“Türkiye’miz için büyük bir şanssızlık”

Erkan Hızoğlu

AK Parti Bartın Milletvekili ve TBMM Adalet Komisyonu Başkanvekili Yılmaz Tunç, Sözcü Gazetesi Yazarı Rahmi Turan’ın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bir CHP’li ile Külliye’de görüştüğü ve “Eğer istersen senin CHP’nin başına geçmen için yardımcı olabilirim” şeklinde teklifte bulunduğu yönündeki yazı üzerine yapılan tartışmaları A Haber’e değerlendirdi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun siyaset tarzını eleştiren Milletvekili Tunç, şöyle konuştu:

“Ortada bir yalan haber var. Tabi bu yalan haberi alıp hiç bir doğrulama yapmadan köşesinde yazan bir köşe yazarı söz konusu ve bu yazıda, bir Cumhuriyet Halk Partili’nin Cumhurbaşkanımız ile Külliye’de görüştüğünü, bunu da Saray’a yakın bir haber kaynağından aldığını söylüyor ve köşesine aksettiriyor. Bu yazı üzerine Türkiye’nin Ana Muhalefet Lideri, kendinden emin bir şekilde, bir televizyon kanalına verdiği röportajında, bu yazıdan bahsederek ‘Ben Külliyeye giden kişiyi biliyorum’ diyor. Ve bu sözlerle başladığı açıklamasında Cumhurbaşkanımızı karalayan ifadeleri peşi sıra sıralıyor. Daha sonra Sayın Cumhurbaşkanımız bunun doğru olmadığını açık bir şekilde ifade ediyor, İletişim Başkanlığımız bunu yalanlıyor net bir şekilde. Ve daha sonra da konunun muhatapları, gazetecier açıklamalar yapıyor. Yazıyı yazan gazeteci, ‘Haber kaynağımı açıklamam’ diyor.

“Yalan üzerine siyaset, CHP Genel Başkanı’nın siyaset tarzı”

Ortada doğru olmayan bir haber var. ‘Haber kaynağımı buna rağmen açıklamam’ dedi ama en sonunda açıkladı. Bir kere burada öncelikli olarak söylenmesi gereken şey şu: Bir kere yalan üzerine siyaset Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı’nın siyaset tarzı oldu. Bu Türkiye’miz için büyük bir şansızlık. Gazetecilere bir şey diyemiyoruz. Tabi gerçek olmayan ifadeleri bazı gazeteler çoğu zaman kullanabiliyorlar. AK Parti’yi ve Cumhurbaşkanımızı karalamak için manşetler atabiliyorlar. Ancak, siyasetçilerin bu haberleri doğruymuş gibi kamuoyu önünde tekrar etmesi asıl problem olan.

“Çamur atan Kılıçdaroğlu’nun özür dilemesi gerekiyor”

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı’nın tavrından benim anladığım şu; kendi partisinin içindeki mücadeleyi yaparken, kendi kirli oyunlarını kurgularken, diğer taraftan Cumhurbaşkanımıza da çamur atmaya çalışması... Ama gerçekler şimdi ortaya çıktı. Haberin yalan olduğunu herkes artık gördü. Haber kaynağının Külliye ile ilgisinin olmadığı da ortaya çıktı. Haberi yazan da, ‘Hata yaptım. İnsan hata yapabilir. Özür dilerim’ diyor ve haber kaynağını da açıklıyor. Geriye bir tek husus kalıyor. Bu haber üzerine Sayın Cumhurbaşkanımıza çamur atan Sayın Kılıçdaroğlu’nun özür dilemesi gerekiyor. Ama bunu yapar mı? Bugüne kadar pek çok yalanları ortaya çıktı ama bugüne kadar hiçbir zaman özür dilediğini ve bundan mahçubiyet duyduğunu da görmedik. Maalesef burada kirli bir siyasetin, tuzağın içine düştüklerini hep beraber görüyoruz.”

