için sizlere söz veriyoruz.”

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının ardından Bartın dahil açılışı yapılan illere telekonferansla bağlanılarak tesislerin açılışı gerçekleştirildi.

 

Bartın Valisi Sinan Güner, açılış sonrasında yaptığı kısa değerlendirmede yatırımların Bartın’a hayırlı olmasını temenni etti.

 

Tunç: “Bartın’ı yaka selinden kurtardık”

 

Bartın’a her alanda birçok yatırım kazandırıldığının altını çizen AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç da DSİ yatırımlarıyla Bartın’ın yaka seli ve taşkınlardan korunduğunu belirterek “Öncelikle hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Bugün Ulus’umuzda çok önemli bir açılış gerçekleştirdik. Cumhurbaşkanımızın canlı telekonferans bağlantısıyla Türkiye’de toplam 5 milyarlık 363 DSİ yatırımın açılışı gerçekleştirildi. 1. Su Şurasıyla beraber 3 ile canlı bağlantı gerçekleştirildi. Bu illerden biri de Bartın oldu. Ulus Çayının açılışı gerçekleştirildi. Bartın’da bu kapsamda açılışı yapılan yatırımlar arasında sadece Ulus Çayı yok, Bartın Irmağı (TOKİ) Köprüsü de bu yatırımların içerisinde. Yaklaşık 2 milyon liralık maliyeti olan bugün itibariyle resmi olarak açıldı. Aynı zamanda taşkın koruma tesisleri anlamında da Bartın il merkezimizde Subalığı Deresi, Kayacık Deresi, Aladağ’dan gelip Kozcağız Irmağı’na bağlanan dere ıslahının da açılışı yapıldı. Balamba ve Hasan dereleri Islahı da diğer yatırımlardı. Bu yatırımlarla Bartın’ı yaka selinden kurtardık. Barajlarla ırmağın taşmasını önledik, yaka sellerini de taşkın korumalarla önlemiş olduk. Yine Bartın Merkez Karasu köyünde yaklaşık 7 milyon maliyetli Karasu deresi Islahı yapmıştık. Bu da önemli bir yatırımdı. Ulus Merkez Ulus Çayı ve Çerçi Deresi Islahı, Ulus Abdipaşa Yeşilpazar 1,2,3,4,5 Nolu dereler dahil olmak üzere toplamda 79 milyon 900 bin liralık Bartın’a kazandırılan Devlet Su İşleri yatırımının açılışını da bu şekilde toplu bir açılışla canlı bağlantıyla  gerçekleştirmiş olduk. Burada birçok ili ilgilendiren 363 tesisin açılışı için Sayın Cumhurbaşkanımız canlı bağlantı yapacağı 3 ilden biri olarak Bartın’da Ulus’u belirlediği için de teşekkür ediyoruz. Burada çok güzel bir görüntü oldu. Bartın’daki yatırımlarımız da hız kesmeden devam edecek. Sadece Devlet Su İşleri yatırımları değil birçok alanda birçok yatırım gerçekleştiriyoruz. Bartın’ı selden korumak amacıyla 3 baraj kazandırdık.” dedi.

 

 

 

 

 


ETİKETLER : Bartın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Devlet Su İşleri 1. Su Şurası Bartın Valisi Sinan Güner TBMM Adalet Komisyonu Başkanı ve AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç Bartın Belediye Başkanı Cemal Akın Ulus Kaymak
Diğer GÜNCEL haberleri
Köşe Yazarları
 ‹ 
 ›