“Kendi tuzağına düştü”

A Haber spikerinin sorularını da yanıtlayan AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç, “Başkan Erdoğan’ın açıklamaları ve Muharrem İnce’den gelen tweet, Rahmi Turan açısından haber kaynağını açıklaması için bir baskı oluşturdu mu?” sorusu üzerine, “Elbette oluşturdu. Çünkü burada gerçekleri net bir şekilde gerek İletişim Başkanlığı, gerekse de Sayın Cumhurbaşkanımız çok sert bir şekilde bunu ortaya koyunca haber kaynağını açıklamak mecburiyetine kaldı. Sayın Muharrem İnce’nin açıklamaları da bu haber kaynağının açıklanmasında etkili oldu. Tabi ortaya şu çıktı: Son yıllarda ‘yalanı ilk atan kazanır’ şeklindeki siyaset tarzını Cumhuriyet Halk Partisi, özellikle de Sayın Kılıçdaroğlu benimsemişti. Bunu, İstanbul seçimlerinde de görmüştük. Burada şu ortaya çıktı; doğrusu ortaya çıkana kadar yalanla siyaset yapanlar bu kez kendi tuzaklarına düşmüş oldu” diye konuştu.

“Eline, yüzüne, gözüne bulaştırdı”

Tunç, tartışma sürerken, CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nun Fox Tv’ye çıkarak açıklamalarda bulunmasını nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine ise “Bu yazıdaki gerçeğin ortaya çıkmayacağı düşüncesi ile Sayın Cumhurbaşkanımıza her zamanki yaptığı davranışla çamur atmaya çalıştı. Ama maalesef yine eline, yüzüne, gözüne bulaştırmış oldu.” dedi.

“Sözcü ve Cumhuriyet oyunlara alet oluyor”

Tunç’un yanıt verdiği bir diğer soru ise Cumhuriyet ve Sözcü Gazetelerinin bu kumpastaki rolü ile ilgili oldu. Her iki gazetenin de habercilik anlamında, kamuoyunu doğru bilgilendirmeye yönelik, gazetecilik ilkelerine harfiyen uyan gazeteler olmadığını öne süren Tunç, “Yayınlarına, manşetlerine baktığımız zaman  gerçek olmayan ifade ve haberlerle kamuoyunu etkilemeye çalıştıkları açık. Eğer Sayın Cumhurbaşkanımızın, İletişim Başkanlığı’mızın net bir şekilde bu açıklamalar etkili olmasaydı bunlar haber kaynağını da açıklamazlardı. Ve böyle bir şüphe ile kamuoyunu günlerce tartıştırıp kendi kirli oyunlarını medya üzerinden yine servis etmeye devam ederlerdi. Burada Sözcü’nün ve Cumhuriyet Gazetesi’nin bu tür oyunlara alet olduğunu ve bu oyunların bir parçası olduğunu da zaten hepimiz biliyoruz.” diye konuştu.

“Kılıçdaroğlu başka yalanlar üretecektir”

Milletvekili Tunç, son olarak tüm bu yaşananlar ve açıklamalardan sonra Kılıçdaroğlu’nun nasıl bir tavır takınacağı yönündeki soruya da şu yanıtı verdi:

“Biz Kılıçdaroğlu’nun tavrını biliyoruz. Yalanları ortaya çıksa da yine aynı yalanlarını daha da ileriye götürerek konuşmaya devam eder. Yani Salı günkü Grup Toplantısı’nda buradan hiçbir mahçubiyet duymadan, özür dilemeden yine AK Parti’ye ve Sayın Cumhurbaşkanımıza olan saldırılarını devam ettirecektir. Hiçbir mahçubiyet duymayacaktır. Başka konulara değinip, başka şeylerden bahsedecektir, başka yalanlar üretecektir. Bu siyaset anlayışı maalesef Türkiye’nin şanssızlığı. Milletimiz ne olup bittiğini gayet net bir şekilde görüyor. Kimin doğru habercilik yaptığını, kimin kamuoyunun menfaatine yayıncılık yaptığını hangi gazetecilerin kamu hizmeti gerçekleştirdiğini, hangi siyasetçilerin ne kadar dürüst olduğunu herkes bu olayda da bir kez daha görmüş oldu.”